Kürt sorunu, son kırk yıllık değildir. Cumhuriyet devri itibarıyla 100 yil oldu. Osmanlı devleti döneminde 1802 yılında Hakkari, şeyh Übeydullah isyanını da sayarsak yaklaşık 200 yıllık bir sorundur.
Bu devasa milli sorunu çözmek için bir yıl önce MHP genel başkanı Devlet bahçeli tarafından tarihi bir adım adım atıldı, önemli bir girişimi yapıldı.
Adına ne dersek diyelim, Türkiye ölçeğinde 1984 yılı itibarıyla silahlı bir saldırı buna küçük ölçekli bir savaş ta diyebiliriz başlatılmıştı.
On yıllar içerisinde on binlerce insan öldürüldü. Binlerce köy boşaltıldı. Yine binlerce insan faiili meçhul denilen kontrgerilla tarafından yargısız bir şekilde infaz edildi.
Dünya insanlık tarihinin bizlere gösterdiği somut gerçeklik, her savaşın, veya silahlı kalkışma diyelim, sonu barışla çözülür.
Savaşlar karşıt iki tarafla yapılır. Savaş dışında kalanlar sorunu çözemezler. Ülkemizde bu silahlı hareketin bir tarafında PKK ve Abdullah Öcalan varsa, diğer tarafta her ne kadar devlet güçleri bulunuyorsa, , ideolojik, siyasi somut gerçeklik olarak asker ve polis üzerinde etkili MHP ve lideri Devlet Bahçeli de vardır.
Bu anlamda çözüm ve barış sürecini Milliyetçi Hareket Partisinin başlatması, gerçekten kıymetli ve değerli bir girişimidir. Tarihi bir adım tarihi bir fırsattır.
Cumhurbaşkanı Erdoğan dahi bu gerçekliği kabul ettiğini ve onayladığını bir yıldır çeşitli vesilelerle açıklamıştı. "Devlet Bahçeli elini taşın altına koymuştur" demiştir.
Zaten Bahçeli'nin dışında CHP dahil hiç bir parti hiç bir lider böylesine radikal çıkışlar yapamazdı. Bu değerlendirmeyi Erdoğan haklı olarak teyit etmiştir.
Şimdi önemli olan bu tarihi fırsatı taktiksel olarak değil, ülke ve halkın menfaatine stratejik olarak yaklaşılmalıdir.
Türkiye'de Kürt sorununu çözmek anlayışına Suriyede Kürt sorununa havale edilirse, bence burada sorun yokuşa sürülmüş, yanlışlık yapılmış olur.
Deyim yerindeyse turpun büyüğü Suriye'de değil asıl Türkiyede'dir.
Suriye küçük parça, Türkiye büyük parçadır.
Arada nicelik ve nitelik olarak büyük bir fark vardır.
KImse yanlış anlamasın, silahlı kalkışmayı öteden beri onaylamayan bir kişi olarak, demem gerekir ki, olan olmuştur, zararın neresinden dönülürse Kardır.
Türkiyede yeni çöźüm süreci girişimi belki son fırsat. Son şanstır. Bu fırsat ıskalanırsa, korkarım bir daha böyle bir ortam gelişmez. Allah korusun, daha kötü durumlar olabilir. Bundan dolayı herkes üzerine düşen tarihi sorumluluğu yerine getirmeli, bunun idrakinde olmalıdır. Vatanseverlik akıllıca yapıldığında değerli olur, anlam kazanır. haklılık temelimde vicdani yapıldı mi sorunlar adil bir şekilde çözülme imkanı oluşur.
İstisna hariç, dünyada bu kadar uzun süren sorunlar olmamıştır. Sonuçta çok devam etmeden nihayet barış olmuştur.
Artık bekleme, Havanda su döğmek, ipe un sermek zamanı değildir. Bu olay oyuna, şakaya gelmez. Mutlaka ciddi yaklaşılması çözüm üretilmesi gerekir.
