NECDET ŞANSAL
Köşe Yazarı
NECDET ŞANSAL
 

URFA ABACI SANATININ SON USTASI

Abacı Mustafa Usta bir zamanların cazip gözde mesleği abacılığın Urfa'da son temsilcisi sayılır. Mustafa Usta şimdi Harran kapı çarşısındaki küçük tarihi dükkanında ilerleyen yaşına rağmen hala tezgahı başında çalışıyor,yöresel deyimle çaput çul (kilim) işleyerek geçimini sağlıyor. Sanayi olmayan bir devirde Aba deyip geçmeyelim,şimdi ceket, palto,elbise neyse bir zamanlar aba da aynıydı.belki daha değerliydi.çünkü el emeği göz nuru verilerek üretiliyordu.çeşit çeşit aba vardı.Ağa azabı,işçi abası,çocuk abası.Urfa geçmişte bir tek abacı sanatının merkezi değil,dönemin neredeyse keçeden kilime,ehram,eşarp her çeşit el işlerinin merkeziydi.dolaysıyla bölgenin önemli sanat ve ticaret şehriydi.Üretilen ürünler şimdi sanayi şehri olan Antep'e Malatya'ya gibi şehirlere ihraç edilirdi. Geçen gün şehrimizi gezmeye gelen sanat sever bir arkadaşla Mustafa ustayı ziyarete gittik. Biz ordayken kendisi işine ara vermiş küçücük dükkan'da tezgahın bitişiğin bir iki metre üstünde tahtadan yaptığı ilginç bir yerde oturmuş istirahat ediyordu. Çayını demlemiş sığara içiyordu. Sohbet ettik.arkadaşımız fotoğrafını çekti.kendisini dinledik.pek belli etmese de hani denir ya bir dokun bin ah işit hali içersinde olduğu geçmiş verimli günlere özlem duyduğu her halinden belli oluyordu. Mustafa amca dokuma işini yetmiş yıldan fazla bir süredir yaptığını söylüyor.tezgahının daha da eski olduğunu belirtiyor. Bir zamanlar her kes çocuklarını bir meslek öğrenmeye getirdiklerini hayıflanarak anlatıyor.makine sanayinin otaya çıkmasıyla işler tersine döndü.delikli demir icat oldu mertlik bozuldu misali durum oluştu. Sohbetimiz geçmişten tarihten olduğuna göre,binlerce yıllık tarihi göbekli tepeden söz ettik.ustamız orayı merak ettiğini görmek istediğini söylemez mı doğrusu buna biraz sevindik biraz da hayret ettik. Çünkü bu yaşta gençlere taş çıkartacak bir şekilde ilgi ve merak duygusunu hala koruyor. Biz de ustaya kısmet olursa bir daha gelişimiz de beraber göbekli tepeye gideriz sözünü verince mutlu oldu. Bu kadim şehirde nice insanlar nice devirler medeniyetler gelmiş geçmiş,ama son elli altmış yıl içersinde olumlu olumsuz değişme gelişme belki hiçbir çağda görülmedi denebilir.
Ekleme Tarihi: 14 Aralık 2016 - Çarşamba

URFA ABACI SANATININ SON USTASI

Abacı Mustafa Usta bir zamanların cazip gözde mesleği abacılığın Urfa'da son temsilcisi sayılır.

Mustafa Usta şimdi Harran kapı çarşısındaki küçük tarihi dükkanında ilerleyen yaşına rağmen hala tezgahı başında çalışıyor,yöresel deyimle çaput çul (kilim) işleyerek geçimini sağlıyor.

Sanayi olmayan bir devirde Aba deyip geçmeyelim,şimdi ceket, palto,elbise neyse bir zamanlar aba da aynıydı.belki daha değerliydi.çünkü el emeği göz nuru verilerek üretiliyordu.çeşit çeşit aba vardı.
Ağa azabı,işçi abası,çocuk abası.Urfa geçmişte bir tek abacı sanatının merkezi değil,dönemin neredeyse keçeden kilime,ehram,eşarp her çeşit el işlerinin merkeziydi.dolaysıyla bölgenin önemli sanat ve ticaret şehriydi.
Üretilen ürünler şimdi sanayi şehri olan Antep'e Malatya'ya gibi şehirlere ihraç edilirdi.

Geçen gün şehrimizi gezmeye gelen sanat sever bir arkadaşla Mustafa ustayı ziyarete gittik.

Biz ordayken kendisi işine ara vermiş küçücük dükkan'da tezgahın bitişiğin bir iki metre üstünde tahtadan yaptığı ilginç bir yerde oturmuş istirahat ediyordu. Çayını demlemiş sığara içiyordu.

Sohbet ettik.arkadaşımız fotoğrafını çekti.kendisini dinledik.pek belli etmese de hani denir ya bir dokun bin ah işit hali içersinde olduğu geçmiş verimli günlere özlem duyduğu her halinden belli oluyordu.

Mustafa amca dokuma işini yetmiş yıldan fazla bir süredir yaptığını söylüyor.tezgahının daha da eski olduğunu belirtiyor.

Bir zamanlar her kes çocuklarını bir meslek öğrenmeye getirdiklerini hayıflanarak anlatıyor.makine sanayinin otaya çıkmasıyla işler tersine döndü.delikli demir icat oldu mertlik bozuldu misali durum oluştu.

Sohbetimiz geçmişten tarihten olduğuna göre,binlerce yıllık tarihi göbekli tepeden söz ettik.ustamız orayı merak ettiğini görmek istediğini söylemez mı doğrusu buna biraz sevindik biraz da hayret ettik.

Çünkü bu yaşta gençlere taş çıkartacak bir şekilde ilgi ve merak duygusunu hala koruyor.

Biz de ustaya kısmet olursa bir daha gelişimiz de beraber göbekli tepeye gideriz sözünü verince mutlu oldu.

Bu kadim şehirde nice insanlar nice devirler medeniyetler gelmiş geçmiş,ama son elli altmış yıl içersinde olumlu olumsuz değişme gelişme belki hiçbir çağda görülmedi denebilir.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yeniurfagazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.