Fuat GEMALMAZ
Köşe Yazarı
Fuat GEMALMAZ
 

DEVLETİMİN ARTIK SIRIMI KALDI

Devletimin içindeki ihanetçilerin böylesi bir ihanete maruz bıraktıkları ülkem ve devletim kaldı. Geçmişte hep demişim bu sınırdan geçip ta İç Anadolu illerinde eylem yapan ve ülkemin güvenliğini hiçe sayan güçlerin bu kadar rahat davranması imkânsız. Bunlara içerden imkân ve olanak sağlayanlar ihanetçiler var diye hep bağırdım. Bakın bir 16 yaşında bir çocuk bir defa tek başına yolculuk yapmasına haiz olmayacak durumda bir genç ta ülkemin bir uçundan kalkıp gelip İstanbul metropol gibi bir şehirde en güvenli ve en işlek caddesinde koruma talebinde bulunmuş ölüm fermanım yazılmış diyen bir gazeteciyi öldürüp sonradan o şahıs hiçbir şey olmamış gibi memleketine gidiyor. Bunu bir kargaya anlatsam vallahi güler. Sonra işin boyutuna gelelim o genç kısa sürede yakalandı deyip birde büyük bir başarı ile cebinden çıkardığı şanlı bayrağımla poz veriyor. Geçmişte Madımak otelinde yapılan eylem o ölmüşlerin hepsi birer katliam sonucu hepsi öldürülüyor. O kadarını muamma olarak bırakıp oteli ateşe verip orada birileri suçlanıyor. Ve o suçlu yıllarca otele 200 mt mesafede ikamet edip yıllarca bulunamıyor. Ne garip işler bunlar. Diyarbakır olayı Gaffar olayı valilik binasına 200 mt mesafede çapraz ateşe tutulup hunharca şehit ediliyor ve olay kısa sürede bir örgüt üzerine yıkılıp olayı kapatıyorlar. M. Yazıcıoğlu olayı tamamen bir sinema oyununa benzetme böyle bir vaka böyle bir keşmekeşliği bir oyunu kime anlatsan delirmekten öte bir şeyler diyemez. Bunların hepsini yapan bunların hepsini organize edip oynatan başyazarları senaristleri Siyonist Emperyalist güçlerin ünlü baronları olan kulpların yönetmenleri içimizdeki kendilerine uşaklık edenlerin üzerinden böylesi oyunları yazdırıp oynadılar. Bunlara uşaklık edenlerin devletin önemli kademelerinde görev almaları ile devletimi içerden yıkmaya çalışmakta yetinmeyip devletimin halkımın tüm benliklerini varlıklarını alıp onlara teslim etmeye yeltendiler. Ülkemin içersinde kendi imkân ve olanaklarıyla okuyup bir yere gelen vatandaşlarıma bile yıllarca engel oldular. Kendi emellerine fikirlerine uşaklık eden kendilerine itaat eden kendilerinin fikir ve ideolojilerini güdenleri hepsini makam ve mevkilere getirip kendi emellerini iyice benimseyip bizleri yönettiler. Böylesi durumda devletimin tüm sırlarını dışa aktarmakta kalmayıp ülkemin halkımın tüm gizli bilgi ve birikimlerini dışa akıtıp durdular. Hatta bir ara bir Dr. diye bir zibidik çıkıp milleten kan örnekleri alıp duygu sömürüsü yaparak vatandaşlarımın kan örneklerini bile onlara taşıdılar. Böylesi insanların ülkemde olmasından böylesi kişiliksizlerin ülkemin halen en üst makam ve mevkilerinde bulunmasından ben resmen utanır olmaktayım devletimin sırlarını biz kimlere teslim etmişiz haberimiz yok. Halen Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında bulunan bakan milletvekilleri olan bu örgütle bağlantılı olan şahsiyetlerin görevleri başında olması beni rahatsız ediyor ve etmektedir. Ben bu yüzden ki şuan bir an önce seçim olsun bunlarında artık görevleri sonlandırılıp artık gerçek ülkemin vatanımın öz evlatları vatan bayrak deyip top ile tanka karşı duyan vatandaşım artık bir rahat nefes alsın. Ve yeniden bir anayasa yapalım onların örgütçülerin yapmış olduğu anayasadan artık kurtulalım.  
Ekleme Tarihi: 20 Eylül 2016 - Salı

DEVLETİMİN ARTIK SIRIMI KALDI

Devletimin içindeki ihanetçilerin böylesi bir ihanete maruz bıraktıkları ülkem ve devletim kaldı.

