Mehmet CENGİZ
Köşe Yazarı
Mehmet CENGİZ
 

Umre Kayıtları Başladı

Umre Ramazan Bayramı’nın birinci, Kurban Bayramı’nın dört günü hariç, yılın her gününde yapılabilir bir ibadettir. Tabiri caiz ise; Umre; fakir fukaranın azığıdır. Dini ibadetler, emir ve yasaklar beşeri sistemler tarafından çoğu zaman taksitle verilmiş, baskılar görmüş, bazen çıkarlar adına bile kullanılmıştır. Müslümanlar da aza kanaat etmişlerdir. İslam’ın şartlarından olan Hacca gidişler sıkıntılı olduğu için ülkemizdeki inananlar Umreye gidiş gelişe ağırlık vermişlerdir. Bir zamanlar hac ve umreye gidişler karayolu ile Irak ve Suriye’den oluyordu ki, tadına doyum olmazdı. Emperyalist güçler o yolları kapattılar. Şimdi emellerini icra etmek için Müslümanları boğalar gibi boğuşturuyorlar. Kan, gözyaşı, talan hâkim, kurtarıcılar bekleniyor. Kutsal yolculuğun hava yolları ile yapılması bile, buyuk bir pastanın paylaşımıdır düşüncesindeyim.  Müslümanların bunca sorunları varken, çoğu Müslüman’ın mükerreren hac ve umre turlarına katılması tartışma konusu olsa da insanimiz çoğu zaman bazı farzlar, vacipleri bırakıyor. Bildiğinden vazgeçmiyor. Dini bilmemekten kaynaklanan bir durumdur bu. Her sene TURSAP hükümet yetkilileri ile müşterek Hac ve Umre turlarının nasıl yapılacağını belirler. Diyanet bu işin organizatörü hemde tüccarıdır. Bu dini ibadette pastanın en büyük payını Diyanet kapar. Mevcut olan şirketler ise kırıntılarla uğraşır. TURSAP ise; emek vermeden hazıra konar. Başlıkta umre kayıtları başladı demiştim. Bilmediğimiz bir şeyle karşılaştık şaşmamak elde değil, Suudi Arabistan 2014- 2015- 2016 Yıllarında Hac ve Umreye gidenlerden 2000 Riyal takriben 550 Dolar vergi bana göre haraç alıyor. Kimseden ses seda tepki yok. Evcillerin vasfı olsa gerek. Dini bir ibadet olan umre veya hac için Suudi’nin bu keyfi uygulamalarına başta hükümet, TURSAP ve Diyanet mutlaka tepki göstermeli, çözüm yolları bulmalıdır. Basından edindiğim bilgilere göre Suudi Arabistan ekonomik olarak çökme aşamasındadır, mazlumun ahi olsa gerek. “Suudi’nin ABD bankalarındaki stok parası Türkiye bütçesinin beş katı kadardır.” Deniyor basın tarafından. Suudi’nin müttefik ortağı ABD; Suudi’nin (mazlum halkın) parasına el koymuşsa kumar oynayanların bedelini mazlum Müslüman niçin çeksin? Beğenmediğimiz bazı ülkeler Suudi’nin bu gaspçı tutumunu protesto ve boykot etmişlerdir Türkiye hariç. Türkiye devasa iç ve diş sorunları ile uğraşırken, basit şeylerle uğraşmıyor. Hâlbuki ciddi bir konu her Müslüman’ı ilgilendiriyor. Nedense meşru tepkisiz hale gelmişiz. Bir önceki yıla göre bu mevsimde bu ayda Umreye gidenlerin sayısı en az 60-70 bin iken, bu rakam 6-7 Binde seyrediyor. Suudi’nin bu durumu nazara alacağını umuyorum. Umre turları haksiz adımlarla engellenmek istense de hayat devam ediyor. Umre turları da devam ediyor. Diyanetimiz de boş durmuyor o da şirketlerle bazı alacaklarına zam yapıyor. 19 kişide bir resmi din görevlisi vermek istiyor ki, bu da işin cabası. Şirketlere hep resmi görevlilerin verilmesi de düşündürücüdür. Diyanetin mevcut görevlilerin dışında mevcutların kaç kati emekli Din görevlileri var. Bu güzide emekliler şirketlerde değerlendirilirse, Diyanete hizmet alanında güç katar kanaatindeyim. Bu emektar emekliler görevde olanların yarısı kadar maaş alır. Maddeten de bir katkı sunulsa, Diyaneti toplumda daha da büyütür. Diyanetin resmi görevlilerini hep görüyorum. Kalite çok düşük. Üzülerek soyluyorum amelsiz, ilimsiz, sakalsiz, bıyıksız, kolsuz yeni tip din görevlileri acı da olsa tablo bu. Diyanetten emekli bir din görevlisi olarak hem yazıyor hem de üzülüyorum. Tüm olumsuzluklara rağmen her fert bu mübarek dini öğrenmekle mükelleftir. Ocak ayı Umre turunda benimle ayni hazzı paylaşmak isteyen kardeşlerime çok yakinim. Temsilci, tebliğci olarak çalıştığım Turcenter Şanlıurfa Şubesi her an hizmetinizde, bu kudsi yolculuğu dert edinenlere hatırlatmam görevimdir. İrtibat telefonum 0 546 263 78 52’dir. Kutsal yolculukta dua en büyük sermayemizdir. Başımıza gelenlerin çoğu amelsizliğimizin karşılığıdır. Toplum fertleri Dine göre değil, Siyasi rozete, bulunduğu meşrebe, bağlı bulunduğu tarikat veya şeyhe göre şekil almış çok tehlikeli bir durumdur. Gerçek âlimler, tebliğciler mumla aranıyor. Vesselam...
Ekleme Tarihi: 16 Kasım 2016 - Çarşamba

