NECDET ŞANSAL
Köşe Yazarı
NECDET ŞANSAL
 

BİR BAŞKA AÇIDAN BEDİÜZZAMAN SAİD NURSİ -51

Sürekli olarak pencereden, kapıdan bir şekilde izleniyordu. Bu durum elbette Üstadı oldukça rahatsız ediyordu. Mektuplarında Denizli hapsinin bir aylık sıkıntısını bazen bir günde Emirdağ'da çektiğini belirtiyordu. Said Nursi'ye Diğer Batı Anadolu şehirlerinde olduğu gibi bir sevgi ilgi vardı. Daha önce Emirdağ'da nisbetten rahat ediyordu, cümlesi halk açısından halkın sevgisinden dolayı söylenmişti. Bu belirlemede bir çelişki yoktur. Halk, şüphesiz, kendisini seviyor, saygı duyuyor, ama rejimin korkusundan olsa gerek, bu durum pratiğe yansımiyordu. Bir bekçi sürekli olarak kapısının önünden ayrılmıyordu. Kendisi ile görüşebilmek, ziyaret etmek çok zordu. Emirdağ'da Çalışkanlar ailesi orada güçlü bir ailedir. Bu ailenin önde gelen kişileri Üstadla görüşme imkanını bulurlar. Risale-i Nur okurlar, hayran kalırlar. Bu eserleri çoğaltırlar,okunmasını sağlarlar. Halk arasında taraftarlar, talebeler gittikçe çoğalıyordu. Böylesi çalışmalar Osmanlı devleti döneminde yaygın olan medrese yaşamı ve kültürünü çağrıştırdığı için halk tarafından buna özel bir sevgi ve ilgi vardı. Belirttiğimiz gibi, Üstad Emirdağ'da daha önceki sürgünlerinden farklı olarak nedense bir baskı altındaydı. Tutuklu değildi, ama sanki tutuklu gibi muamele görüyordu. Eskiden beri bazen yalnız kalmayı, inzivaya çekilmeyı severdi. Bu düşünce ve davranışını en çok kırlara, dağlara giderek yerine getirirdi. Kur'an'dan ilham alarak, dünyanın, evrenin nasıl yaratıldığını, kışın kuruyan ağaçların, bitkilerin, bahar ve yaz aylarında nasıl yeşerdiğini, dirildiği üzerine derin düşüncelere dalardı. Zaten eselerinin önemli bir konusu haşır dirilme konusudur. İnsan'da ölür, tıpkı ağaçlar, bitkiler gibi tekrar dirilir diye yazardı. Bundan dolayı bu dünya bir misafirhanedir, önemli olan öbür dünya için çalışmaktır der. Emirdağ'da her şeye rağmen kırlara gitmeyi yanlız kalma adetini devam ettiriyordu. Bir defasında bekçiler kendisini takip eder. Korkutmak için olsa gerek, arkasından bir kurşun atarlar. Kırlara gitmesinin yasak olduğunu, hem böylesine sarıkla cübbe ile gitmesinin mümkün olmadığını söylerler. Üstad bundan dolayı, geri döner, evine gider. Devam edecek
Ekleme Tarihi: 25 Ağustos 2023 - Cuma

BİR BAŞKA AÇIDAN BEDİÜZZAMAN SAİD NURSİ -51

Sürekli olarak pencereden, kapıdan bir şekilde izleniyordu. Bu durum elbette Üstadı oldukça rahatsız ediyordu. Mektuplarında Denizli hapsinin bir aylık sıkıntısını bazen bir günde Emirdağ'da çektiğini belirtiyordu.

Said Nursi'ye Diğer Batı Anadolu şehirlerinde olduğu gibi bir sevgi ilgi vardı. Daha önce Emirdağ'da nisbetten rahat ediyordu, cümlesi halk açısından halkın sevgisinden dolayı söylenmişti. Bu belirlemede bir çelişki yoktur.

Halk, şüphesiz, kendisini seviyor, saygı duyuyor, ama rejimin korkusundan olsa gerek, bu durum pratiğe yansımiyordu.

Bir bekçi sürekli olarak kapısının önünden ayrılmıyordu. Kendisi ile görüşebilmek, ziyaret etmek çok zordu.

Emirdağ'da Çalışkanlar ailesi orada güçlü bir ailedir. Bu ailenin önde gelen kişileri Üstadla görüşme imkanını bulurlar. Risale-i Nur okurlar, hayran kalırlar. Bu eserleri çoğaltırlar,okunmasını sağlarlar.

Halk arasında taraftarlar, talebeler gittikçe çoğalıyordu. Böylesi çalışmalar Osmanlı devleti döneminde yaygın olan medrese yaşamı ve kültürünü çağrıştırdığı için halk tarafından buna özel bir sevgi ve ilgi vardı.

Belirttiğimiz gibi, Üstad Emirdağ'da daha önceki sürgünlerinden farklı olarak nedense bir baskı altındaydı. Tutuklu değildi, ama sanki tutuklu gibi muamele görüyordu.

Eskiden beri bazen yalnız kalmayı, inzivaya çekilmeyı severdi. Bu düşünce ve davranışını en çok kırlara, dağlara giderek yerine getirirdi. Kur'an'dan ilham alarak, dünyanın, evrenin nasıl yaratıldığını, kışın kuruyan ağaçların, bitkilerin, bahar ve yaz aylarında nasıl yeşerdiğini, dirildiği üzerine derin düşüncelere dalardı.

Zaten eselerinin önemli bir konusu haşır dirilme konusudur. İnsan'da ölür, tıpkı ağaçlar, bitkiler gibi tekrar dirilir diye yazardı.

Bundan dolayı bu dünya bir misafirhanedir, önemli olan öbür dünya için çalışmaktır der.

Emirdağ'da her şeye rağmen kırlara gitmeyi yanlız kalma adetini devam ettiriyordu.

Bir defasında bekçiler kendisini takip eder. Korkutmak için olsa gerek, arkasından bir kurşun atarlar. Kırlara gitmesinin yasak olduğunu, hem böylesine sarıkla cübbe ile gitmesinin mümkün olmadığını söylerler.

Üstad bundan dolayı, geri döner, evine gider. Devam edecek

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yeniurfagazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.