Ülkemde siyaset bu işte! İnsanlarımız ne kadar cahil oldukları ve ne kadar bilgiden yoksun oldukları işte buradan apaçık belli etmektedir. Siyonistlerin dünya hâkimiyetini ele geçirmek için Osmanlı’yı yıkmaları gerektiğini kendilerine bir şart koydular. Osmanlı yıkılmadan Siyonistlerin dünya hâkimiyeti ellerine geçiremeyeceklerini çok iyi bilmekte idiler. Bununda savaşla değil ajanlarla ve içten halkları devletlerine, vatanlarına ihanet etmeleri için büyük ajanlar ile halkı kendi istedikleri deyişler ve dolgularla yaymaya başladılar. Bunun için içimize özellikle Osmanlı ülkelerine bu ajanları taksimlerle her yere yaymaya başladılar. Bu süreçten sonra Osmanlı yıkılırken ikinci planları devreye soktular. Eğer biz Osmanlı’yı tamamen bitirir isek illerde Osmanlı torunları oldukları ülkelerde yeniden birleşip yeniden dünyaya hakim olurlar. Buna müsaade vermememiz için kendilerine az bir toprakla onları araya sıkıştırıp kullanalım ve onları orada ovalayalım düşüncesi proje yaptılar. Bize gönderdikleri kişi ise tamamen onların emrinde ve tam yeminli bir ajanları aynı zamanda onların emrinde bir nefer olarak gönderildi. Bu şahıssı öyle yaptırdılar ki. Ülkemizin 650 yıllık bir geçmişini dünya ülkelerine adaletiyle medeniyetiyle soyumuzu biz anda yok etmesini sağladıkları bu kişiye öyle bir kararlar aldırtılar ki bir kasket denilen bir ucubeyi takmayanı darağacına astırdılar. Bu kişiliksiz kendi benliğini satmış olan ajanların kendilerini ilah edecek şekilde halka aks ettirip adeta ilah ilan edildiler. Bunun bile yaptığı ihanetlerin sonu geleceğini bildiklerinden devreye yeniden ilah gibi görünen ajanlar türettiler türetmeye devam ettiler. Bakın yapı denilen o sümüklü işte bunlar yapılırken halk ahmakça aptalca kandırılıp ajanların tüm deyimlerine kanıp ülkelerine vatanlarına ihanet etmeye ihanet edemeyenlerde devlet içindeki kendi benliklerini satmış şahsiyetlerin esirlerine dönüşmeye başladılar. Buna ülkemizde terör diye bir furya dalgalandırıp özellikle sürekli üreyen büyüyen gelişen zeki insanlarımız olan Kürt halkını yok etme politikası adı atında bir terör sağladılar. Bunula sözde kürt halkına haklar ve özgürlükleri için derken işin özünde kürt halkımızın topraklarını yaşadıkları bölgeyi ellerinden almayı sağlamak için ellerinden gelen tüm çalışmaları sergilediler. Bu çalışmaları tam yarım asır sürdü. Bu süre içinde içten bizlere karşı aldıkları insanların da saydığımızda adeta ülke elden gitmiş yeniden bir ülke yapacaklardı. Buna uyanan hükümetimizin öncelikle savunma alanında güçlenmemiz gerektiğini akabinde içerde bizleri yıkmaya çalışan güçleri yok etmemiz için temizlemeye başladığımızda çok tepkiler aldık. Başta güneydoğu illerinde hendeklerin temizlemesiyle başladığımızda Siyonist yandaşları dış güçlerin temsilcileri günlerce görsel ve yazılı basınlarda manşetler naralar atıp ülke savaşta ülke parçalanmakta halk zülüm altında diye naralar yükseldi. Akabinde darbeciler devreye girdi onlarında darbe girişimi lav edilip fiyasko edilince Siyonistlerin ağa babaları şaşırdılar. Bununla da yetinmeyip içerden ve dışardan terörü bitireceğiz deyip esaslı bir şekilde tüm bunların üstesine karşı siper olup savaş ilan ettik. Terörü bitireceğiz dediğimizde teröristlerin elebaşı olanlarla gerekli görüşmeleri ve destekleri sağlamak amacıyla onlarla görüşmeleri sağladık. Onlarında net ifadeleri ki bu bir gerçek olan durum zaten bizleri Siyonist ülkelerin liderleri bizleri kullandılar demekte kendi ifadeleridir. Bu durumdan kendilerini arındırmak için devletimizin vatandaşlarımızın yanında gerçek adaletin yanında olacaklarına ant içtikleri de apaçık ortadadır. Şimdi bu kendilerini yıllarca kullandırmış insanlar olarak artık yeterince de yorulduklarını ve hatalarının cezalarını çektiklerini bildikleri ayrıca ülkemizin nice şehit verdiği bir ülkede. Onlarında bu ülke vatandaşları olmakla zaten kendi içlerini kendilerini yediklerini çok iyi bildiklerinden artık onlarında halklarından insanlarından toplum önünde özür dilemek istediklerini beyanlar vererekten ifade etikleri her defasında söylenmektedirler. Şuan ki siyaset adamlarımızın da tüm bu olayların artık netliğe ve yeniden Osmanlı dönemindeki kariyerimizi gelişmemizi sağlamak için tüm cabaları harcadıkları apaçık oradadır. Şimdi kalkıp MHP lideri İmralı’ya nasıl gider diyen MHP’li kardeşim siz sakin rahat olun bizler barış için ülkemizin selameti için vatan evlatlarımızın sağlığı için toprak bütünlüğümüz için gideriz çünkü bizim tek gayemiz var. Ülkemizde bir daha kan akmasın vatan evladımız ölmesin bizim amacımız bu buna karşı olan ülkemizi yeniden kaosa götürmek isteyen demektir. Ülkemde Kürt davacısı çıkıp ülkesinin düşmanı vattan evladının düşmanı olan bir Kürt siyasetçi gösterin bakalım. Siyasetin içinde bu barışı istemeyenlerin hepsi her kim varsa onlar hepsi ülkeme vatanıma düşman olan soyun son temsilcileridir.