Çinlilerin bir atasözü vardır. "Tanrı bizi geçiş dönemleri sürecinin bunalım ve sancılarından korusun." Derler. Ülkemiz ve ilimiz Urfa, bence tam da bu dönemi yaşıyor. Geleneksel toplumun kendine özgü yararlı, düzenli.kültürühızla  aşınıyor. Bunun yerine çağın gereklerine uygun, kendi kültürümüze uygun sağlıklı çağdaş bir kültür,yaşam tarzı oluşturamiyoruz. Dejenere, yozlaşmış bir yaşam ve düşünce tarzı oluşuyor. Batı ve doğu kültürü arasında genel olarak yolunu, yönünü, pusulasini şaşırmış, kendisi  olamamış, kendisini gerçekeştirmemiş bir toplum gerçekliği vardır. Başka bir anlamda cami ile kilise arasında kalmışız bi namaz. Toplumunun böyle hazin bir duruma gelmesinin bir degil bir çok nedeni vardır. En önce Türkiye toplumu ve Müslüman ülkeler, okumayan, araştırmayan sorgulamayan toplumlar oluşumuzdur. Cehalet adeta bize tatlı geliyor. Bilmemekte inat ve ısrar ediliyor. Oysa özelikle bu teknoloji çağında tembel bir yaşam, çalışmadan, işletmeden bir yaşam asalak, önemsiz ve degersiz bir yaşamdır. Ayrıca en önemlisi deyim yerindeyse okuma özürlü bir toplum olmak sorunun en önemli nedenidir. Genel olarak ne dini değerler içselştirilmiş, ne de çağdaş bilgiler özumlenmiştir. Ünlü şair Ahmet Arif'in dediği gibi "Şairlerin bilgilerin dünyasında kalmışım bir başıma, bir başıma yalnız." Eski değerlerimiz olan komşuluk, sevgi saygı, dayanışma, acıma, merhamet duygu ve düşüncelerini genel olarak arar hale geldik.  Îslami dinin kutsal kitabı Kur'an'ın ilk ayeti ikra oku demesine rağmen hiç okumayan bir toplum haline geldik.Temizlik imandan gelir israf haramdır , hadisine aldıran yok. Emevi Muaviye zihniyeti hala geçerliğini sürdürüyor. İslam dini yalnız sadece namaz olarak tanıtılıyor. Halbuki İslam dininde namaz kadar önemli bazı kurallar, şartlar vardır. Kul hakkı yememe, sosyal yardımlaşma, adalet gibi önemli şartlar yerine  getirilmedi mi toplumsal bunalım ortaya çıkıyor. Bir toplumda adalet olmadan sevgi de olmuyor. İktidarların halk kitleleri üzerinde belirleyici önemli etkileri vardır. Yöneticilerin davranışları önem teşkil ediyor. Genelde Türkiye halkının ozelde Urfa halkınin gelişmesi, ilerlemesi için mutlaka sosyal adaletin gerçekleşmesi gerekir. Ayrıca bir aydınlanma okuma hareketinin başlatılması önem arz ediyor.