NECDET ŞANSAL
Köşe Yazarı
NECDET ŞANSAL
 

URFA'NIN ULAŞIM SORUNU

Nüfusu yıldan yılla hızla artan Şanlıurfa'da özel ve toplu ulaşım araçları şehir merkezinde yoğun bir park sorunu ve neredeyse her dakika gelen 63 belediye otobüslerine rağmen şimdiye kadar görülmemiş yığılma ve kalabalık oluşuyor. İnsanlar elbette bundan önemli ölçüde rahatsız oluyor. Belediyenin trambüs araçları ne kadar ne derece bu ulaşım eziyetini çözecek daha belli değil. Belli olan bir şey varsa o da şehirin plansız projesiz aşırı büyümesi. Bu kadim şehirin eski bir yerlisi olarak gözlemlediğim kadar, geçen yıl bile böyle bir kalabalık yoktu. Neden böyle oldu. Bunun nedenini hikmetini anlayabilmiş değilim. Bazıları Suriyeliler geldi böyle oldu dediklerini duyar gibiyim. Ben de derim ki geçen yıllar da Suriyeli Mülteciler vardı. Bunun insanlara olumsuz yansıması, özelikle akşam saatlerinde her yöne giden Toplu ulaşım araçlarında yoğun bir yığılma yaşanmasına neden olmuş. Bu hal kendi küçük düzenli şehirlerine alışmış eski sade Urfalılar için çekilir bir hal değil. Burada bu konu hakkında ben şahsen Belediye'yı suçlayacak değilim. Allah var, Şehir merkezine sürekli büyük uzun Belediye otobüsleri çok beklemeden geliyorlar. Buna rağmen aşırı sağlıksız bir şekilde oluşan nüfusu trambüs değil, ancak metropol şehirlerde olduğu gibi, metro çözümler. Düşünceme göre metro çalışmalarının yapılması gerekli. Elbette oluşan bu olumsuz durumun sosyal kültürel birçok nedeni var. Asıl belirleyıci olan olumsuz etkenlerin çözülmesi gerekir, şehirimiz o zaman daha iyi yaşanabilir bir il olur. Ama ne yapacaksın değişme olumlu olumsuz gelişme dur durak bimiyor. Binlerce yıllık insanlık Tarihinde 21 ıncı yüz yıl gibi sosyal ekonomik kültürel alt üst oluşlar yaşanmamış. Yaşanan somut olgu, somut çelişki dünün kendi hallerinde normal bir kalabalıkta olan şehirlerin kısa denilecek bir süre içersinde cazibe merkezi olarak lanse edildikten sonra, yoksul veya orta halli insanların yaşadığı sorunlar buna kültürel şoklar demek te mümkün yaşanıyor olması...   Elbette sorunsuz bir yaşam olmadığı gibi, sorumsuz amaçsız bir yaşam da olmaz. Önemli olan sosyal ekonomik kültürel olguları veya sorunları çözülebilir asgari seviyye getirmek olmalı. Çünkü toplum yaşamı her yönüyle bütünlük arz eder. Bir yerde oluşan bir sorun diğer yerleri etkiler. Ulaşım sorunun oluşmasın da birçok neden olduğunu söyledik. Bu nedenlerin belki en önemlisi bilgi sorunu, bizim toplumda yürüyüş kültürünün, düşünce ve algısının olmaması... Örneğin Haşimiye'den Sarayönü gibi kısa bir mesafeye,  artık şehir merkezi sayılan Bahçelievlere kadar dahi otobüs yolcuları yürümüyor. Bu anlamda otobüse binmek sanki bir ayrıcalık gibi, veya moda, özenti gibi anlaşılıyor. Oysa yürüyüşün fiziki sosyal psikolojik bir çok faydasının olduğunu uzmanlar ısrarla söylüyor adeta bir sağlık reçetesi olduğunu tavsiye ediyorlar. Çok yaşlı olur, hasta veya sakat olur buna diyecek bir şey yok.  Ama bizimkiler sağlıklı genç olduğu halde buna boş veriyor. Tabi yapacak fazla bir şey yok. Ama en azından okullarda öğretmenler, eğitimciler, camilerde imamlar vaizler siyasi denilecek hutbeler dışında, yürüyüş gibi toplum sağlığını yakından ilgilendiren konularda özendirici bilgiler vermeleri halinde umulur ki toplumsal sorunlara katkısı etkisi olur.       
Ekleme Tarihi: 03 Mayıs 2018 - Perşembe

URFA'NIN ULAŞIM SORUNU

Nüfusu yıldan yılla hızla artan Şanlıurfa'da özel ve toplu ulaşım araçları şehir merkezinde yoğun bir park sorunu ve neredeyse her dakika gelen 63 belediye otobüslerine rağmen şimdiye kadar görülmemiş yığılma ve kalabalık oluşuyor.

