NECDET ŞANSAL
Köşe Yazarı
NECDET ŞANSAL
 

ESKİ URFA TARİHİ VE KÜLTÜRÜ -54-

Artık Selahaddin’in yaşamının tek Amacı tarih kitaplarının bize Verdiği bilgilere göre, Kutsal Kudüs şehrini haçlılardan kurtarmak olduğudur. Neredeyse kendisine her türlü insani duyguları yasaklamıştır. Devamlı alim ulema meclislerine katılır, İslam tasavvufuna önem verir. Gerçek şeyhlerin, Meşayıkların sohbetlerini kaçırmaz, can kulağı ile dinlerdi. Önceki hedefi, amacı bir ilim adamı takva sahibi olmayı isterdi. Ama sonradan Kudüs konusu Fatimi halifesi el adid ve özelikle veziri şaver'ın haçlılarla ittifak yapması, Selahaddin’in uykusunu kaçırıyordu. İlim insanı olmakla savaşçı olmak fikri konusun da bir ikilem de bulunuyordu. Amcası şirguh ve öncelikle sultan İmameddiin zenginin vefat edince yerine geçen, oğlu Nurettin, Selahaddin'ın üstün bir savaş kabiliyeti olduğunu gayet iyi biliyordu. Bu nedenle onun cihada iştirak etmesini büyük başarılara imza atacağını anlamışlardı. Çünkü bir defa, kimsenin bırakalım tek başına mısır çöllerine Cihada doğru gideceğini, ancak büyük bir ordunun mısır'a ancak savaş için gideceği halde, kahraman Selahaddin tek başına bir sefer de Mısır’a gitmeye karar verir. Ancak Mısır yolları Avrupa'dan gelen ünlü Fransız, İngiliz, Alman, şövelyalar'la doludur. Selahaddin’in amacı ise Mısır konusun da keşif yapmak bilgi toplamaktır. Selahaddin’ı, bundan dolayı Mısır yolların da büyük bir macera beklemektedir. Her şeye rağmen genç Selahaddin zırhını kalkanını mızrağını çelik kılıcını eline alır, atına biner Mısır yollarına düşer. Şam'dan üç konaklık yol yaklaşık yüz yirmi kilometre yol aldıktan sonra tepelik bir yer de üç dört tane ünlü, çok iri cüsseli Fransız şövalye Selahaddin’i görünce nereye böyle diyerek saldırırlar. Selahaddin Allah vergisi bir kuvvet ve zekayla ustaca kılıç kullanmayla şövelyaları etkisiz hale getirir. Bir müddet atıyla gittikten sonra iki haçlı şövalye gene karşısına çıkar onları da ekarte ettikten sonra yoluna devam eder. Bu defa karşısına çok güçlü yapılı yenilmez denilen iki tane İngiliz şövalye çıkar. Selahaddin’i Eyyubi’nin bu defa işi zordur. Birini çok geçmeden etkisiz hale getirmiş, diğeri gerçekten çok güçlü çıkar çok iyi kılıç kalkan kullanır. Selahaddin ufak tefek yara da alır. hatta bir ara yere düşer. İngiliz şövalye kılıcının bütün şiddetiyle yerdeki Selahaddin’e sallar, Selahaddin mutlak bir ölümün eşiğinden döner, çok usta ani bir manevrayla bu defa ingiliz şövelya’yı yere düşürür, İslam kahramanın yerden kalkması kılıcını İngiliz şövalyeye saplaması birkaç saniye de olur. Artık Selahaddin için Mısır'ın kapıları açılmıştır. Gerekli keşif bilgiyi aldıktan sonra Şam'a gelir. Babası Eyyup amcası şirguh'a en önemlisi İmamettin Zengi ölünce yerine geçen oğlu Nurettin Mahmut'a Mısır hakkın da gerekli bilgiyi verir. Selahattin tekrar ilim ortamına medreselere geri döner. Savaş sanatını çok iyi bildiği halde savaşı adam öldürmeyi istemez sevmez. İlim merkezlerin de sohbetler de tasavvufi derin sulara dalar. Dünya'ya fazla önem vermez ahreti, iyilik yapmayı sever. Bir de çok cömerttir, eline geçen paraları arkadaşlarıyla paylaşır. Fakir fukaraya dağıtır. Hiç bir zaman vazgeçmediği Kudüs sevdası. tarihçilerin anlattığına göre kendisinde bir tutku bir sevda olmuştu. Kudüs Adeta bir sabit fikir haline gelmişti. Medrese de sohbetler de aklı Kudüs’ün nasıl kurtarılmasındadır. Gerçi amcası Şirguh komutasın da en çok Kürt ve Türk biraz da Arap gönüllüsü savaşçı Mısır'a giderler orada bir güç oluşturulur. Kahire yönetimine bir şekilde ortak olurlar. Ama şirguh'un Mısır'da işi hiçte kolay değildir. Etrafı işbirlikçi iç ve dış düşmanla kuşatılmıştır. Devam edecek
Ekleme Tarihi: 28 Ocak 2022 - Cuma

ESKİ URFA TARİHİ VE KÜLTÜRÜ -54-

Artık Selahaddin’in yaşamının tek Amacı tarih kitaplarının bize

Verdiği bilgilere göre, Kutsal Kudüs şehrini haçlılardan

kurtarmak olduğudur.

