NECDET ŞANSAL
Köşe Yazarı
NECDET ŞANSAL
 

BİR İKTİDARIN BAŞARISI EKONOMİK ADALETTİR

Her ülkenin olduğu gibi, ülkemizin de birçok sorunu vardır, Maddi, manevi, sosyal kültürel… Ancak bu sorunların en önemlisi en önde geleni işsizlik sorunu dersek doğrudur. Gerçeği belirtmiş oluruz. Çünkü insanların öncelikle yaşaması fiziksel ve zihinsel enerjileri için, bilinen bir gerçek gıda alması gerekir. Daha doğrusu aç kalmaması için, mutlaka yemeye içmeye gereksinimi vardır. Bu nedenle insanların ihtiyaçlarını gidermeleri için çalışmaları, üretmeleri, ürettikleri ürünleri paylaşmaları gerekir. Asıl sorun ise üretilen ürünlerin hakça paylaşılmamasından doğan sorunlardır. Ayrıca insanlık için en önemli sorun ekonomik eşitlik ve adalettin henüz sağlanmış olmamasıdır. En acı olan ise Dünyanın geri kalmış Asya ve Afrika gibi ülkelerde açlıktan insanların ölmesidir. Son yapılan bir araştırmaya göre Dünya’da çoğunluğu saydığımız bu büyük iki kıtada beş saniyede bir bebeğin ölmesi insanlık adına elbette utanç verici bir durum. Bu nedenle Dünyanın neresinde hangi devletinde olursa olsun bir iktidarın en önde gelen başarısı, veya devamı, ancak işsizliği yenmesi, azaltması, dolaysıyla açlığı yoksulluğu önlemesi ile orantılı olacaktır. Ayrıca diğer önemli konu, sınıflar arasında aşırı bir şekilde gelir dağılımı bozukluğuna meydan verilmemesi ve önlenmesi olacaktır. Ülkemiz Türkiye’de 17 yıldır iktidarda olan Ak partinin başarısı son iki yılı saymazsak, büyük ölçüde ekonomide sağladığı önemli ölçüde başarıyla mümkün olmuştur diyebiliriz. Doğrusunu demek gerekirse Ak partinin bu kadar yıl iktidarda kalmasının en önemli nedeni ve başarısı çok önemli sosyal projeleri hayata geçirmesi ve tatbik etmesi ile olmuştur. Bunlar her nedense diğer iktidarlar döneminde uygulanmayan olması gereken yoksullukla mücadele önlemleridir. Bunlardan bazıları engellilere, dullara, yetimlere maaş bağlanması, yoksullara yiyecek dağıtılması ve yeşil kart gibi bedava sağlık hizmetlerinin verilmesidir. Diğer önemli bir husus, tek geliri emekli maaşı olan emeklilerin maaş haczinin kaldırılması. Ayrıca ev haczinde kullanılan fazla olmayan zorunlu ev eşyalarının haczinin önlenmesi olmuştur. Ulaşım alanında büyük Başarılar elde edilmiş. Ulaşımda gelişme ne şekilde olmuşsa olmuş bu başarı inkar edilmez. Ak partinin en büyük başarısı ise bu partinin kuruluş yılı olan 2002 parti program ve tüzüğünü uygulaması ve uyması ile olmuştur. Vicdanlı olsak bu partinin ilk dönemleri için belirtirsek başarılı uygulamaları kimse inkar edemez. Neydi kısaca bu tüzüğün en önemli maddesi üç y dedikleri maddelerdir. Bunlar yoksulluk, yolsuzluk, yasaklar, olarak halka deklere edilmiş açıklanmıştı. Partizanlık olmayacak denildi. El hak Ak parti ilk iki iktidar döneminde bu değerli ilkellere uydu ve başarılı oldu. Yanlış hatırlamıyorsam Parti tüzüğünden ayrılma, diğer bir tanımla deyim yerindeyse fabrika ayarlarından çıkış anayasa oylamasında başkanlık modeline olanak sağlayan maddelerin kabul edilmesiyle olumsuz süreç başlamış oldu. Kibir, israf, lüks, şatafat dönemi başladı. Elbette kolay değil, herkesin harcı değil, devletin tüm maddi ve manevi olanaklarına sahip olup ta şımarıp kibre kapılmamak. Çünkü kimse peygamber ve dört halife değil ve olamaz. Bu Durumun en trajik dönemi ve yansıması 2019 da ikinci kez yapılan İstanbul belediye başkanlığı seçiminde yaşandı. Millet ittifakının adayı Ekrem İmamoğlu yaklaşık 13 bin farkla kazandığı belediye başkanlığı iptal ettirilerek tekrarlanarak yapılan seçimde İmamoğlu rakibi AKP adayı Binali Yıldırım’a karşı yaklaşık 806 bin fark elde etti. Bu siyasi tarihinde Ak Parti ve liderinin uğradığı en büyük prestij kaybı olmuştur. Elbette bu duruma gelmede birçok neden ve hata olmuştur. Bunu herhalde bu partinin kurmayları titizlikle analiz eder dersler çıkartır. Bu partinin özelikle İstanbul gibi Türkiye’nin en büyük metropolünde böyle tarihi bir dersle karşılaşmasının en önemli nedeni kim ne derse desin. Lüks, israf, şatafat en önemli değil. Halkın büyük çoğunluğunun ekonomik olarak ihtiyaçlarını karşılamada güçlük çekmesidir. Ak Parti iktidarının tekrar eski günlerine dönmesi moda deyimle fabrika ayarlarına dönmesi ile mümkün olacaktır.    
Ekleme Tarihi: 27 Haziran 2019 - Perşembe

