Fuat GEMALMAZ
Köşe Yazarı
Fuat GEMALMAZ
 

GEÇMİŞTEN GELECEĞİ GÖREREK SESLENİYORUMİ.

Kader değil geri zekâlılıktır. Zaman nasıl akıp gidiyor görüyorsunuz. Kâhin değilim. Ben bir bilim, ilim adamı araştırmacı yazarım. Geçmiş günümüzde bağırarak yazdım sakın ha abide kavşağı bu şekilde dal geçit yapılmaz. Abide kavşağında böylesi bir dal geçit olmaz gonca yaprağı öylede proje hazırlandı. Belediye mühendisleri gonca yapraklı üç katlı yani proje yapılıp karayollarına sunuldu. İşte tam o esnada ilimin vatandaşımın düşmanı olan bir iş adamı, atamalı bakan, birde atamalı bir vali hepsi iş birliği ile o projeyi iptal edip böyle bir proje ile hatta o zaman da iş adamı denilen şimdi ölmüş onun için söz söylemek istemiyorum. Abide projesi bu şekilde yaptırmasını istemesiyle şehrime büyük ihanet eden bunların hepsi halkım adına yüce olan Allah’ın huzurunda ben bunlardan davacıyım. Şehrime katliam yapan bunların ve bunlar gibi atamalı siyasetçiler ile kalmıyor. Bu atamalı bakan denilen yapının adamı olan şahsiyet var ya size şehrinize devletinize büyük zararlar verip büyük ihanetler yaptığını o günlerde hepsini dile getirdim. Halkımızın okuma kültürü olmadığından yazılarımı okumadılar. Şimdi yine yazıyorum isterseniz okuyun isterseniz okumayım ama ben yüce Allah’ın huzurunda doğruları gerçekleri yazmaya devam edeceğim. O atamalı dondurmacı dediğiniz varya birde şimdi Ankara da bulunan bir ilimin insanı ve atamalı bakan denilen varya bu üçlü çıkın bana açıklayın Şanlıurfa Özel idare var iken ve bu Özel idare büyük şehir olduğunda özel idarenin kasasında bulunan bütçesi nere kayboldu? Şimdi bu bakan denilen atamalı siyasetçi ilimin eyübiye semtine 800 yataklı hastane inşaatı için devletin birinci derece ve o dönemlerde özelikle ilimizin tarım arazisi olması sebebiyle ziraat fakültesi bünyesinde bulunan arazileri betona çevirmek için elinden geleni yapmışlardır. Ziraat fakültesi tarım arazisi olan ve asla oraya betonarme yapılmayacağına sit alan gibi gösterilen yere betonarme yapmasını sağlayan ve bunu yapan o atamalı bakanın o günlerde bile dile getirdim sakın ha bu alana hastane yapmayın küçük bir yağışta burası su altında kalır demişim. Bu alanın tam karşısında belediyenin asfalt alanın karşısı dağlık hem zemin kayalık ve yanı başında çam ağaçları ekili olan yeşil alanı mevcut iken eskilere bakın özelikle hastaneler havadar yerlerde inşa edilmiştir. Böyle yerlerin hastane için en uygun yerler olması hastanelerin yüksek yerlere inşaatı daha makbul ve daha ferah sağlıklı olması sağlanmalıdır. Şimdi ne oldu her yağmur yağışında hastane sular altında tamam hastanede bulunan tıp cihazları ne duruma düşüyor. Siz ey şehrimin geçmiş ihanetçileri gittiniz süreniz doldu sanıyorsunuz değil mi? Hiç merak etmeyin bu şehri ulvidir. Bu makamı mabuttur. Bu şehrin sahibi olan Yüce Allah’ım verecektir. Merak etmeyin göreceksiniz. Şimdi gelmişler ilimize neler yapmadık demektesiniz bakın yeni yapılan şehir hastanesine yeri yine yanlış buna ilk günden ses getiren yazım yine var. Buna sesiz kalanlar gelecekte sizler bunun ne kadar yanlış olduğunu göreceksiniz. Gelişen bir çok ilden daha çok nüfusa sahip olan keşmir dağının eteğine yapılması gereken hastanenin yapılan yere bakın eski hastane karşısında adeta halkımız ile alay ederek orada birkaç insanın bir düzenleme ile hazine arazilerini kendi malları gibi duruma çevirip oraları satıp büyük rant kazanmalarını sağlamak için o zaman ki atamalı bakanla anlaşmalı olarak şehir hastane yeri olarak tahsis edilmesini sağladılar. Şimdi tüm bu insanlar kalkıp biz Şanlıurfa sevdalısı biz Şanlıurfa ilinin hizmet karı olmaya gelmişiz. Hadi oradan ey bey hude siz kim şehrime hizmetkar olmaya kim! Gerçek olan bir durum var ise oda ilimizin geçmişten günümüze gelişindeki 11 nisan tarihini altın harflerle yazan işte o Şanlıurfa ilinin gerçek çeteleri olan şahsiyetlerdir. Sizler ancak çıkar menfaatleriniz için kendi benliğinizi bile verecek kadar iradesiz kişilersiniz. Bakın ilimiz içinde olduğu hale bakın. Bre be belediye başkanı sen kimi kandırıyorsun. bir yıl önce deprem olduğundan buya komşu iller yeniden şehir inşa ederken ilimde eyubiye toki olarak adlandırılan alanda iki bina yapıldı. Onunda toki satış için yaparken deprem oldu öylelikle adeta deprem konutu denilmesi geçti sen kimdi kandırıyorsun bre be adam senin 14 milletvekilin mecliste ne konuşuyor. Birde ona bakın bunların ilime hizmet değil himmet için çalışıyorlar.
Ekleme Tarihi: 20 Şubat 2024 - Salı

GEÇMİŞTEN GELECEĞİ GÖREREK SESLENİYORUMİ.

