Otobüs yolculuğu yapamadığım için genelde uçak yada arabayla seyahat ederim. Bu sefer dedimki otobüsle yolculuk yapayım diye Urfa Erdemli'ye Saat 1:45 de otobüs'te bir yer ayırttık. Saat 1:30'da Urfa otogarına gidip biletimizi aldık, ve 3 peronda otobüsü bekledim. Bekledim ama Saat 2:30 oldu otobüs hala gelmedi bilet aldigimiz firma yazıhanasine gittim otobüs gelmedi dedim. Cevap, otobüs bozulmuş birazdan gelir. Neyse bekledim, zaten başka çaremiz yok bekleyecez. Saat 3:20 oldu nihayet otobüsümüz geldi, geldi gelmesine ama Şoför dediki otobüsün ufak bir arsası daha var yaptırayım gelecem bişi değil basit bir arzadır 15 dk bulmaz. 15 dk oldu 1 saat, neyse araba geldi bindik ve Erdemli'ye yol aldık. Yola çıkmadan bize bileti satan adam yanındakine dediki bu araba her zaman bozuk yollarda kalıyor yolcular şikayetci bıktık bundan diye sesini dudum. Yola çıktık ve macaralı Erdemli yolculuğumuz başladı.  Arabanın kliması fazla soğutmuyordu çok az hava geliyordu Bireciği geçtikten sonra  Klima tamamen bozuldu az dediğimiz havada üstünüzde kesildi. Malum hava çok sıcak yolcular ter icinde kaldılar muavine klima'yı aç diyoruz ama muavin klima açık diyor ve birazdan serin olur. Bazen de formalita icabı klimaları kontrol edip bu klima daha iyi soğutuyor sizi bu koltuğa alalım demesi varya... Klima bozuk sadece az bir hava geliyor oda sıcak angi soğuktan bahsediyorsun muavin kardeş arabanın içi hamam olmuş, termal sauna gibi olmuş.  Sonra yardımcı şoför geldi otobüsün tavanındaki havalandırma kapağını açtı orda hava geldi hava geldi ama dışarıdaki sıcak, nemli, bunaltılı bir hava geldi. Tıpkı 60'lı yıllarındaki otobüslarin serinleme yöntemi gibi. YELPAZE BİRAZ İŞE YARADI. Önümdeki koldukta oturan hanım efendi yolcu,  Sıcak bunalıyoruz yanımdaki arkadaşım astim hastası diyerek nekadar durumu dile getirdiyse nafile.   Tabii bunu dile getirirken hanım efendi yolcu, yelpazeylede serinlemeye çalışıyor. Elindeki yelpazeninde maşallahı vardı, Bülent Ersoy'un yelpazesi gibi büyüktü. Sallayınca vantilatör gibi havası azda olsa  bana da geliyordu. Bu şartlarla yolculuk yaptık.  Yolculuk boyunca otobüs hiçbir dinlenme tesisinde durmadı, hiçbir şey yemedik otobüsün ikramı da yoktu muavin ikramda bulunmadı, ne bir kek, ne bir çay ve nede bir meşrubat, açlıktan midemiz kazındı. Yolcuları otogarda değil otogarın karşısında yolda indiriyordu. Nasıl bir otobüs nasıl bir firma nasıl bir şoför nasıl bir muavin anlamadım ben ömrümde böyle bir şey görmedim.  Biz biletimizi Urfa - Erdemli'ye aldık ama Toroslar otogarına geldiğinde şoför dedi ki Toroslar otogarında son durak deyip bizi indirdi. Toroslar Erdemli'ye de minibüsle gidecekmişiz. İndiğimizde şoföre dedim ki arabanın klimasını, arabanın tamirini ve bakımlarını neden yaptırmıyorsunuz bizi yol boyunca mağdur ettiniz, Bu sıcakta yol boyunca bizi arzalı ve klimasız arabayla yolculuk ettirdiniz. Oda dediki bu otobüsün ömrü bitti bunu burda alım satıma koyacağız, yani arabanın ömrü bizim inmemizle son buldu.  Arabanın ömrü son buldu ama bizim yolculuğumuz son bulmadı. Biz de minibüse bindik Erdemli'ye yola çıktık. Dedik belki bizi direk Erdemli'ye götürecek, yok efendim ne direk götürmesi Erdemli'ye kadar yaklaşık 15 durakta yolcu indirip bindirdi şehir içi otobüsleri gibi.  Minibüsün koltukları doldu yine duraklarda durup yolcu almaya çalıştı 2-3 yolcu ayakta biri bayan, en son çocuklu bir aile arabaya bindi bir bayana yerimizi verdik diğer bayanlar da ayakta kaldılar. Ordaki oturan erkekler de bayanlara oturun diye yer vermediler. Ve böyle ayakta Erdemli'ye vardık. Erdemli'ye vardığımızda nasıl da sevindim anlatamam sanki Survivor yarışmasını birincilikle bitirmiş gibi sevindim. Erdemli'ye vardığımızda ikindi olmuştu yolculuğumuz tam 14 saat sürdü. İşte Urfa - Erdemli yolculuk serüveni böyle macaralı geçti.