Fuat GEMALMAZ
Köşe Yazarı
Fuat GEMALMAZ
 

SİYASETİN KİRLİ ELLERİ EĞİTİMİMİZEDE KARIŞTI

Şanlıurfa gelenide kendine benzeten şehir olmaktadır.Gerçi gelende Şanlıurfalı siyasetçiden geri kalan biri olmağı apaçık defalarca görür olduk.Belediye başkanlığı aday belirlemede kendisinin gösterdiği ismi aday etmesi ve bu adayı kazandırıp işi kendilerine verdiğini ve şimdi bunun üstesinden gel demektedir.Daha bu olayın enkazı dururken giderayak yeni bir enkaz daha şehrime yaşatmak isteyen böylesi zihniyetlerin hükümetimiz içinde var olmalarını resmen kendime yediremiyorum.Bunların geçmişleri gerçek olan cemaat yapılandırmalarından gelme olduklarından kendi yandaş ve kendi adamlarını kayırmaktan öte bir şey yapmadıkları her defasında açıkgözle görür olmaktayız.Şimdi giderayak şehrimin en yüce ve en değerli kurumu olan Üniversite rektörlük yarışında kendilerinin ve şehrimin milletvekilleri ile ayrılık içine giren bakan beyin kendisinin desteklediği kendi gibi geçmişten gelen bir cemaat uzantısı olmasından desteklemektedir.Şanlıurfa milletvekillerinin desteklediği oda ayrı bir cemaat uzantısı olması bunlarında bakana karşı birlik oldukları ve bir yandan da üniversite içersinde guruplaşan akademisyenlerin destekledikleri şimdi bunların hepsinin sonuç itibariyle bir cemaat ve geçmişten gelen bir bağımlılıktan öte olmadıkları apaçık belidir.Şimdi YÖK kanununa göre en son elemelere kalanların isimleri Cumhurbaşkanlığına sunulması neyi değiştirir.Bakan beyin istediği bir yanda, milletvekillerin istedikleri bit yanda, akademisyenlerin eh deyip istedikleri bir yana işin özünde o göreve layık olan rektörlüğe layık kardeşlerimizin isimleri ilk elemelerde bile saf dışı bırakılmasını sağlayanların yapmış oldukları oyunların gelindiği noktaya bakıldığında gerçekten korkunç bir manzara. Eğitim öğretim irfan yuvasına böylesi siyasetçilerin karışmaları ve orada ki idarecileri böylesi kendi emelleri ve fiillerini işleten devlet adamlarımız ve siyasetçilerimizin ne kadar yandaş ne kadar adaletsizlik olacağını çıplak görür olmaktayız.Bakın siyasetin kirli oyunları değil miydi? Yılardır inşaatı biten ve bir türlü açılmayan Üniversitenin Tıp Fakültesi Hastanesi bir türlü nedense bitirilmedi? Çünkü şehrimde açılan birkaç özel hastaneye adeta vaat vermiş olan siyasetçilerimizin engelinden başka bir şey olmadığını açık bir dille beyan etmek çokta zor olmaması gerek sanırım.Geçmişte hep söylediğim gibi şimdi yeniden söylüyorum. Şehrim hep siyasetçiden ve siyaseten çeker olmuş Allah aşkına şehrime düzgün bir siyasetçi olmaz mı? Bakın dışarıdan atanmış ithal bir bakan bile kendi emellerini ve kendi fikirlerine ideolojilerine hizmet edenlerin iş başlarında olmasını görmek için ellerinden gelen çabayı sarf eder olmaktadır.Rahmetle anmak lazım Bülent Ecevit Beyefendi çok temiz bir siyasetçi idi, ama onu bitiren onun sonunu enkaza götüren hep yanında olup kendi fikir ve ideolojilerini örgütleyen kişilerin hüsranlarına uğruyordu, bu nedenle hep kaybeden oldu.Şimdi bu hükümette eğer bu seçimde bu geçmişteki seçmenlerle ve şehrimi böylesi kendi fikir ve ideolojileri için kendi emellerine hizmet edecek atamalar sağlamakla iş yapan kişilerle seçime giderse büyük bir hezimet yaşayacağını şimdiden açık dille ifade ederim.Şehrimin ilim irfan yuvasına şehrimin vatanımın evlatlarına gerçek manada hizmet edecek kişilerin görev başlarına gelmelerini ve bu işin gerçek sahiplerine verilmesini sağlamamız gerekmektedir.Yoksa artık yolun sonu görüldü deyip artık baş aşağı gitmeye doğru yol alınacaktır.Şimdiden bunu bildireyim gelecekte demedi demeyesiniz.
Ekleme Tarihi: 25 Mart 2015 - Çarşamba

