RECEP AKYOL
Köşe Yazarı
RECEP AKYOL
 

SOVYETLER KÜRTLERE DOST MU…??? (2)

Sovyetler Birliği ve Rusların geçmişten günümüze Kürtlere karşı tutum ve politik resmi tavrına İlişkin Rus arşivlerin de bulunan tarihi ve önemli bir belgeyi paylaşarak sunuyorum Özellikle Sovyetlerin Mazlum Dünya halklarına vermiş olduğu Siyasi anlamda Marksist görüş olan Ulus ve Milletlerin Kendi geleceklerini tayin hakkındaki görüş ve düşüncelerinde Kürtlere karşı ne kadar samimi olduklarını anlamak bakımından günümüze de Pratikte yaşanan ve çıkar ilişkisine dayalı iki yüzlü Rus politikaları Kürt sorunu açısından sınıfta kaldığı görülecektir. Siyasi hayatımın bir döneminde Amerika ve Rusya nın da Emperyalist Devlet oldukları tezini savunurdum. Bu nedenle o dönem hem sağ kesimden hem de Marksist Kürt Ulusal hareketi Militanları tarafından dövülürdük. Geldiğimiz noktada savunduğum fikirlerden dolayı tarihin bizi nasıl haklı çıkardığına herkes şahit oldu. Bu anlamda herkesin görüş ve düşüncesine saygı duyarım.. Rus Molotov mektubunda bir taraftan Kürdleri "Talancı"ve "kışkırtıcı" olarak değerlendirirken diğer taraftan Kürdlerin" otonom ve bağımsız Kürdistan "isteminde söz ediyor ve "Bağımsız Kürdistan'ı gericilikle" suçluyor.Talancılar nasıl bağımsız Kürdistan gibi ulusal ve siyasal taleplere sahip olabilirler? Molotov talimatında Kürdlerin "Emperyalistler"le olan ilişkilerinden söz ediyor ve hatta hızını almayarak bazı Kürdlerin Nazilerle ilişkilerinden söz ediyor. Bu suçlamaları doğrulayacak tek bir belge yok. Doğu Kürdleri o dönem Sovyetler Birliği ile birlikte hareket etmek istiyorlar. Hatta bazı Kürd aşiretleri Sovyetlerin vatandaşlığına geçmek istiyorlar.. Sovyetler Birliği İran'dan petrol çıkarma imtiyazını almak istediği zaman doğan sorunların ardından Komelay Jîyanewey Kurd (JÊKAF)bir açıklama yayınlayarak İngiltere ve Amerika'ya değil, tüm Dünya Kürdleri adına petrol imtiyazlarını Rusya'ya vermesini istiyordu. Molotov Sovyetler Birliği adına açık bir şekilde Kürd düşmanlığı yapmakla kalmıyor, Kürdistan'ın bazı Bölgelerini de "Azerilerin kadim yurdu" ve Azerileri "Kadim halk" ilan ediyor.. Bay Molotov ve efendisi Stalin'in unuttukları ikinci Dünya Savaşı sırasında kendilerine bağlı oluşturdukları Azerbaycan'a başkent ilan ettikleri Tebriz, Rewadi Kürd Devletinin başkentiydi… Molotov daha da hızını almayarak "satılmış ve gerici Kürd liderlerine değil"Azerilerle ilişkileri derinleştirmek istiyor.Bu politikalarını İran'da kaldıkları tüm süreç boyunca pratiğe aktardılar. Sovyetler Birliği İran'da Kürdleri doğrudan karşısına da almak istemiyordu.. Kürdleri karşılarına aldıkları zaman büyük zararlara uğrayacaklarını biliyorlardı. Bunun için Kürdlerle iyi geçinmek, oyalamak ve Kürdleri kendi çıkarları için kullanmak siyasetini tatbik ettiler. Molotov-opalaHatta Sovyetler Birliği Urmiye olayları sırasında kanlı Iran rejiminin askerlerine Kürdlere karşı kullanmak için silah ve cephane veriyor.. Olaylar büyümeye başlayınca kendi söylemleriyle 10 bin silahlı Kürd Urmiye şehrini almak için kuşatmaya başlayınca Kürd "dostu" Sovyetler Birliği Kürdlerin şehri almasını engellemek için aracı olmaya başlıyor ve de başarıyorlar. Sadece Urmiye değil, Sovyetler Xoy, Maku ve Salmas gibi Kürd şehirlerinin Kürdler tarafından özgürleştirilmesini de engellediler. Yıllar boyunca Kürdlerin Doğu Kürdistan şehirlerini özgürleştirmesine karşı çıkan Sovyetler Birliği, daha sonra bir dizi Kürdistan şehirlerini kendilerine bağlı Azeri Firqasının denetimine verdiler. Hatta kendi raporlarına göre tek bir Kürde dahi mahalli yönetimlerde yer verilmedi..Sovyetler Birliği, İran ve Sovyetlere bağlı Azerbaycan yönetimi tüm imkanlarını kullanarak kendilerine rağmen ortaya çıkan Pêşewa Qazi Muhammed'in önderliğinde oluşan Demokratik Kürdistan Cumhuriyetini Mahabad ve çevresinde bulunan bir kaç şehirle sınırlamak ve süreç içinde Azerbaycan yönetimine bağlamaktı.. Sovyetler Birliği'nin anti Kürd politikası Mahabad'ta başlamadı. Daha önceleri Simko'ya karşı yaklaşımları, Cibranlı Xalid Bey'in önderliğindeki Azadi Partisini yıllar boyunca oyalamak şartıyla Kemalistleri güçlendirip Kürdlerin üzerine saldırmaları biliniyor. Sovyetler Birliği Kemalistlerle birlikte Şeyh Mahmud ile İngilizler arasındaki çelişkileri derinleştirdiler ve sonra Güney Kürdlerini İngiliz saldırılarına karşı yalnız bıraktılar. Ararat Cumhuriyeti sırasında Sovyetler Birliği Kemalistlerle omuz omuza Kürdlere karşıydı. Demokratik Kürdistan Cumhuriyeti'nin yıkılışında Sovyetlerin rolü sadece İran ile petrol antlaşmasıyla sınırlandırmayacak kadar derindir. Cumhuriyetin yıkılışında Rusya'ya sığınan rahmetli Mela Mustafa Barzani ve arkadaşları tam esir muamelesi gördüler. Sovyetler Birliğinin Kürdlere Karşı Resmi Tavrına İlişkin Önemli Bir Belge yi Sovyetler Birliği Dışişleri Bakanı Molotov'un Mektubunu Sayın Dr. A. Hawrami Rus arşivinde bularak yayınladı… Sovyet Rusya nın gçmişyen günümüze özellikle Kürtlere karşı uygulamış oldukları siyasi politikalarını daha iyi anlaşılması açısından siz değerli okurlarımızın görüşlerine sunuyoruz.. Aso Zagrosi 31 Ağustos 1942
Ekleme Tarihi: 21 Ocak 2016 - Perşembe

