SANA UMUT VERMEM TOPRAĞA SÖZÜM VAR

Duvar yazıları halk edebiyatı ya da halk felesefesinin bir türevidir. Adı üstünde duvarlar da, taşıtların arka taraflarına yazılan kısa yazılardır. Bir düşüceyı, bir özlemi, dileği, sonuçta bir felsefeyı anlatır. Türk basınında anlamlı duvar yazılarını "Olaylar ve insanlar" adlı köşe yazısının bir bölümünde en çok merhum Hasan Pulur paylaşırdı Milliyet gazetesinde. Yazımın başlığı olan "Sana umut vermem toprağa sözüm var" yazısı eski model bir taşıtın arka camından alınmış bir yazıdır. Anlaşıldığı gibi bu deyiş ölümü anlatıyor, ölümü hatırlatıyor. Ancak insan tuhaf bir varlıktır. Bir anlamda bir yok oluş olan ölümü fazla düşünmek hatırlamak istemez. Genelikle hiç ölmeyecek gibi yaşar. Çelişkili acı bir durumdur. Umut elbette önemli bir duygu ve düşüncedir. Umut üzerine söylenmiş klasik sözler değerlidir. Umutsuz yaşanmaz, . Ünlü İngiliz Fizikçi Stephan Havking "Hayat varsa umut vardır" deyimi bu gerçeği vurgular. Ama ölüm realitesi tüm umutları tüketir yok eder. Eski masallar bir varmış bir yokmuşla başlar, aynen gerçek hayat gibi. Newton fiziğini aşan kuantum fiziği maddenin dünyada ve Evrende hem var hem yok olduğunu açıklıyor. Zaten doğa bir mücizedir. Insan'da bir mücizedir. Bir çocuk hikayesi olan "Alis harikalar diyarında" gibi bir yaşam var hayatta. En trajikve dramatik olan ölümdür. Buna rağmen insanın temel bir duygusu veya düşüncesi olan kendini aldatma burda. ortaya çıkar. Ölüm konusunda insanın dili söyler kalbi söylemez. Ölümü sürekli ve tam düşünmek belki de mümkün değildir. Antik çağ Yunan felsefecisi Epikurus "Yaşam da ölüm yok, ölüm de yaşam yok" düşüncesi dinsel inançla çelişse bile, gerçeğin sadece bir yönünü açıklar. Ölümden sonra yaşamın olduğunu, tekrar dirilmenin olduğunu savunan dini öğretiler, aslında insana biraz da olsa rahatlık sağlar. Çünkü varlıktan yokoluşa gidiş insan için dehşetli bir durumdur. Kur'an Ahzab suresi ayet 72. "Biz emaneti göklere, yer küreye, dağlara teklif ettik, ama onlar bunu yüklenmek istemediler ondan korktular onu insan yüklendi. Kuşkusuz insan çok zalim, çok bilgisizdir." Ama ne yazıktır ne acıdır insanların çoğu ölümden ibret almaz, ders almaz. Para, menfaat peşine ölümüne koşar. Savaşlar çıkarırlar, acımadan toplu ölümlere neden olurlar. Bu Kur'an ayeti insanın zalim ve cahil olduğunu söylemesi gerçeği vurgular. En doğrusu ise insan bu dünyada geçici, misafir olduğunu düşünerek, barış içerisinde adil ve erdemli yaşamaktır.