SİYASETİN KİRLİ ELLERİ EĞİTİMİMİZEDE KARIŞTI

Şanlıurfa gelenide kendine benzeten şehir olmaktadır.
Gerçi gelende Şanlıurfalı siyasetçiden geri kalan biri olmağı apaçık defalarca görür olduk.
Belediye başkanlığı aday belirlemede kendisinin gösterdiği ismi aday etmesi ve bu adayı kazandırıp işi kendilerine verdiğini ve şimdi bunun üstesinden gel demektedir.
Daha bu olayın enkazı dururken giderayak yeni bir enkaz daha şehrime yaşatmak isteyen böylesi zihniyetlerin hükümetimiz içinde var olmalarını resmen kendime yediremiyorum.
Bunların geçmişleri gerçek olan cemaat yapılandırmalarından gelme olduklarından kendi yandaş ve kendi adamlarını kayırmaktan öte bir şey yapmadıkları her defasında açıkgözle görür olmaktayız.
Şimdi giderayak şehrimin en yüce ve en değerli kurumu olan Üniversite rektörlük yarışında kendilerinin ve şehrimin milletvekilleri ile ayrılık içine giren bakan beyin kendisinin desteklediği kendi gibi geçmişten gelen bir cemaat uzantısı olmasından desteklemektedir.
Şanlıurfa milletvekillerinin desteklediği oda ayrı bir cemaat uzantısı olması bunlarında bakana karşı birlik oldukları ve bir yandan da üniversite içersinde guruplaşan akademisyenlerin destekledikleri şimdi bunların hepsinin sonuç itibariyle bir cemaat ve geçmişten gelen bir bağımlılıktan öte olmadıkları apaçık belidir.
Şimdi YÖK kanununa göre en son elemelere kalanların isimleri Cumhurbaşkanlığına sunulması neyi değiştirir.
Bakan beyin istediği bir yanda, milletvekillerin istedikleri bit yanda, akademisyenlerin eh deyip istedikleri bir yana işin özünde o göreve layık olan rektörlüğe layık kardeşlerimizin isimleri ilk elemelerde bile saf dışı bırakılmasını sağlayanların yapmış oldukları oyunların gelindiği noktaya bakıldığında gerçekten korkunç bir manzara.
Eğitim öğretim irfan yuvasına böylesi siyasetçilerin karışmaları ve orada ki idarecileri böylesi kendi emelleri ve fiillerini işleten devlet adamlarımız ve siyasetçilerimizin ne kadar yandaş ne kadar adaletsizlik olacağını çıplak görür olmaktayız.
Bakın siyasetin kirli oyunları değil miydi? Yılardır inşaatı biten ve bir türlü açılmayan Üniversitenin Tıp Fakültesi Hastanesi bir türlü nedense bitirilmedi? Çünkü şehrimde açılan birkaç özel hastaneye adeta vaat vermiş olan siyasetçilerimizin engelinden başka bir şey olmadığını açık bir dille beyan etmek çokta zor olmaması gerek sanırım.
Geçmişte hep söylediğim gibi şimdi yeniden söylüyorum. Şehrim hep siyasetçiden ve siyaseten çeker olmuş Allah aşkına şehrime düzgün bir siyasetçi olmaz mı? Bakın dışarıdan atanmış ithal bir bakan bile kendi emellerini ve kendi fikirlerine ideolojilerine hizmet edenlerin iş başlarında olmasını görmek için ellerinden gelen çabayı sarf eder olmaktadır.
Rahmetle anmak lazım Bülent Ecevit Beyefendi çok temiz bir siyasetçi idi, ama onu bitiren onun sonunu enkaza götüren hep yanında olup kendi fikir ve ideolojilerini örgütleyen kişilerin hüsranlarına uğruyordu, bu nedenle hep kaybeden oldu.
Şimdi bu hükümette eğer bu seçimde bu geçmişteki seçmenlerle ve şehrimi böylesi kendi fikir ve ideolojileri için kendi emellerine hizmet edecek atamalar sağlamakla iş yapan kişilerle seçime giderse büyük bir hezimet yaşayacağını şimdiden açık dille ifade ederim.
Şehrimin ilim irfan yuvasına şehrimin vatanımın evlatlarına gerçek manada hizmet edecek kişilerin görev başlarına gelmelerini ve bu işin gerçek sahiplerine verilmesini sağlamamız gerekmektedir.
Yoksa artık yolun sonu görüldü deyip artık baş aşağı gitmeye doğru yol alınacaktır.
Şimdiden bunu bildireyim gelecekte demedi demeyesiniz.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yeniurfagazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.