SOVYETLER KÜRTLERE DOST MU…??? (2)

Sovyetler Birliği ve Rusların geçmişten günümüze Kürtlere karşı tutum ve politik resmi tavrına İlişkin Rus arşivlerin de bulunan tarihi ve önemli bir belgeyi paylaşarak sunuyorum

Özellikle Sovyetlerin Mazlum Dünya halklarına vermiş olduğu Siyasi anlamda Marksist görüş olan Ulus ve Milletlerin Kendi geleceklerini tayin hakkındaki görüş ve düşüncelerinde Kürtlere karşı ne kadar samimi olduklarını anlamak bakımından günümüze de Pratikte yaşanan ve çıkar ilişkisine dayalı iki yüzlü Rus politikaları Kürt sorunu açısından sınıfta kaldığı görülecektir.

Siyasi hayatımın bir döneminde Amerika ve Rusya nın da Emperyalist Devlet oldukları tezini savunurdum. Bu nedenle o dönem hem sağ kesimden hem de Marksist Kürt Ulusal hareketi Militanları tarafından dövülürdük. Geldiğimiz noktada savunduğum fikirlerden dolayı tarihin bizi nasıl haklı çıkardığına herkes şahit oldu. Bu anlamda herkesin görüş ve düşüncesine saygı duyarım..

Rus Molotov mektubunda bir taraftan Kürdleri "Talancı"ve "kışkırtıcı" olarak değerlendirirken diğer taraftan Kürdlerin" otonom ve bağımsız Kürdistan "isteminde söz ediyor ve "Bağımsız Kürdistan'ı gericilikle" suçluyor.
Talancılar nasıl bağımsız Kürdistan gibi ulusal ve siyasal taleplere sahip olabilirler?
Molotov talimatında Kürdlerin "Emperyalistler"le olan ilişkilerinden söz ediyor ve hatta hızını almayarak bazı Kürdlerin Nazilerle ilişkilerinden söz ediyor.

Bu suçlamaları doğrulayacak tek bir belge yok. Doğu Kürdleri o dönem Sovyetler Birliği ile birlikte hareket etmek istiyorlar. Hatta bazı Kürd aşiretleri Sovyetlerin vatandaşlığına geçmek istiyorlar..