Geçmişte hep demişim bu sınırdan geçip ta İç Anadolu illerinde eylem yapan ve ülkemin güvenliğini hiçe sayan güçlerin bu kadar rahat davranması imkânsız. Bunlara içerden imkân ve olanak sağlayanlar ihanetçiler var diye hep bağırdım.

Bakın bir 16 yaşında bir çocuk bir defa tek başına yolculuk yapmasına haiz olmayacak durumda bir genç ta ülkemin bir uçundan kalkıp gelip İstanbul metropol gibi bir şehirde en güvenli ve en işlek caddesinde koruma talebinde bulunmuş ölüm fermanım yazılmış diyen bir gazeteciyi öldürüp sonradan o şahıs hiçbir şey olmamış gibi memleketine gidiyor. Bunu bir kargaya anlatsam vallahi güler. Sonra işin boyutuna gelelim o genç kısa sürede yakalandı deyip birde büyük bir başarı ile cebinden çıkardığı şanlı bayrağımla poz veriyor.

Geçmişte Madımak otelinde yapılan eylem o ölmüşlerin hepsi birer katliam sonucu hepsi öldürülüyor. O kadarını muamma olarak bırakıp oteli ateşe verip orada birileri suçlanıyor. Ve o suçlu yıllarca otele 200 mt mesafede ikamet edip yıllarca bulunamıyor. Ne garip işler bunlar.

Diyarbakır olayı Gaffar olayı valilik binasına 200 mt mesafede çapraz ateşe tutulup hunharca şehit ediliyor ve olay kısa sürede bir örgüt üzerine yıkılıp olayı kapatıyorlar.

M. Yazıcıoğlu olayı tamamen bir sinema oyununa benzetme böyle bir vaka böyle bir keşmekeşliği bir oyunu kime anlatsan delirmekten öte bir şeyler diyemez.

Bunların hepsini yapan bunların hepsini organize edip oynatan başyazarları senaristleri Siyonist Emperyalist güçlerin ünlü baronları olan kulpların yönetmenleri içimizdeki kendilerine uşaklık edenlerin üzerinden böylesi oyunları yazdırıp oynadılar.

Bunlara uşaklık edenlerin devletin önemli kademelerinde görev almaları ile devletimi içerden yıkmaya çalışmakta yetinmeyip devletimin halkımın tüm benliklerini varlıklarını alıp onlara teslim etmeye yeltendiler.

Ülkemin içersinde kendi imkân ve olanaklarıyla okuyup bir yere gelen vatandaşlarıma bile yıllarca engel oldular.

Kendi emellerine fikirlerine uşaklık eden kendilerine itaat eden kendilerinin fikir ve ideolojilerini güdenleri hepsini makam ve mevkilere getirip kendi emellerini iyice benimseyip bizleri yönettiler.

Böylesi durumda devletimin tüm sırlarını dışa aktarmakta kalmayıp ülkemin halkımın tüm gizli bilgi ve birikimlerini dışa akıtıp durdular. Hatta bir ara bir Dr. diye bir zibidik çıkıp milleten kan örnekleri alıp duygu sömürüsü yaparak vatandaşlarımın kan örneklerini bile onlara taşıdılar.

Böylesi insanların ülkemde olmasından böylesi kişiliksizlerin ülkemin halen en üst makam ve mevkilerinde bulunmasından ben resmen utanır olmaktayım devletimin sırlarını biz kimlere teslim etmişiz haberimiz yok.

Halen Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında bulunan bakan milletvekilleri olan bu örgütle bağlantılı olan şahsiyetlerin görevleri başında olması beni rahatsız ediyor ve etmektedir.

Ben bu yüzden ki şuan bir an önce seçim olsun bunlarında artık görevleri sonlandırılıp artık gerçek ülkemin vatanımın öz evlatları vatan bayrak deyip top ile tanka karşı duyan vatandaşım artık bir rahat nefes alsın. Ve yeniden bir anayasa yapalım onların örgütçülerin yapmış olduğu anayasadan artık kurtulalım.

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yeniurfagazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.