Biz Gazeteciler olarak bir yerde Kamuoyu görevi yapıyoruz.İL'in idarecilerinin yaptıklarını halka yansıtmak, halkın istek ve taleplerini idarecilere aktarmak gibi bir görevle yükümlüyüz.Bir yerde halk ile İdareciler arasında köprü Görevini yapıyoruz.Bu görevi yaparken tabiî ki birinci önceliğimizi bu şehrin ve Halkımızın çıkarı olmalıdır.Şimdiye kadarki Gazetecilik hayatımızda hep bunu yaptık.Bugünde aynı yolda yürümeye devam ediyoruz.Bu yol oldukça engebeli bir yol, her şey her an yolunuza çıkabilir.Eğer vicdanen ve ahlaken rahatsanız, her şeye göğüs germek çok kolay geliyor.Bir Şehirde; sizde çok iyi bilirsiniz ki Gazeteciler ile siyasilerin (Milletvekilleri, parti teşkilatları, Belediye Başkanları STK) arası hep limonu olmuştur.Belki de işin doğası budur.Siyasetçiler hep sırtlarının sıvazlanmasını ister.Haberlerde ve makalelerde hep onlarla ilgili övgülü, methiye yazıların olmasını isterler.Bunun aksisi onların canının sıkar.Hatta öfkelendirir, tabiri kabadır ama kudururlar…Gazeteciler ise onları olduğu gibi yansıtmak isterler…İşlerini gereği gibi yapmaya çalışırlar…Örneğin bu Şehirde görev yapan birçok Gazeteci arkadaşın cesur yürekle iş yaptığını, hatta bir haberden dolayı ne zorluklara katlandığını çok iyi biliyor.Siyasilerin en güzel tehdit yöntemi "SENİ BİTİRİRİM…" derlerHâlbuki kendisi siyasi bitimine yakındır farkında değildir.Bitmiş haliyle tehdit savurur farkında olmaz!Maksat haksızda olsa "BEN BUYUM…" intibasını vermekCesur Gazeteci arkadaşlarımızın yanında elbette yağdanlık olan Gazetecilerde var. Sırf Milletvekillerine, Belediye Başkanlarına yaranmak için gerçekten uzak haber, köşe yazan kendi adam sınıfında gören gazeteciler…Biz Urfa'da bunları da görüyor, biliyoruz…Bu işler böylemi olmalı…Bence olmamalıHerkes kendi işini doğru yapmalı…Belediye Başkanı, Başkanlığını bilecek…Milletvekili, milletvekilliğini…Bürokrat, Bürokratlığını bilecek…STK'lar bu Şehirde niçin görev yaptığını öğrenecek…Gazeteciler yağdanlığı bırakacak…Siz, bakın o zaman Urfa'nın önü nasıl açılır. Bunlar olmazsa eğer; Bir Belediye Başkanı bile kendince bu şehre yön vermeye kalkar, prensiplerine göre bir düzen getirir… O zaman koyun sınıfına girmeyi hak etmiş oluruz…Artık Çoban yönümüzü hangi dağa verirse…Benden söylemesi…Bu yazıda herkes kendince bir şeyler görür umarım..Bazıları daha çok şey alırsa, o kadar memnun kalırım…Bu Şehir adına…Son sözBu Şehirde herkes haddini, hududunu bilmeli.