Zaman zaman yazıyor, bazen haber bazen yorum olsun gündemimizi hep meşgul etmiştir, urfanın sahipsizliği, bakın başta STK’larımız ve siyasilerimiz olmak Üzere Urfa nedense bir sorgulanma cephesi oluşmuş değildir.Urfa’da uygulanan ve uygulanacak projelerine çoğuna baktığımızda burada halkın veya halkı temsil yetkisi sahip olan STK’ların ve siyasilerin payı çok azdır.Birkaç örnek vermek gerekirse, TOKİ’nin Urfa’daki çalışmaları, Urfa Büyükşehir’in çalışmaları, İlçe Belediyelerin çalışmaları, iktidar ‘ın yaptığı çalışmalara baktığınızda burada hep ketum kalan bir Urfa görüyoruz.Ketumluğun olduğu yerde kalkınma olmaz, kalkınmanın olmadığı yerde gelişim olmaz.İşte bunun içindir ki Urfa hep yerinde saymaya devam etmiştir.Muhalefette bulunan siyasi partilerimiz maalesef yetersiz kalıyor.STK’lar gibi, muhalefet partilerinde önemi kanımca çoktur.Burda aslında en büyük görev STK’lara düşüyor. STK’lar bir Şehrin önünü açmanın en önemli lokomotifidir.STK’lar üretecek, siyasilerin ve Bürokrasinin önüne projeleri ve olması gereken işleri koyacak. Daha sonrada bu işlerin ve projelerin yapımını takip edecekler. STK’ların en önemli görevleri bunlardır, Urfa da en az 50 STK’nin 5 binin üzerinde üyesi vardır. Bunlar sadece kendi üyelerinin sorunları takip etse, sorunlarını çözüm yoluna gitseler; İnanın Urfa’da çok şeyler değişir.Ama yok.Bizim STK’lar kendi sorunlarını, şehrin sorunlarını gündeme getirmeden ziyade; siyasilere ve Bürokrasiye yaranmak için elinden geleni yaparlar.Eğer Urfa bu nahoş anlayışı yıkarsa gelişimi ve kalkınmanın önünü açmış olur.Bakın Komşularımıza Antep’e Diyarbakır’a, Mardin’e, biraz daha öteye Mersine , Adana’ya bakarsak STK’lar müthiş güzel çalışmaların içindeler.Urfa’da ise Gazeteci arkadaşımızın tabiri ile “Langur, lungur” işlerle uğraşıyoruz.Lütfen öze kendimizle uğraşalım…(STK’lara başka bir yazıda geniş gündem getireceğiz)Şehrimize , insanlarımıza sahip çıkalım…