İnsanlar elbette bundan önemli ölçüde rahatsız oluyor.

Belediyenin trambüs araçları ne kadar ne derece bu ulaşım eziyetini çözecek daha belli değil. Belli olan bir şey varsa o da şehirin plansız projesiz aşırı büyümesi. Bu kadim şehirin eski bir yerlisi olarak gözlemlediğim kadar, geçen yıl bile böyle bir kalabalık yoktu. Neden böyle oldu. Bunun nedenini hikmetini anlayabilmiş değilim. Bazıları Suriyeliler geldi böyle oldu dediklerini duyar gibiyim. Ben de derim ki geçen yıllar da Suriyeli Mülteciler vardı. Bunun insanlara olumsuz yansıması, özelikle akşam saatlerinde her yöne giden Toplu ulaşım araçlarında yoğun bir yığılma yaşanmasına neden olmuş.

Bu hal kendi küçük düzenli şehirlerine alışmış eski sade Urfalılar için çekilir bir hal değil. Burada bu konu hakkında ben şahsen Belediye'yı suçlayacak değilim. Allah var, Şehir merkezine sürekli büyük uzun Belediye otobüsleri çok beklemeden geliyorlar. Buna rağmen aşırı sağlıksız bir şekilde oluşan nüfusu trambüs değil, ancak metropol şehirlerde olduğu gibi, metro çözümler. Düşünceme göre metro çalışmalarının yapılması gerekli. Elbette oluşan bu olumsuz durumun sosyal kültürel birçok nedeni var.

Asıl belirleyıci olan olumsuz etkenlerin çözülmesi gerekir, şehirimiz o zaman daha iyi yaşanabilir bir il olur. Ama ne yapacaksın değişme olumlu olumsuz gelişme dur durak bimiyor. Binlerce yıllık insanlık Tarihinde 21 ıncı yüz yıl gibi sosyal ekonomik kültürel alt üst oluşlar yaşanmamış. Yaşanan somut olgu, somut çelişki dünün kendi hallerinde normal bir kalabalıkta olan şehirlerin kısa denilecek bir süre içersinde cazibe merkezi olarak lanse edildikten sonra, yoksul veya orta halli insanların yaşadığı sorunlar buna kültürel şoklar demek te mümkün yaşanıyor olması...  

Elbette sorunsuz bir yaşam olmadığı gibi, sorumsuz amaçsız bir yaşam da olmaz. Önemli olan sosyal ekonomik kültürel olguları veya sorunları çözülebilir asgari seviyye getirmek olmalı. Çünkü toplum yaşamı her yönüyle bütünlük arz eder. Bir yerde oluşan bir sorun diğer yerleri etkiler. Ulaşım sorunun oluşmasın da birçok neden olduğunu söyledik. Bu nedenlerin belki en önemlisi bilgi sorunu, bizim toplumda yürüyüş kültürünün, düşünce ve algısının olmaması... Örneğin Haşimiye'den Sarayönü gibi kısa bir mesafeye,  artık şehir merkezi sayılan Bahçelievlere kadar dahi otobüs yolcuları yürümüyor.

Bu anlamda otobüse binmek sanki bir ayrıcalık gibi, veya moda, özenti gibi anlaşılıyor. Oysa yürüyüşün fiziki sosyal psikolojik bir çok faydasının olduğunu uzmanlar ısrarla söylüyor adeta bir sağlık reçetesi olduğunu tavsiye ediyorlar. Çok yaşlı olur, hasta veya sakat olur buna diyecek bir şey yok. 

Ama bizimkiler sağlıklı genç olduğu halde buna boş veriyor. Tabi yapacak fazla bir şey yok. Ama en azından okullarda öğretmenler, eğitimciler, camilerde imamlar vaizler siyasi denilecek hutbeler dışında, yürüyüş gibi toplum sağlığını yakından ilgilendiren konularda özendirici bilgiler vermeleri halinde umulur ki toplumsal sorunlara katkısı etkisi olur.       

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yeniurfagazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.