NECDET ŞANSAL
Köşe Yazarı
NECDET ŞANSAL
 

İRAN HALKI DEMOKRASİ İSTİYOR

İran'da Molla rejiminin ahlak polislerince başıaçık olduğu gerekçesiyle 13 Eylülde karakola götürülüp orada işkence sonucu öldürülen Kürt kökenli Mahsa Emin'nin ölümüyle başlayan İran dinci rejimine yönelik protesto eylemleri nerdeyse tüm ülkeyı kapsayacak bir şekilde hız kesmeden devam ediyor. İran'da olaylar gittikçe kontrolden çıkıyor. Bunu Molla rejimi de söylüyor. Rejimin yaptığı resmi açıklamaya göre bu olaylarda şimdiye kadar 300' insan ölmüştür deniliyor. Gerçek rakam bunun çok üzerindedir. Aslında mahsi Emini olayı deyim yerindeyse bardağı taşıran son damla olmuştur. Çünkü İran'da ekonomik ve sosyal sıkıntılar had safhaya varmıştı. İslamcı rejime yönelik halkta bir tepki ve öfke birikmişti. Zengin ile fakir arasında gelir dağılımı bakımından uçurum oluşmuş bir duruma gelmiştir. Özelikle, yönetim mensubu askeri ve brokrasi mensubu kişilerin serveti katlanmış bir durumda olduğu söyleniyor. Sınıfsal farklar, yoksulluk arttığı yetmemiş gibi, rejim güçleri halkın giyimine karışarak, en ufak özgür yaşam kırıntılarını bile tahamülleri olmuyor, bunu yok etmek istiyorlar. Devrim muhafızları ile Pastaran denilen rejimin silahlı güçleri halka baskıları, keyfi uygulamalarına, adaletsiz ekonomik koşullar da eklenince, kitlesel olaylar bir bahane arayarak nasıl olsa bir şekilde ortaya çıkacaktı. Daha evvel bu ülkenin yakın tarihinde dinci rejime yönelik ilk ciddi halk eylemleri yanılmiyorsam cumhurbaşkanlığı ve meclis seçimleri sürecinde yaşanmıştı. İran rejimini korkutan bu kitlesel eylemler neyseki çok fazla sürmeden bırkaç günde sona ermişti. Ama bu defaki protestolar yaklaşık üç aydır devam ediyor. İran halklarının önemli bir bölümü bu isyan protestolarına katılıyor. Yapılan araştırmalara göre İran halkının yüzde 62'sini Farslar diğer bir deyimle Acemler oluşturuyor. Yüzde 38 ise, Azeri, Kürt, Lorlar, Beluçlar ile Araplardır. Topyekün halkın isyan içerisinde olduğu anlaşılıyor. İran bilindiği gibi yönetim şekli eyaletlere bölünmüştür.31 eyaletten oluşan bu devlette her bir eyaleti eyalet valisi yönetmektedir. Bu eyaletlerden Kürdistan eyaletinde en önde gelen önemli örgütlü gücü İran özgür yaşam partisi PJAK oluyor. Zaten kitlesel olaylar bu eyaletin Sakız adlı kasabada Mahya Emin'nin cenazesi kaldırıldığı günde başladı. Giderek ülkenin çeşitli bölgelerine yayıldı. Üst satırlarda kısaca değindiğim gibi, halkta rejime yönelik tepkinin en önemli nedeni 1979 da Hümeyni liderliğinde İslam devriminin sonucunda demokrat, laik güçlere karşı saldırılar, öldürmelere karşı bir tepki oluşmuştu. İran şahlık monarşisine karşı İslami güçler, mollarla birlikte, sol kominist güçlerde büyük destek vermişlerdi. Zaten şahlık rejiminin devrilmesini bu güçler birlikte sağlamışlardı. Markisist Halkın Mücahitleri Örgütü ile birlikte İran kominist partisi TUDEH'in büyük desteği omuştu. Şurada bir soru akla gelebilir. Nasıl olurda sosyalist, kominist partiler İslamcı dinci bir parti ve liderine destek vermişlerdir. Bu her iki örgüt mensupları detek vermelerinin nedenini Hümeyni güçlerinin anti emperyelist Amerika karşıtı olmalarından dolayı olmuştur diye açıklıyorlar. Karşıt bu güçler bir süre anti emperyalist bir metaforla neredeyse bir bal ayı diyebileceğimiz bir romantik aşk süreci yaşandı. Ama sol güçlerin böyle politik stratejik hataları çoğunun hayatlarına mal olarak bitmişlerdir. Politika Leninin deyimiyle matematikten çok cebire benzer. Politika ile romantizim farklıdır. Politika yani siyaset hata kabul etmez. Yine Leninin deyimiyle " Hata yapılır, ama önemli hata yapmamalı" der. İranlı sosyalist güçler Hümeyni rejini desteklemekle önemli hata yaptılar. Şimdi İran olayları belkide eski yapılan hataların tamiri anlamı da taşımış olabilir. Bu dijital çağda insanlar kıllık kıyafetlerine, özgür olmalarına, karışılsın istemiyor. Böylece İran'da devam eden kitlesel gösterilerin ifadesi, İran halkı kendi kendilerini yönetmek istiyorlar, demokratik talepleri ile tepkileridir. yani İran halkı artık ürkek değil, ölümleri de göze alarak demokrasi ve demokratik bir yönetim istiyorlar.
Ekleme Tarihi: 07 Aralık 2022 - Çarşamba

İRAN HALKI DEMOKRASİ İSTİYOR

İran'da Molla rejiminin ahlak polislerince başıaçık olduğu gerekçesiyle 13 Eylülde karakola götürülüp orada işkence sonucu öldürülen Kürt kökenli Mahsa Emin'nin ölümüyle başlayan İran dinci rejimine yönelik protesto eylemleri nerdeyse tüm ülkeyı kapsayacak bir şekilde hız kesmeden devam ediyor. İran'da olaylar gittikçe kontrolden çıkıyor. Bunu Molla rejimi de söylüyor.