Farkındasınız bu hayati konu hakkında defalarca yazıyoruz. Yazma gereğini duyuyoruz. Amacımız akan kan dursun ülkenin demokratik birliğine bütünlüğüne katkı sunmaktır.
Başka bir hesabın olması mümkün değildir.
Tekrarda bazen yarar vardır. Kürt sorunu tarafsız uzmanların da belirttikleri gibi, cumhuriyetin ilk yıllarında Kürt halķını ret ve inkarın, asimilasyon sonucudur.
Bu nedenle çatışan taraf PKK bir neden değil sonuçtur. Zaman gittikçe daralıyor. Artık somut olarak bir şeyler yapmak gerekir.
Bir yıldır çözüme yönelik önemli gelişme sağlanmadı. Yapılması gereken çözüm komisyonun İmralı'da Öcalan ile görüşmesidir. HDP eski genel başkanı Selahattin Demirtş'ın AHİM kararı gereğince serbest bırakılması. PKK tutukları hakkında mecliste yasal bir düzenleme yapılarak, siyasi af yasası çıkartılması. Demokratik siyaset kanallarının açılması. Kültürel hakların tanınması. Kayyım atamalarına son verilmesi, seçilen belediye başkanların görevlerine iade edilmesi gerekir.
Çözüme anlaşmaya karşı çıkanlar dar düşünen ilkel milliyetçi kesimlerdir. Artık yeter genç fidanlar hayatlarının baharında kara toprağa düşmesin. Analar ağlamasın. Ülkede barış çiçekleri açsın. Çözüm süreci belki son bir şanstır. Bu tarihi fırsat heba edilmemeli. Sorunları çözmek, anlaşmak, acizlik değil, vicdan işi erdemdir.
Anasayfa
Yazarlar
NECDET ŞANSAL
Yazı Detayı
Bu yazı 839 kez okundu.
KÜRT SORUNUNDA ÇÖZÜM SÜRECİ FIRSATI HEBA EDİLMEMELİ
Kürt sorunu, son kırk yıllık değildir. Cumhuriyet devri itibarıyla 100 yil oldu. Osmanlı devleti döneminde 1802 yılında Hakkari, şeyh Übeydullah isyanını da sayarsak yaklaşık 200 yıllık bir sorundur.
Bu devasa milli sorunu çözmek için bir yıl önce MHP genel başkanı Devlet bahçeli tarafından tarihi bir adım adım atıldı, önemli bir girişimi yapıldı.
Adına ne dersek diyelim, Türkiye ölçeğinde 1984 yılı itibarıyla silahlı bir saldırı buna küçük ölçekli bir savaş ta diyebiliriz başlatılmıştı.
On yıllar içerisinde on binlerce insan öldürüldü. Binlerce köy boşaltıldı. Yine binlerce insan faiili meçhul denilen kontrgerilla tarafından yargısız bir şekilde infaz edildi.
Dünya insanlık tarihinin bizlere gösterdiği somut gerçeklik, her savaşın, veya silahlı kalkışma diyelim, sonu barışla çözülür.
Savaşlar karşıt iki tarafla yapılır. Savaş dışında kalanlar sorunu çözemezler. Ülkemizde bu silahlı hareketin bir tarafında PKK ve Abdullah Öcalan varsa, diğer tarafta her ne kadar devlet güçleri bulunuyorsa, , ideolojik, siyasi somut gerçeklik olarak asker ve polis üzerinde etkili MHP ve lideri Devlet Bahçeli de vardır.
Bu anlamda çözüm ve barış sürecini Milliyetçi Hareket Partisinin başlatması, gerçekten kıymetli ve değerli bir girişimidir. Tarihi bir adım tarihi bir fırsattır.
Cumhurbaşkanı Erdoğan dahi bu gerçekliği kabul ettiğini ve onayladığını bir yıldır çeşitli vesilelerle açıklamıştı. "Devlet Bahçeli elini taşın altına koymuştur" demiştir.
