Mehmet CANBEK
Köşe Yazarı
Mehmet CANBEK
 

MEMLEKETE SAHİP ÇIKALIM

Bir şehrin kalkınması, gelişmesi, güzelleşmesi memlekete sahip çıkmakla olur. Sahip çıkma sadece kaldırım yapmakla, parka yapmakla, alt yapı çalışması ve yeni caddeler açmakla olmuyor. Bunlar zaten rutin olması gereken şeyler. Her kurum kendine düşeni, azami yada asgari bir şekilde yerine getirmek zorundadır.Bu tür konuları da zaman zaman gazete olarak dile getirmeye çalışıyoruz.Bugün dikkatinizi başka bir yöne çekmek istiyorumUrfa'nın yetiştirdiği önemli ve saygın Bürokratları var.Aldıkları Eğitim, terbiye, kültür yönleri olağan üstü…Başka bir versiyonla baktığımızda.Türkiye genelinde görev yapan birkaç Bürokratın dışında Urfa'yı temsil eden kimsemiz yok.Siyasetçilerimiz bu konuda oldukça hantallar. Urfalı Bürokratlara sahip çıkılmıyor. Ankara daha önce ciddi görevlerde olup, şimdi kızağa çekilmiş kaça tane isim sayabilirim…Ötür tarafta hiç Bürokrat deneyim olmayan bir adam bile bir bakıyorsunuz ya genel müdürlük koltuğunda yada daire Başkanı olmuş..Müsaadenizle bir anımı paylaşayım…Vaktiyle bundan 5-6 yıl kadar önce çok samimi olduğum bir dostumla beraber, yine samimi olduğum bir AKP milletvekiline bir atama için ricaya gittik.Liyakat konusunda hiçbir sıkıntı yok.Bu arkadaşımıza sadece siyasi destek gerekiyor.Urfa Milletvekilimizi de bu yüzden ben aramıştım.Urfa'da bir büroda kendisiyle oturduk.Göreve talip olan arkadaşımızda yanımızda; durumu anlattım.. Sonra arkadaşım atanacak kurumla ilgili anlatımda bulundu.Söz bizim vekile geldi. İfade aynen Şu "….. Ben senin atamanı yapabilirim; hatta gerekirse birkaç Vekilden de imza alırım. Ama benim korkum şu, ya ilk olası seçimde sende çıkıp AKP'de milletvekili adayı olursan…" dedi.Bende artık ses çıkmadı. Arkadaşım "hayır olmama, ben hizmet talibim …" falan desede… Bu cevap aslında aynı zamanda bir aczin ifadesiydi.Atanacak bir Bürokrattan bile yarın için siyasi korku oluşuyor.Bu çok yanlış be egoistçe bir yaklaşım şekliydi.O günden sonra Vekil dostumu hiç aramadım, sormadım. Urfa siyasetinin bu fobiden kurtulması lazım.O arkadaşımı talip olduğu göreve bir Karadenizli Bürokrat atandı.Korkusu olan Vekilimiz, Vekil seçilemedi. Ankara'da daire başkanlığı, Genel Müdürlük, Müsteşar yardımcılık, Bakan Yardımcılığı yapacak çok güzide Urfalı var. Siyasilerimiz bunları görmediği için, yada "yarınları siyasete bunlar girer" fobisi bizi geriye atıyor. Ankara'daki, Urfalı Bürokratlar onur ve hasiyetleri ile ellerinde olan yetkileriyle yetinmekteler.Kayıp eden Urfa ve Urfa siyaseti oluyor!...Birde aynı işin yerel boyutu var. Yerel boyutu da başka bir yazıda ele almak ümidiyle...
Ekleme Tarihi: 06 Mayıs 2016 - Cuma

MEMLEKETE SAHİP ÇIKALIM

Bir şehrin kalkınması, gelişmesi, güzelleşmesi memlekete sahip çıkmakla olur.
Sahip çıkma sadece kaldırım yapmakla, parka yapmakla, alt yapı çalışması ve yeni caddeler açmakla olmuyor.
Bunlar zaten rutin olması gereken şeyler. Her kurum kendine düşeni, azami yada asgari bir şekilde yerine getirmek zorundadır.
Bu tür konuları da zaman zaman gazete olarak dile getirmeye çalışıyoruz.
Bugün dikkatinizi başka bir yöne çekmek istiyorum
Urfa'nın yetiştirdiği önemli ve saygın Bürokratları var.
Aldıkları Eğitim, terbiye, kültür yönleri olağan üstü…
Başka bir versiyonla baktığımızda.
Türkiye genelinde görev yapan birkaç Bürokratın dışında Urfa'yı temsil eden kimsemiz yok.
Siyasetçilerimiz bu konuda oldukça hantallar.
Urfalı Bürokratlara sahip çıkılmıyor.
Ankara daha önce ciddi görevlerde olup, şimdi kızağa çekilmiş kaça tane isim sayabilirim…
Ötür tarafta hiç Bürokrat deneyim olmayan bir adam bile bir bakıyorsunuz ya genel müdürlük koltuğunda yada daire Başkanı olmuş..
Müsaadenizle bir anımı paylaşayım…
Vaktiyle bundan 5-6 yıl kadar önce çok samimi olduğum bir dostumla beraber, yine samimi olduğum bir AKP milletvekiline bir atama için ricaya gittik.
Liyakat konusunda hiçbir sıkıntı yok.
Bu arkadaşımıza sadece siyasi destek gerekiyor.
Urfa Milletvekilimizi de bu yüzden ben aramıştım.
Urfa'da bir büroda kendisiyle oturduk.
Göreve talip olan arkadaşımızda yanımızda; durumu anlattım..
Sonra arkadaşım atanacak kurumla ilgili anlatımda bulundu.
Söz bizim vekile geldi. İfade aynen Şu "….. Ben senin atamanı yapabilirim; hatta gerekirse birkaç Vekilden de imza alırım. Ama benim korkum şu, ya ilk olası seçimde sende çıkıp AKP'de milletvekili adayı olursan…" dedi.
Bende artık ses çıkmadı.
Arkadaşım "hayır olmama, ben hizmet talibim …" falan desede…
Bu cevap aslında aynı zamanda bir aczin ifadesiydi.
Atanacak bir Bürokrattan bile yarın için siyasi korku oluşuyor.
Bu çok yanlış be egoistçe bir yaklaşım şekliydi.
O günden sonra Vekil dostumu hiç aramadım, sormadım.
Urfa siyasetinin bu fobiden kurtulması lazım.
O arkadaşımı talip olduğu göreve bir Karadenizli Bürokrat atandı.
Korkusu olan Vekilimiz, Vekil seçilemedi.

Ankara'da daire başkanlığı, Genel Müdürlük, Müsteşar yardımcılık, Bakan Yardımcılığı yapacak çok güzide Urfalı var.
Siyasilerimiz bunları görmediği için, yada "yarınları siyasete bunlar girer" fobisi bizi geriye atıyor.
Ankara'daki, Urfalı Bürokratlar onur ve hasiyetleri ile ellerinde olan yetkileriyle yetinmekteler.
Kayıp eden Urfa ve Urfa siyaseti oluyor!...
Birde aynı işin yerel boyutu var.
Yerel boyutu da başka bir yazıda ele almak ümidiyle...

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yeniurfagazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.