BİR İKTİDARIN BAŞARISI EKONOMİK ADALETTİR

Her ülkenin olduğu gibi, ülkemizin de birçok sorunu vardır, Maddi, manevi, sosyal kültürel… Ancak bu sorunların en önemlisi en önde geleni işsizlik sorunu dersek doğrudur. Gerçeği belirtmiş oluruz. Çünkü insanların öncelikle yaşaması fiziksel ve zihinsel enerjileri için, bilinen bir gerçek gıda alması gerekir. Daha doğrusu aç kalmaması için, mutlaka yemeye içmeye gereksinimi vardır. Bu nedenle insanların ihtiyaçlarını gidermeleri için çalışmaları, üretmeleri, ürettikleri ürünleri paylaşmaları gerekir. Asıl sorun ise üretilen ürünlerin hakça paylaşılmamasından doğan sorunlardır. Ayrıca insanlık için en önemli sorun ekonomik eşitlik ve adalettin henüz sağlanmış olmamasıdır. En acı olan ise Dünyanın geri kalmış Asya ve Afrika gibi ülkelerde açlıktan insanların ölmesidir. Son yapılan bir araştırmaya göre Dünya’da çoğunluğu saydığımız bu büyük iki kıtada beş saniyede bir bebeğin ölmesi insanlık adına elbette utanç verici bir durum. Bu nedenle Dünyanın neresinde hangi devletinde olursa olsun bir iktidarın en önde gelen başarısı, veya devamı, ancak işsizliği yenmesi, azaltması, dolaysıyla açlığı yoksulluğu önlemesi ile orantılı olacaktır. Ayrıca diğer önemli konu, sınıflar arasında aşırı bir şekilde gelir dağılımı bozukluğuna meydan verilmemesi ve önlenmesi olacaktır. Ülkemiz Türkiye’de 17 yıldır iktidarda olan Ak partinin başarısı son iki yılı saymazsak, büyük ölçüde ekonomide sağladığı önemli ölçüde başarıyla mümkün olmuştur diyebiliriz. Doğrusunu demek gerekirse Ak partinin bu kadar yıl iktidarda kalmasının en önemli nedeni ve başarısı çok önemli sosyal projeleri hayata geçirmesi ve tatbik etmesi ile olmuştur. Bunlar her nedense diğer iktidarlar döneminde uygulanmayan olması gereken yoksullukla mücadele önlemleridir. Bunlardan bazıları engellilere, dullara, yetimlere maaş bağlanması, yoksullara yiyecek dağıtılması ve yeşil kart gibi bedava sağlık hizmetlerinin verilmesidir. Diğer önemli bir husus, tek geliri emekli maaşı olan emeklilerin maaş haczinin kaldırılması. Ayrıca ev haczinde kullanılan fazla olmayan zorunlu ev eşyalarının haczinin önlenmesi olmuştur. Ulaşım alanında büyük Başarılar elde edilmiş. Ulaşımda gelişme ne şekilde olmuşsa olmuş bu başarı inkar edilmez. Ak partinin en büyük başarısı ise bu partinin kuruluş yılı olan 2002 parti program ve tüzüğünü uygulaması ve uyması ile olmuştur. Vicdanlı olsak bu partinin ilk dönemleri için belirtirsek başarılı uygulamaları kimse inkar edemez. Neydi kısaca bu tüzüğün en önemli maddesi üç y dedikleri maddelerdir. Bunlar yoksulluk, yolsuzluk, yasaklar, olarak halka deklere edilmiş açıklanmıştı. Partizanlık olmayacak denildi. El hak Ak parti ilk iki iktidar döneminde bu değerli ilkellere uydu ve başarılı oldu. Yanlış hatırlamıyorsam Parti tüzüğünden ayrılma, diğer bir tanımla deyim yerindeyse fabrika ayarlarından çıkış anayasa oylamasında başkanlık modeline olanak sağlayan maddelerin kabul edilmesiyle olumsuz süreç başlamış oldu. Kibir, israf, lüks, şatafat dönemi başladı. Elbette kolay değil, herkesin harcı değil, devletin tüm maddi ve manevi olanaklarına sahip olup ta şımarıp kibre kapılmamak. Çünkü kimse peygamber ve dört halife değil ve olamaz. Bu Durumun en trajik dönemi ve yansıması 2019 da ikinci kez yapılan İstanbul belediye başkanlığı seçiminde yaşandı. Millet ittifakının adayı Ekrem İmamoğlu yaklaşık 13 bin farkla kazandığı belediye başkanlığı iptal ettirilerek tekrarlanarak yapılan seçimde İmamoğlu rakibi AKP adayı Binali Yıldırım’a karşı yaklaşık 806 bin fark elde etti. Bu siyasi tarihinde Ak Parti ve liderinin uğradığı en büyük prestij kaybı olmuştur. Elbette bu duruma gelmede birçok neden ve hata olmuştur. Bunu herhalde bu partinin kurmayları titizlikle analiz eder dersler çıkartır. Bu partinin özelikle İstanbul gibi Türkiye’nin en büyük metropolünde böyle tarihi bir dersle karşılaşmasının en önemli nedeni kim ne derse desin. Lüks, israf, şatafat en önemli değil. Halkın büyük çoğunluğunun ekonomik olarak ihtiyaçlarını karşılamada güçlük çekmesidir. Ak Parti iktidarının tekrar eski günlerine dönmesi moda deyimle fabrika ayarlarına dönmesi ile mümkün olacaktır.

 

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yeniurfagazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.