Zaten Bahçeli'nin dışında CHP dahil hiç bir parti hiç bir lider böylesine radikal çıkışlar yapamazdı. Bu değerlendirmeyi Erdoğan haklı olarak teyit etmiştir.
Şimdi önemli olan bu tarihi fırsatı taktiksel olarak değil, ülke ve halkın menfaatine stratejik olarak yaklaşılmalıdir.
Türkiye'de Kürt sorununu çözmek anlayışına Suriyede Kürt sorununa havale edilirse, bence burada sorun yokuşa sürülmüş, yanlışlık yapılmış olur.
Deyim yerindeyse turpun büyüğü Suriye'de değil asıl Türkiyede'dir.
Suriye küçük parça, Türkiye büyük parçadır.
Arada nicelik ve nitelik olarak büyük bir fark vardır.
KImse yanlış anlamasın, silahlı kalkışmayı öteden beri onaylamayan bir kişi olarak, demem gerekir ki, olan olmuştur, zararın neresinden dönülürse Kardır.
Türkiyede yeni çöźüm süreci girişimi belki son fırsat. Son şanstır. Bu fırsat ıskalanırsa, korkarım bir daha böyle bir ortam gelişmez. Allah korusun, daha kötü durumlar olabilir. Bundan dolayı herkes üzerine düşen tarihi sorumluluğu yerine getirmeli, bunun idrakinde olmalıdır. Vatanseverlik akıllıca yapıldığında değerli olur, anlam kazanır. haklılık temelimde vicdani yapıldı mi sorunlar adil bir şekilde çözülme imkanı oluşur.
İstisna hariç, dünyada bu kadar uzun süren sorunlar olmamıştır. Sonuçta çok devam etmeden nihayet barış olmuştur.
Artık bekleme, Havanda su döğmek, ipe un sermek zamanı değildir. Bu olay oyuna, şakaya gelmez. Mutlaka ciddi yaklaşılması çözüm üretilmesi gerekir.
Farkındasınız bu hayati konu hakkında defalarca yazıyoruz. Yazma gereğini duyuyoruz. Amacımız akan kan dursun ülkenin demokratik birliğine bütünlüğüne katkı sunmaktır.
Başka bir hesabın olması mümkün değildir.
Tekrarda bazen yarar vardır. Kürt sorunu tarafsız uzmanların da belirttikleri gibi, cumhuriyetin ilk yıllarında Kürt halķını ret ve inkarın, asimilasyon sonucudur.
Bu nedenle çatışan taraf PKK bir neden değil sonuçtur. Zaman gittikçe daralıyor. Artık somut olarak bir şeyler yapmak gerekir.
Bir yıldır çözüme yönelik önemli gelişme sağlanmadı. Yapılması gereken çözüm komisyonun İmralı'da Öcalan ile görüşmesidir. HDP eski genel başkanı Selahattin Demirtş'ın AHİM kararı gereğince serbest bırakılması. PKK tutukları hakkında mecliste yasal bir düzenleme yapılarak, siyasi af yasası çıkartılması. Demokratik siyaset kanallarının açılması. Kültürel hakların tanınması. Kayyım atamalarına son verilmesi, seçilen belediye başkanların görevlerine iade edilmesi gerekir.
Çözüme anlaşmaya karşı çıkanlar dar düşünen ilkel milliyetçi kesimlerdir. Artık yeter genç fidanlar hayatlarının baharında kara toprağa düşmesin. Analar ağlamasın. Ülkede barış çiçekleri açsın. Çözüm süreci belki son bir şanstır. Bu tarihi fırsat heba edilmemeli. Sorunları çözmek, anlaşmak, acizlik değil, vicdan işi erdemdir.
Ekleme
Tarihi: 17 Kasım 2025 -Pazartesi
KÜRT SORUNUNDA ÇÖZÜM SÜRECİ FIRSATI HEBA EDİLMEMELİ
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.