Umre Kayıtları Başladı

Umre Ramazan Bayramı’nın birinci, Kurban Bayramı’nın dört günü hariç, yılın her gününde yapılabilir bir ibadettir. Tabiri caiz ise; Umre; fakir fukaranın azığıdır. Dini ibadetler, emir ve yasaklar beşeri sistemler tarafından çoğu zaman taksitle verilmiş, baskılar görmüş, bazen çıkarlar adına bile kullanılmıştır. Müslümanlar da aza kanaat etmişlerdir. İslam’ın şartlarından olan Hacca gidişler sıkıntılı olduğu için ülkemizdeki inananlar Umreye gidiş gelişe ağırlık vermişlerdir. Bir zamanlar hac ve umreye gidişler karayolu ile Irak ve Suriye’den oluyordu ki, tadına doyum olmazdı. Emperyalist güçler o yolları kapattılar. Şimdi emellerini icra etmek için Müslümanları boğalar gibi boğuşturuyorlar. Kan, gözyaşı, talan hâkim, kurtarıcılar bekleniyor. Kutsal yolculuğun hava yolları ile yapılması bile, buyuk bir pastanın paylaşımıdır düşüncesindeyim. 

Müslümanların bunca sorunları varken, çoğu Müslüman’ın mükerreren hac ve umre turlarına katılması tartışma konusu olsa da insanimiz çoğu zaman bazı farzlar, vacipleri bırakıyor. Bildiğinden vazgeçmiyor. Dini bilmemekten kaynaklanan bir durumdur bu. Her sene TURSAP hükümet yetkilileri ile müşterek Hac ve Umre turlarının nasıl yapılacağını belirler. Diyanet bu işin organizatörü hemde tüccarıdır. Bu dini ibadette pastanın en büyük payını Diyanet kapar. Mevcut olan şirketler ise kırıntılarla uğraşır. TURSAP ise; emek vermeden hazıra konar. Başlıkta umre kayıtları başladı demiştim. Bilmediğimiz bir şeyle karşılaştık şaşmamak elde değil, Suudi Arabistan 2014- 2015- 2016 Yıllarında Hac ve Umreye gidenlerden 2000 Riyal takriben 550 Dolar vergi bana göre haraç alıyor. Kimseden ses seda tepki yok. Evcillerin vasfı olsa gerek.
Dini bir ibadet olan umre veya hac için Suudi’nin bu keyfi uygulamalarına başta hükümet, TURSAP ve Diyanet mutlaka tepki göstermeli, çözüm yolları bulmalıdır. Basından edindiğim bilgilere göre Suudi Arabistan ekonomik olarak çökme aşamasındadır, mazlumun ahi olsa gerek. “Suudi’nin ABD bankalarındaki stok parası Türkiye bütçesinin beş katı kadardır.” Deniyor basın tarafından. Suudi’nin müttefik ortağı ABD; Suudi’nin (mazlum halkın) parasına el koymuşsa kumar oynayanların bedelini mazlum Müslüman niçin çeksin? Beğenmediğimiz bazı ülkeler Suudi’nin bu gaspçı tutumunu protesto ve boykot etmişlerdir Türkiye hariç. Türkiye devasa iç ve diş sorunları ile uğraşırken, basit şeylerle uğraşmıyor. Hâlbuki ciddi bir konu her Müslüman’ı ilgilendiriyor. Nedense meşru tepkisiz hale gelmişiz.
Bir önceki yıla göre bu mevsimde bu ayda Umreye gidenlerin sayısı en az 60-70 bin iken, bu rakam 6-7 Binde seyrediyor. Suudi’nin bu durumu nazara alacağını umuyorum. Umre turları haksiz adımlarla engellenmek istense de hayat devam ediyor. Umre turları da devam ediyor. Diyanetimiz de boş durmuyor o da şirketlerle bazı alacaklarına zam yapıyor. 19 kişide bir resmi din görevlisi vermek istiyor ki, bu da işin cabası. Şirketlere hep resmi görevlilerin verilmesi de düşündürücüdür. Diyanetin mevcut görevlilerin dışında mevcutların kaç kati emekli Din görevlileri var. Bu güzide emekliler şirketlerde değerlendirilirse, Diyanete hizmet alanında güç katar kanaatindeyim. Bu emektar emekliler görevde olanların yarısı kadar maaş alır. Maddeten de bir katkı sunulsa, Diyaneti toplumda daha da büyütür. Diyanetin resmi görevlilerini hep görüyorum. Kalite çok düşük. Üzülerek soyluyorum amelsiz, ilimsiz, sakalsiz, bıyıksız, kolsuz yeni tip din görevlileri acı da olsa tablo bu.
Diyanetten emekli bir din görevlisi olarak hem yazıyor hem de üzülüyorum. Tüm olumsuzluklara rağmen her fert bu mübarek dini öğrenmekle mükelleftir. Ocak ayı Umre turunda benimle ayni hazzı paylaşmak isteyen kardeşlerime çok yakinim. Temsilci, tebliğci olarak çalıştığım Turcenter Şanlıurfa Şubesi her an hizmetinizde, bu kudsi yolculuğu dert edinenlere hatırlatmam görevimdir. İrtibat telefonum 0 546 263 78 52’dir. Kutsal yolculukta dua en büyük sermayemizdir. Başımıza gelenlerin çoğu amelsizliğimizin karşılığıdır. Toplum fertleri Dine göre değil, Siyasi rozete, bulunduğu meşrebe, bağlı bulunduğu tarikat veya şeyhe göre şekil almış çok tehlikeli bir durumdur. Gerçek âlimler, tebliğciler mumla aranıyor. Vesselam...

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yeniurfagazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.