Sovyetler Birliği İran'dan petrol çıkarma imtiyazını almak istediği zaman doğan sorunların ardından Komelay Jîyanewey Kurd (JÊKAF)bir açıklama yayınlayarak İngiltere ve Amerika'ya değil, tüm Dünya Kürdleri adına petrol imtiyazlarını Rusya'ya vermesini istiyordu.

Molotov Sovyetler Birliği adına açık bir şekilde Kürd düşmanlığı yapmakla kalmıyor, Kürdistan'ın bazı Bölgelerini de "Azerilerin kadim yurdu" ve Azerileri "Kadim halk" ilan ediyor.. Bay Molotov ve efendisi Stalin'in unuttukları ikinci Dünya Savaşı sırasında kendilerine bağlı oluşturdukları Azerbaycan'a başkent ilan ettikleri Tebriz, Rewadi Kürd Devletinin başkentiydi…
Molotov daha da hızını almayarak "satılmış ve gerici Kürd liderlerine değil"Azerilerle ilişkileri derinleştirmek istiyor.
Bu politikalarını İran'da kaldıkları tüm süreç boyunca pratiğe aktardılar.

Sovyetler Birliği İran'da Kürdleri doğrudan karşısına da almak istemiyordu.. Kürdleri karşılarına aldıkları zaman büyük zararlara uğrayacaklarını biliyorlardı. Bunun için Kürdlerle iyi geçinmek, oyalamak ve Kürdleri kendi çıkarları için kullanmak siyasetini tatbik ettiler.

Molotov-opala
Hatta Sovyetler Birliği Urmiye olayları sırasında kanlı Iran rejiminin askerlerine Kürdlere karşı kullanmak için silah ve cephane veriyor.. Olaylar büyümeye başlayınca kendi söylemleriyle 10 bin silahlı Kürd Urmiye şehrini almak için kuşatmaya başlayınca Kürd "dostu" Sovyetler Birliği Kürdlerin şehri almasını engellemek için aracı olmaya başlıyor ve de başarıyorlar.

Sadece Urmiye değil, Sovyetler Xoy, Maku ve Salmas gibi Kürd şehirlerinin Kürdler tarafından özgürleştirilmesini de engellediler.

Yıllar boyunca Kürdlerin Doğu Kürdistan şehirlerini özgürleştirmesine karşı çıkan Sovyetler Birliği, daha sonra bir dizi Kürdistan şehirlerini kendilerine bağlı Azeri Firqasının denetimine verdiler.
Hatta kendi raporlarına göre tek bir Kürde dahi mahalli yönetimlerde yer verilmedi..
Sovyetler Birliği, İran ve Sovyetlere bağlı Azerbaycan yönetimi tüm imkanlarını kullanarak kendilerine rağmen ortaya çıkan Pêşewa Qazi Muhammed'in önderliğinde oluşan Demokratik Kürdistan Cumhuriyetini Mahabad ve çevresinde bulunan bir kaç şehirle sınırlamak ve süreç içinde Azerbaycan yönetimine bağlamaktı..

Sovyetler Birliği'nin anti Kürd politikası Mahabad'ta başlamadı. Daha önceleri Simko'ya karşı yaklaşımları, Cibranlı Xalid Bey'in önderliğindeki Azadi Partisini yıllar boyunca oyalamak şartıyla Kemalistleri güçlendirip Kürdlerin üzerine saldırmaları biliniyor.

Sovyetler Birliği Kemalistlerle birlikte Şeyh Mahmud ile İngilizler arasındaki çelişkileri derinleştirdiler ve sonra Güney Kürdlerini İngiliz saldırılarına karşı yalnız bıraktılar.
Ararat Cumhuriyeti sırasında Sovyetler Birliği Kemalistlerle omuz omuza Kürdlere karşıydı.
Demokratik Kürdistan Cumhuriyeti'nin yıkılışında Sovyetlerin rolü sadece İran ile petrol antlaşmasıyla sınırlandırmayacak kadar derindir.

Cumhuriyetin yıkılışında Rusya'ya sığınan rahmetli Mela Mustafa Barzani ve arkadaşları tam esir muamelesi gördüler.
Sovyetler Birliğinin Kürdlere Karşı Resmi Tavrına İlişkin Önemli Bir Belge yi Sovyetler Birliği Dışişleri Bakanı Molotov'un Mektubunu Sayın Dr. A. Hawrami Rus arşivinde bularak yayınladı… Sovyet Rusya nın gçmişyen günümüze özellikle Kürtlere karşı uygulamış oldukları siyasi politikalarını daha iyi anlaşılması açısından siz değerli okurlarımızın görüşlerine sunuyoruz..
Aso Zagrosi 31 Ağustos 1942

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yeniurfagazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.