Rejimin yaptığı resmi açıklamaya göre bu olaylarda şimdiye kadar 300' insan ölmüştür deniliyor. Gerçek rakam bunun çok üzerindedir.

Aslında mahsi Emini olayı deyim yerindeyse bardağı taşıran son damla olmuştur. Çünkü İran'da ekonomik ve sosyal sıkıntılar had safhaya varmıştı. İslamcı rejime yönelik halkta bir tepki ve öfke birikmişti. Zengin ile fakir arasında gelir dağılımı bakımından uçurum oluşmuş bir duruma gelmiştir. Özelikle, yönetim mensubu askeri ve brokrasi mensubu kişilerin serveti katlanmış bir durumda olduğu söyleniyor.

Sınıfsal farklar, yoksulluk arttığı yetmemiş gibi, rejim güçleri halkın giyimine karışarak, en ufak özgür yaşam kırıntılarını bile tahamülleri olmuyor, bunu yok etmek istiyorlar.

Devrim muhafızları ile Pastaran denilen rejimin silahlı güçleri halka baskıları, keyfi uygulamalarına, adaletsiz ekonomik koşullar da eklenince, kitlesel olaylar bir bahane arayarak nasıl olsa bir şekilde ortaya çıkacaktı.

Daha evvel bu ülkenin yakın tarihinde dinci rejime yönelik ilk ciddi halk eylemleri yanılmiyorsam cumhurbaşkanlığı ve meclis seçimleri sürecinde yaşanmıştı.

İran rejimini korkutan bu kitlesel eylemler neyseki çok fazla sürmeden bırkaç günde sona ermişti.

Ama bu defaki protestolar yaklaşık üç aydır devam ediyor. İran halklarının önemli bir bölümü bu isyan protestolarına katılıyor. Yapılan araştırmalara göre İran halkının yüzde 62'sini Farslar diğer bir deyimle Acemler oluşturuyor. Yüzde 38 ise, Azeri, Kürt, Lorlar, Beluçlar ile Araplardır. Topyekün halkın isyan içerisinde olduğu anlaşılıyor.

İran bilindiği gibi yönetim şekli eyaletlere bölünmüştür.31 eyaletten oluşan bu devlette her bir eyaleti eyalet valisi yönetmektedir.

Bu eyaletlerden Kürdistan eyaletinde en önde gelen önemli örgütlü gücü İran özgür yaşam partisi PJAK oluyor.

Zaten kitlesel olaylar bu eyaletin Sakız adlı kasabada Mahya Emin'nin cenazesi kaldırıldığı günde başladı. Giderek ülkenin çeşitli bölgelerine yayıldı.

Üst satırlarda kısaca değindiğim gibi, halkta rejime yönelik tepkinin en önemli nedeni 1979 da Hümeyni liderliğinde İslam devriminin sonucunda demokrat, laik güçlere karşı saldırılar, öldürmelere karşı bir tepki oluşmuştu.

İran şahlık monarşisine karşı İslami güçler, mollarla birlikte, sol kominist güçlerde büyük destek vermişlerdi. Zaten şahlık rejiminin devrilmesini bu güçler birlikte sağlamışlardı.

Markisist Halkın Mücahitleri Örgütü ile birlikte İran kominist partisi TUDEH'in büyük desteği omuştu. Şurada bir soru akla gelebilir. Nasıl olurda sosyalist, kominist partiler İslamcı dinci bir parti ve liderine destek vermişlerdir. Bu her iki örgüt mensupları detek vermelerinin nedenini Hümeyni güçlerinin anti emperyelist Amerika karşıtı olmalarından dolayı olmuştur diye açıklıyorlar. Karşıt bu güçler bir süre anti emperyalist bir metaforla neredeyse bir bal ayı diyebileceğimiz bir romantik aşk süreci yaşandı.

Ama sol güçlerin böyle politik stratejik hataları çoğunun hayatlarına mal olarak bitmişlerdir. Politika Leninin deyimiyle matematikten çok cebire benzer. Politika ile romantizim farklıdır. Politika yani siyaset hata kabul etmez.

Yine Leninin deyimiyle " Hata yapılır, ama önemli hata yapmamalı" der. İranlı sosyalist güçler Hümeyni rejini desteklemekle önemli hata yaptılar.

Şimdi İran olayları belkide eski yapılan hataların tamiri anlamı da taşımış olabilir. Bu dijital çağda insanlar kıllık kıyafetlerine, özgür olmalarına, karışılsın istemiyor.

Böylece İran'da devam eden kitlesel gösterilerin ifadesi, İran halkı kendi kendilerini yönetmek istiyorlar, demokratik talepleri ile tepkileridir. yani İran halkı artık ürkek değil, ölümleri de göze alarak demokrasi ve demokratik bir yönetim istiyorlar.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yeniurfagazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.