Kader değil geri zekâlılıktır.

Zaman nasıl akıp gidiyor görüyorsunuz.

Kâhin değilim. Ben bir bilim, ilim adamı araştırmacı yazarım.

Geçmiş günümüzde bağırarak yazdım sakın ha abide kavşağı bu şekilde dal geçit yapılmaz. Abide kavşağında böylesi bir dal geçit olmaz gonca yaprağı öylede proje hazırlandı. Belediye mühendisleri gonca yapraklı üç katlı yani proje yapılıp karayollarına sunuldu. İşte tam o esnada ilimin vatandaşımın düşmanı olan bir iş adamı, atamalı bakan, birde atamalı bir vali hepsi iş birliği ile o projeyi iptal edip böyle bir proje ile hatta o zaman da iş adamı denilen şimdi ölmüş onun için söz söylemek istemiyorum. Abide projesi bu şekilde yaptırmasını istemesiyle şehrime büyük ihanet eden bunların hepsi halkım adına yüce olan Allah’ın huzurunda ben bunlardan davacıyım. Şehrime katliam yapan bunların ve bunlar gibi atamalı siyasetçiler ile kalmıyor.

Bu atamalı bakan denilen yapının adamı olan şahsiyet var ya size şehrinize devletinize büyük zararlar verip büyük ihanetler yaptığını o günlerde hepsini dile getirdim. Halkımızın okuma kültürü olmadığından yazılarımı okumadılar.

Şimdi yine yazıyorum isterseniz okuyun isterseniz okumayım ama ben yüce Allah’ın huzurunda doğruları gerçekleri yazmaya devam edeceğim.

O atamalı dondurmacı dediğiniz varya birde şimdi Ankara da bulunan bir ilimin insanı ve atamalı bakan denilen varya bu üçlü çıkın bana açıklayın Şanlıurfa Özel idare var iken ve bu Özel idare büyük şehir olduğunda özel idarenin kasasında bulunan bütçesi nere kayboldu?

Şimdi bu bakan denilen atamalı siyasetçi ilimin eyübiye semtine 800 yataklı hastane inşaatı için devletin birinci derece ve o dönemlerde özelikle ilimizin tarım arazisi olması sebebiyle ziraat fakültesi bünyesinde bulunan arazileri betona çevirmek için elinden geleni yapmışlardır. Ziraat fakültesi tarım arazisi olan ve asla oraya betonarme yapılmayacağına sit alan gibi gösterilen yere betonarme yapmasını sağlayan ve bunu yapan o atamalı bakanın o günlerde bile dile getirdim sakın ha bu alana hastane yapmayın küçük bir yağışta burası su altında kalır demişim.

Bu alanın tam karşısında belediyenin asfalt alanın karşısı dağlık hem zemin kayalık ve yanı başında çam ağaçları ekili olan yeşil alanı mevcut iken eskilere bakın özelikle hastaneler havadar yerlerde inşa edilmiştir. Böyle yerlerin hastane için en uygun yerler olması hastanelerin yüksek yerlere inşaatı daha makbul ve daha ferah sağlıklı olması sağlanmalıdır.

Şimdi ne oldu her yağmur yağışında hastane sular altında tamam hastanede bulunan tıp cihazları ne duruma düşüyor. Siz ey şehrimin geçmiş ihanetçileri gittiniz süreniz doldu sanıyorsunuz değil mi? Hiç merak etmeyin bu şehri ulvidir. Bu makamı mabuttur. Bu şehrin sahibi olan Yüce Allah’ım verecektir. Merak etmeyin göreceksiniz.

Şimdi gelmişler ilimize neler yapmadık demektesiniz bakın yeni yapılan şehir hastanesine yeri yine yanlış buna ilk günden ses getiren yazım yine var. Buna sesiz kalanlar gelecekte sizler bunun ne kadar yanlış olduğunu göreceksiniz.

Gelişen bir çok ilden daha çok nüfusa sahip olan keşmir dağının eteğine yapılması gereken hastanenin yapılan yere bakın eski hastane karşısında adeta halkımız ile alay ederek orada birkaç insanın bir düzenleme ile hazine arazilerini kendi malları gibi duruma çevirip oraları satıp büyük rant kazanmalarını sağlamak için o zaman ki atamalı bakanla anlaşmalı olarak şehir hastane yeri olarak tahsis edilmesini sağladılar.

Şimdi tüm bu insanlar kalkıp biz Şanlıurfa sevdalısı biz Şanlıurfa ilinin hizmet karı olmaya gelmişiz. Hadi oradan ey bey hude siz kim şehrime hizmetkar olmaya kim! Gerçek olan bir durum var ise oda ilimizin geçmişten günümüze gelişindeki 11 nisan tarihini altın harflerle yazan işte o Şanlıurfa ilinin gerçek çeteleri olan şahsiyetlerdir. Sizler ancak çıkar menfaatleriniz için kendi benliğinizi bile verecek kadar iradesiz kişilersiniz. Bakın ilimiz içinde olduğu hale bakın. Bre be belediye başkanı sen kimi kandırıyorsun. bir yıl önce deprem olduğundan buya komşu iller yeniden şehir inşa ederken ilimde eyubiye toki olarak adlandırılan alanda iki bina yapıldı. Onunda toki satış için yaparken deprem oldu öylelikle adeta deprem konutu denilmesi geçti sen kimdi kandırıyorsun bre be adam senin 14 milletvekilin mecliste ne konuşuyor. Birde ona bakın bunların ilime hizmet değil himmet için çalışıyorlar.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yeniurfagazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.