Şanlıurfa belediyesinin bünyesinde olan bir birimin amir ve personelinden söz edeceğim.
Nerde ise yıl oldu. Geçen yıl benim zatım engelli olmamdan dolayı Türkiye Devleti vatandaşı olmamdan ülkemizin şimdiki yönetimi ülkesinin benim gibi engelli olan vatandaşlarına sosyal devlet olduğunu tespit edecek bir gelişme göstermiştir. Biz engeliler için ülkenin tüm illerinde ve devletin tüm kurumlarında öncelik hakkımız olmasıyla birlikte birde devletin nezdinde olan araçları biz engelli vatandaşlarına ücretsiz kullanması açısından bir kolaylık sunmuştur.
Bu ülke genelinde hükümet olarak tek genelge yayınlayıp tüm illere bu genelge gönderilmiştir.
Hükümet olarak bu genelge yazısı tüm illere gönderilirken her il için ayrı bir genelge ve bir değişik kanun yasa olarak gönderilmemiştir.
Biz engelliler için başta illerin toplu taşıma araçları olarak toplu kullanım yerlerindeki haklarımızı bazı illerin belediyeleri bizlere sınırlama ve kısıtlama getirmiştir.
Bu sınırlama ve kısıtlama o ildeki yöneticiler ve idarecilerin kendi yönetim ve idarelerinden dolayı yapılan işlevliklerdir.
Bu yapılan değişikliklerin ve kısıtlanan haklarımızın engellenmesi ve kısıtlaması resmen ülkemizin, devletimizin bizlere verdiği hakları gasp etme anlamına gelmektedir. Geçmişte bu durumlardan dolayı birçok vatandaşlarımız, halkımız, arkadaşlarımız toplu taşıma araçlarından ve şehir içi taşımalarda aşağılanıp itilip rencide edilmiştir. Bu yapılan hareketlerden dolayı halk olarak vatandaş olarak bu yerel yönetimlerin yaptığı eylemden dolayı biz engeli vatandaşlar olarak devletimize, hükümetimize karşı düşman edilmeye çalışılan aşama olmaktadır. Örnek işte size Bursa ilinde yaşanan olay ve halen Bursa ilinde var olan Burulaş denilen toplu taşıma bünyesinde ki birimin yıllık kart aktivasyonu yapılırken 20 TL alınması bu yetmediği gibi biz engellilerin HAVAŞ denilen hava ulaşımı bile bedava olurken Bursa’nın BUDO ulaşımlarında ücretler alınması bana acaba bursa başka bir ülkenin ili mi? Aklıma gelmektedir. Bizleri hakir gören bu ilin özel halk araçlarının devletten aylık olarak ücret aldıkları var olduğu halde engelli halkı almamaları ve bunu denetleyenlerin olmadığı il olarak tarih yazıyor.
İstanbul başta olmak üzere sürekli, engelli olan kart sahipleri kardeşlerimize uzun süreli aktivasyonu yapılmış kartları ibraz ederken kart parası olarak cüzi bir ücret almaktadırlar. Ankara ha keza sürekli engelli olan hak sahiplerine bu aynen İstanbul gibi hizmet verilmektedir. Şimdi birde Şanlıurfa ilimdeki biz engellilerin durumuna gelelim. Şanlıurfa ilinde bu haklara sahip olan biz engeli kişilere belediye olarak önce siz çok geziyorsunuz sizin aylık sadece bu araçları kullanma hakkınızı kısalım dedi! İyi buna eyvallah dedik. Hiç sesimizi çıkarmadık. Akabinde yıllık her yıl kartlarınızı aktivasyon yapmak için kendilerini ziyaret etme zorunluluğu getirildi. Ona da baş üstüne dedik. Kartımızın süresi dolunca aktivasyon merkezine gittik ücret verdiğimiz halde olmayan bir durumla karşılaştık biz engellilerin kartı veya raporun fotokopisini ve aslı ile birlikte getirme zorunluluğu ile karşılaştık. Aslını gösterdiğimiz halde birde git fotokopi çek getir demeleri tamamen biz engellileri çileden çıkardı. Ülkenin hiç bir yerinde böylesi bir durum ile karşılaşmayan bizler burada böyle bir durum ile karşılaşınca ikinci bir vaka adeta ben acaba başka ülkede başka bir ülkenin vatandaşı mıyım dercesine kendimi sorguluyorum. Bu iş için Şanlıurfa ilinin BELSAN denilen işletme müdürlüğünü aradığımda birde bana sen yalan diyiyorsun böylesi bir şey yok demesi ile tam tepemi atılar. Anında gidip orada işlemi yapan personele kartımı aktivasyonunu yapar mısın dememle aynı soru ile karşılaşmamla müdür denilen kendini bilmez olan idareciyi aradım ve kendi personelin benden istediklerini amirin denilen kişiye sözler misin dedim sonra orada bir yanlış anlaşma var düzetirim deme ile geçiştirdi. Şimdi ilimde bu hizmeti sunan kurumun başta müdürleri olmak üzere ve otobüslerdeki sürücülerin edep ve terbiyeden yoksun olduğunu bir kez daha net olarak gördüm. bu ülkemin hükümeti olarak bu konuda gerekli genelgeyi açık bir izahatla gerekli yerlere yeniden gönderip bu konuda bilgiden yoksun olan idareci ve yöneticilere gerekli bilgilendirilmelerinde yapılmasını sağlamalıdır.