Ben ülkemdeki bu hükümetti anlamış değilim. Ülkemde bu yıl tarımda yaşanan sıkıntı ve ilaçlamalardan tohumlardan dolayı birçok tarım ürünlerinin genetiğinden oynandığından tohum ve ürünlerde hemen bozulma olmasından dolayı ziraatçı kardeşlerimiz çiftçi kardeşlerimiz ürünlerden büyük zararlar yaşamaktadır. Bu durumdan dolayı bazı ürün sahipleri kardeşlerimiz kendi ürünlerini kaldırdıkları gibi pazara götürmeyip deposuna koymuştur. Ziraat işinde ve tarımcı olan çiftçi kardeşlerimiz bunu iyi bilir. Borçları olamayan çiftçi ürünlerini kaldırdığı gibi pazara götürmez kendi deposunda durdurup fiyatların oturmasını bekler sonradan o ürünlerini satmaya pazara sunarlar. Şimdi ürünün hasat zamanı satılan malları zaten alan kişilerinde stokçu tüccarlardan oluşur. Tüccar olan şahsiyetler paralarını ürünlere bağlayıp o ürünlerden paralarıyla para kazanmaya çalışan tüccarlardır. Paralarını faize harama bulaştırmaktan ise ürün alıp sonradan o ürün artık kendi kısmetleri bazen var ki aldıkları ürünler bekletirler sonradan aldıkları fiyatlara bile satamayarak büyük zararlar yaparlar. Ülkemde böylesi ticaret durumu var iken ülkemin hükümeti kalkıp halkımızın, vatandaşımızın, ziraatçımın, çiftçimin ürünlerine depolarına baskın yaparak vatandaşımı halkımı rencide etmeye hiç hakkınız yoktur. Ülkemde başta elektrik sektöründe ülkemin muhtelif yerlerinde elektrik kacak olarak kullanan vatandaşımın zararını dürüst vatandaşıma fatura bedelini yüklemektesin. Her ay faturalara büyük meblağlarda sadece fatura okuma bedeli adı altında büyük külfetler yüklemeye müsaade etmektesiniz. Ucuz konut derken ülkemin vatandaşlarımın genelinde evsiz, kimsesiz, geliri yok olan insanların kiraladıkları evlerden atıldıklarını her gün görsel yayınlarda görür olmaktayız. Özelikle büyük metropol şehirlerde asgari ücretle çalışan vatandaşlarımızın aylıklarının 3/2 kiraya gitmektedir. Buna duyarsız olan hükümetimizin geçen günlerde kalkmış marketleri denetimi başlatmıştı. Şimdi kalkmış depoları baskın yapmakta sen hükümet olarak onları yapacağına halkımı hakkımı savunacağın bu şekil değildir. Senin benim ülkemde benim evsilere ev vermeye yoksul işsiz halkımın hakkını savunup gözetmeye yükümlüsün. Depolardaki vatandaşımın halkımın ürünlerine el koymaya değil önce senin tekelinde olup temel ihtiyacım olan olmazsa olmazım olan içme suyuma tüketim bedelinin yanına birde atık su bedeli ilave edip zorunlu ödetmeye beni zorunlu kılmazsın. Adaletli ülkenin adaletli devletin adaletli hükümeti öyle olur. Ucuz konut yapılıyor. Alanlara bakın hepsi kiralık durumda o ucuz konutları alanlar aile eşreflerinin adına nice tapu ve konutlar görülmekte bunu denetle göreyim. Kusura bakmayın gerçekçi olmanızı istiyorum.