Şanlıurfa tamamen kendi, kendine bir devlet gibi bir ülke gibi yaşamaya yaşatılmaya yönetilmeye yöneltilmektedir. Bakın belediye başkanları aslında seçilmiş belediye başkanları olarak görülse de işin özünde plan proje sahipleri güç sahipleri belirlemiş oldukları şahsiyetleri kendilerine kukla edecek şahıslardan seçtirmektedirler. Şanlıurfa belediyeciliği tamamen bitmiş bir durum. Kentsel dönüşümü yıllar önce ülkede ilk kentsel dönüşüm stardı alan ilimin en önemli merkezi olan Yenişehir semtinde ki sosyal lojmanlardır. Bu lojmanların bir kısmı kentsel dönüşüm için hak sahiplerinden anlaşan firma ne ilginç ki bu şahsiyetin uzantısı belediye başkan yardımcılığı yapan firma uzantısı olan bağlantılı şahsiyetin diğer konutlara adeta bir zorunlu yine aynı firma ile antlaşma zorunluluğunu getirmiş bir projelendirme yapmıştır. Diğer firmalar söz konusu olan konutlara gittiğinde adeta önünde bent görmektedirler. Bu işin bir boyutu diğer tarafta devlet güvenlik mahkemelerinde yargılanan bir şahsiyetin belediyeye hazineye ait yerleri alıp çarşı yapması bu ne kadar manidar şimdi o çarşının iş tutacağı mı olacak hiç kusura bakmayın esnaf kardeşlerimiz kalkıp kendini bir şekil olarak halka gösteren ve yıllardır Şanlıurfa ilinde birçok vatandaşın canını yakan şimdi kalkıp belediye bünyesinde böyle bir çarşının yapması ile o çarşı iş yapmaz işte. 1960 ve 1980 özelikle arasında ilimde bir sanayileşme üreticilik furyası öyle bir esmişti ki o yıllarda ilimizde sadece tarıma dayalı ve bu tarım olarak sadece buğday arpa ve mercimek üretimi idi. O üretime rağmen un bulgur fabrikaları adeta yarışa girmiş oldular. O yıllarda ilimde akide şeker, helva, v.s Fabrikalar kurulup iş veren kardeşlerimiz üretim ile pazarlara sahip bir duruma gelmişlerdi. Bu ilde şimdi bu fabrikaların sayıları o yıllardaki fabrikaların çok gerisinde olduğu bir dönem içindeyiz. İlimizin tarımda 1990 yılından sonra suyla buluşmasıyla büyük bir hamle yapan tarım pamuk ve sulu tarımda bile halen sanayi olarak gerideyiz. İlimdeki siyasetçilere baktığımda ilimdeki yönetim ve idareci işletmeciliğe soyunan adeta bir üçgen kurulmuş dışardan kimseye şans vermemektedirler. Şanlıurfa iline dışardan yatırımcı gelmiyor. Gelmeyecek tir. Böylesi işlerin döndüğü böylesi geçmişleri olanların iş alanlarında siyaset ve idarecilerde söz sahipliği olunca ilime dışardan sanayici yatırımcı gelmesini beklemeyin. Gelmeyecektir de. İlime yüksek hızlı trenin tüm ülke ne zaman tren raylarına sahip olursa o zaman da ilimiz bu oluşumdan nasibini almış olacaktır. Öyle bu yıl seneye bir daha ki sene asla düşünmeyin. İlime metro tramway olayını hiç düşünmeyin çünkü yeni yapılan özelikle otogar kavşak projesi bu projeye engel için kesilmiş bir kaftan olarak yapılmıştır. Böylesi idareciliğin olduğu şehirde beklenti beklemek adeta intihardır. Ben bu ilin vatandaşı olarak böyle bir yaşam felsefesi içinde kalmamayı hep tercih etmişimdir.