Neredeyse kendisine her türlü insani duyguları yasaklamıştır.

Devamlı alim ulema meclislerine katılır, İslam tasavvufuna

önem verir.

Gerçek şeyhlerin, Meşayıkların sohbetlerini kaçırmaz, can

kulağı ile dinlerdi.

Önceki hedefi, amacı bir ilim adamı takva sahibi olmayı isterdi.

Ama sonradan Kudüs konusu Fatimi halifesi el adid ve özelikle

veziri şaver'ın haçlılarla ittifak yapması, Selahaddin’in uykusunu

kaçırıyordu.

İlim insanı olmakla savaşçı olmak fikri konusun da bir ikilem de

bulunuyordu.

Amcası şirguh ve öncelikle sultan İmameddiin zenginin vefat

edince yerine geçen, oğlu Nurettin, Selahaddin'ın üstün bir

savaş kabiliyeti olduğunu gayet iyi biliyordu.

Bu nedenle onun cihada iştirak etmesini büyük başarılara imza

atacağını anlamışlardı.

Çünkü bir defa, kimsenin bırakalım tek başına mısır çöllerine

Cihada doğru gideceğini, ancak büyük bir ordunun mısır'a

ancak savaş için gideceği halde, kahraman Selahaddin tek

başına bir sefer de Mısır’a gitmeye karar verir. Ancak Mısır

yolları Avrupa'dan gelen ünlü Fransız, İngiliz, Alman,

şövelyalar'la doludur.

Selahaddin’in amacı ise Mısır konusun da keşif yapmak bilgi

toplamaktır.

Selahaddin’ı, bundan dolayı Mısır yolların da büyük bir macera

beklemektedir.

Her şeye rağmen genç Selahaddin zırhını kalkanını mızrağını

çelik kılıcını eline alır, atına biner Mısır yollarına düşer. Şam'dan üç konaklık yol yaklaşık yüz yirmi kilometre yol aldıktan sonra tepelik bir yer de üç dört tane ünlü, çok iri cüsseli Fransız şövalye Selahaddin’i görünce nereye böyle diyerek saldırırlar. Selahaddin Allah vergisi bir kuvvet ve zekayla ustaca kılıç kullanmayla şövelyaları etkisiz hale getirir. Bir müddet atıyla gittikten sonra iki haçlı şövalye gene karşısına çıkar onları da ekarte ettikten sonra yoluna devam eder. Bu defa karşısına çok güçlü yapılı yenilmez denilen iki tane İngiliz şövalye çıkar. Selahaddin’i Eyyubi’nin bu defa işi zordur. Birini çok geçmeden etkisiz hale getirmiş, diğeri gerçekten çok güçlü çıkar çok iyi kılıç kalkan kullanır. Selahaddin ufak tefek yara da alır. hatta bir ara yere düşer. İngiliz şövalye kılıcının bütün şiddetiyle yerdeki Selahaddin’e sallar, Selahaddin mutlak bir ölümün eşiğinden döner, çok usta ani bir manevrayla bu defa ingiliz şövelya’yı yere düşürür, İslam kahramanın yerden kalkması kılıcını İngiliz şövalyeye saplaması birkaç saniye de olur. Artık Selahaddin için Mısır'ın kapıları açılmıştır. Gerekli keşif bilgiyi aldıktan sonra Şam'a gelir. Babası Eyyup amcası şirguh'a en önemlisi İmamettin Zengi ölünce yerine geçen oğlu Nurettin Mahmut'a Mısır hakkın da gerekli bilgiyi verir. Selahattin tekrar ilim ortamına medreselere geri döner. Savaş sanatını çok iyi bildiği halde savaşı adam öldürmeyi istemez sevmez. İlim merkezlerin de sohbetler de tasavvufi derin sulara dalar. Dünya'ya fazla önem vermez ahreti, iyilik yapmayı sever. Bir de çok cömerttir, eline geçen paraları arkadaşlarıyla paylaşır. Fakir fukaraya dağıtır. Hiç bir zaman vazgeçmediği Kudüs sevdası. tarihçilerin anlattığına göre kendisinde bir tutku bir sevda olmuştu. Kudüs Adeta bir sabit fikir haline gelmişti.

Medrese de sohbetler de aklı Kudüs’ün nasıl kurtarılmasındadır. Gerçi amcası Şirguh komutasın da en çok Kürt ve Türk biraz da Arap gönüllüsü savaşçı Mısır'a giderler orada bir güç oluşturulur. Kahire yönetimine bir şekilde ortak olurlar. Ama şirguh'un Mısır'da işi hiçte kolay değildir. Etrafı işbirlikçi iç ve dış düşmanla kuşatılmıştır. Devam edecek

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yeniurfagazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.