NECDET ŞANSAL
Köşe Yazarı
NECDET ŞANSAL
 

KUDÜS FATİHİ SELAHADDİN EYYÜBİ -39

SELAHADDİN ERMENİLER'DEN TÜRKMENLERİN ÖCÜNÜ ALIYOR Selahaddin 1178 yılında Fransızlarla bir anlaşma yapmıştır. Batı Anadolu illerine doğru yöneldi. Keyfa kalesi komutanı Nureddin Mahmut Karaaslan ile Selçuklu sultanı İzeddin Kılıçaslanı barıştırdı. Müslüman hakimler, Göksu nehri civarında toplanmışlar, ziyafetler verilmiş, neşeli bir ortamda barış anlaşması yapılmıştır. Karşılıklı dualar edilir, hediyeler verilir. Selahaddi'in bilindiği gibi amacı müslümanlar arasında her türlü ihtilafa son vermek, birlik sağlamaktır. Bu önemli konuda büyük bir çaba sarf ediyordu. Sultan bu anlaşmayı yaptıktan sonra Ermenistan'a bir sefer düzenledi. Ermeni kralı Lavun'a bir ceza vermek istiyordu. Çünkü Ermeniler Türkmenlere baskın yapmış, bir kısmını esir almıştır. Selahaddin bundan dolayı Ermeni beldelerine girer. Ermeniler Eyyübi ordusunun korkusundan Mangır adlı kalelerini yakarlar. Bu hareket teslim olmak, aman dilemektir. Türkmen esirler serbest bırakılır. Bunun üzerine Selahaddin ordusu fazla ileri gitmez, kendndilerine fazla zayıat vermez. Sadece Ermenilerin Türkmenler'den aldıkları, gasp ettikleri malları geri alır. Bunu tekrar yaparlarsa gelir, Ermenistan'ı tümüyle işgal edecekleri tehditini savurur. Sultan Selahaddin Ermenistan seferinden sonra Suriye Hama şehrine gider. ABBASİ HALİFESİNİN YAHUDİ VATANDAŞLARI KORUMASI OLAYI 1175 yılında Bağdatta bir fitne oluştu. Anlatana göre ezan okunurken bir yahudi ezan hakkında uygun olmayan, yakışık sözler söylemiştir.Bunu işiten bir müslüman yahudiye küfür etmiş. Yahudi ile müslüman döğüşürler. Daha sonra müezin Yahudiyi divana şikayet eder, iş ciddi bir duruma gelir. Bu olay halk tarafından öğrenilince halk büyük bir tepki verir, galeyane gelirler. Cuma günü olunca halk bazı camilerde cuma namazı kılmadan, Yahudilerin bulunduğu Attarlar çarşısını basarlar, eşyalarını yağmalarlar. Sonra Havraya giderler orada da yağmaa yaparlar. Yine anlatılana göre polis onları durdurmak istemiş, ama kalabalık çok olduğundan bunların gaspını önleyememişler. Halife bunu yapanlardan birinin asılmasını istemiştir. Bunlar Yahudi veya Hıristiyan da olsalar, İslam devletinin vatandaşlarıdır. İslam dini hukukuna göre bunların korunması gerekir. Halkın galeyanını, aşırıya gitmesini önlemek için hapsite ölüm cezasına çarptırılmış bir mahkum getirilir asılır. Böylece isyan yapan ve iasyana devam etmek isteyenlere bir ders ve korku verilmiş. Fazla ilerii gidememişlerdir. Böylece bir Abbasi halifesi yahudileri belki bir katliamdan korumuştur. SELAHADDİN HITTİN SAVAŞINDAN ÖNCE DEVLET İŞLERİNİ DÜZENLER Selahaddin Doğu illerini feth ettikten sonra 1184 yılında Şam'a gelir. Hastalığından yeni iyileşmiştir. Halk tarafından büyük bir ilgi ve sevgiyle karşılandı. Zira hakkında yalan haberler uydurulmuş, Halk Sultan'nı sağ salim görünce büyük bir sevincin nedeni buydu. Fırat'ın doğusunda tam bir birlik sağlanmış, müslümanlar birlik olmuşlardı. Selahaddin Abbasi halifesi tarafından Cezire, Kürt illeri, Şam, Mısır, Yemen, daha bir çok müslüman beldelerin sultanı olarak resmen tanımıştır. Sultan'ı halkın ve akrabalarının karşılamasını Kadı İmad şöyle anlatıyor. "Sultan kalede ailesiyle bir araya geldi. Asılsız yalan haber uyduranların foyası meydana çıktı. Her şey güzelleşti. Sultanımızın Kadı Fadılla bir araya geldiği güzel meclislere şahit olduk. Sultan ona sırlarını söyledi. Düşüncelerini açtı. Birbirleriyle fikir alış verişinde bulundular. Devlet işlerinde faydalı görüşmelerde bulundular, istişare ettiler." Selahaddin Musul beldelerine saldırmakla önemli kazanımlar elde etti. Şam şehrine döndükten sonra, devlette yeni bir düzenleme yapma gereğini duydu. Bunları tatbik etti.yapılan düzenlemelerden bazıları. A-Musul hakimi, ile yapılan barış anlaşmasından sonra Selçuklular adına okunan hutbeye son verildi. Abbasi hilafeti ve Sultan Selahaddin adına hutbe okunmaya başlandı. Zengiler Zap suyu gerisindeki tüm kale ve askeri yerleşim yerlerinden çekileceklerdir. Musul ve bağlı olan ilçeler Zengilerin elinde kalacaktır. İçişlerinde serbbest dışişlerinde Eyyübi devletine bağlı olacaklardır. Okunan hutbeler ve basılan paralar Selaahaddin adına olacaktır. Devam edecek
Ekleme Tarihi: 06 Aralık 2023 - Çarşamba

KUDÜS FATİHİ SELAHADDİN EYYÜBİ -39

SELAHADDİN ERMENİLER'DEN TÜRKMENLERİN ÖCÜNÜ ALIYOR

Selahaddin 1178 yılında Fransızlarla bir anlaşma yapmıştır. Batı Anadolu illerine doğru yöneldi. Keyfa kalesi komutanı Nureddin Mahmut Karaaslan ile Selçuklu sultanı İzeddin Kılıçaslanı barıştırdı. Müslüman hakimler, Göksu nehri civarında toplanmışlar, ziyafetler verilmiş, neşeli bir ortamda barış anlaşması yapılmıştır. Karşılıklı dualar edilir, hediyeler verilir.

Selahaddi'in bilindiği gibi amacı müslümanlar arasında her türlü ihtilafa son vermek, birlik sağlamaktır. Bu önemli konuda büyük bir çaba sarf ediyordu. Sultan bu anlaşmayı yaptıktan sonra Ermenistan'a bir sefer düzenledi. Ermeni kralı Lavun'a bir ceza vermek istiyordu.

Çünkü Ermeniler Türkmenlere baskın yapmış, bir kısmını esir almıştır. Selahaddin bundan dolayı Ermeni beldelerine girer. Ermeniler Eyyübi ordusunun korkusundan Mangır adlı kalelerini yakarlar. Bu hareket teslim olmak, aman dilemektir. Türkmen esirler serbest bırakılır. Bunun üzerine Selahaddin ordusu fazla ileri gitmez, kendndilerine fazla zayıat vermez.

Sadece Ermenilerin Türkmenler'den aldıkları, gasp ettikleri malları geri alır. Bunu tekrar yaparlarsa gelir, Ermenistan'ı tümüyle işgal edecekleri tehditini savurur. Sultan Selahaddin Ermenistan seferinden sonra Suriye Hama şehrine gider.

ABBASİ HALİFESİNİN YAHUDİ VATANDAŞLARI KORUMASI OLAYI

1175 yılında Bağdatta bir fitne oluştu. Anlatana göre ezan okunurken bir yahudi ezan hakkında uygun olmayan, yakışık sözler söylemiştir.Bunu işiten bir müslüman yahudiye küfür etmiş. Yahudi ile müslüman döğüşürler. Daha sonra müezin Yahudiyi divana şikayet eder, iş ciddi bir duruma gelir. Bu olay halk tarafından öğrenilince halk büyük bir tepki verir, galeyane gelirler.

Cuma günü olunca halk bazı camilerde cuma namazı kılmadan, Yahudilerin bulunduğu Attarlar çarşısını basarlar, eşyalarını yağmalarlar. Sonra Havraya giderler orada da yağmaa yaparlar. Yine anlatılana göre polis onları durdurmak istemiş, ama kalabalık çok olduğundan bunların gaspını önleyememişler.

Halife bunu yapanlardan birinin asılmasını istemiştir. Bunlar Yahudi veya Hıristiyan da olsalar, İslam devletinin vatandaşlarıdır. İslam dini hukukuna göre bunların korunması gerekir. Halkın galeyanını, aşırıya gitmesini önlemek için hapsite ölüm cezasına çarptırılmış bir mahkum getirilir asılır.

Böylece isyan yapan ve iasyana devam etmek isteyenlere bir ders ve korku verilmiş. Fazla ilerii gidememişlerdir. Böylece bir Abbasi halifesi yahudileri belki bir katliamdan korumuştur.

SELAHADDİN HITTİN SAVAŞINDAN ÖNCE DEVLET İŞLERİNİ DÜZENLER

Selahaddin Doğu illerini feth ettikten sonra 1184 yılında Şam'a gelir. Hastalığından yeni iyileşmiştir. Halk tarafından büyük bir ilgi ve sevgiyle karşılandı. Zira hakkında yalan haberler uydurulmuş, Halk Sultan'nı sağ salim görünce büyük bir sevincin nedeni buydu. Fırat'ın doğusunda tam bir birlik sağlanmış, müslümanlar birlik olmuşlardı.

Selahaddin Abbasi halifesi tarafından Cezire, Kürt illeri, Şam, Mısır, Yemen, daha bir çok müslüman beldelerin sultanı olarak resmen tanımıştır. Sultan'ı halkın ve akrabalarının karşılamasını Kadı İmad şöyle anlatıyor. "Sultan kalede ailesiyle bir araya geldi. Asılsız yalan haber uyduranların foyası meydana çıktı. Her şey güzelleşti. Sultanımızın Kadı Fadılla bir araya geldiği güzel meclislere şahit olduk. Sultan ona sırlarını söyledi. Düşüncelerini açtı. Birbirleriyle fikir alış verişinde bulundular. Devlet işlerinde faydalı görüşmelerde bulundular, istişare ettiler."

Selahaddin Musul beldelerine saldırmakla önemli kazanımlar elde etti. Şam şehrine döndükten sonra, devlette yeni bir düzenleme yapma gereğini duydu. Bunları tatbik etti.yapılan düzenlemelerden bazıları.

A-Musul hakimi, ile yapılan barış anlaşmasından sonra Selçuklular adına okunan hutbeye son verildi. Abbasi hilafeti ve Sultan Selahaddin adına hutbe okunmaya başlandı. Zengiler Zap suyu gerisindeki tüm kale ve askeri yerleşim yerlerinden çekileceklerdir. Musul ve bağlı olan ilçeler Zengilerin elinde kalacaktır. İçişlerinde serbbest dışişlerinde Eyyübi devletine bağlı olacaklardır. Okunan hutbeler ve basılan paralar Selaahaddin adına olacaktır. Devam edecek

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yeniurfagazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.