SON OSMANLI HALİFESİ BİR SULTAN
SON OSMANLI HALİFESİ BİR SULTAN
Osmanlı İmparatorlüğü, Ülkemizin kuruluşu ile birlikte ömrünü tamamladı. Son Ümmet halifesi “Osmanlı Halifesi” Abdülmecid Efendi 18 Kasım 1922 Yılında Halife olarak seçilmişti.
Batıda Ülkeler yıkılmasına rağmen helen krallıklar devam etmetedir. Bazılarına örnek vermek istersek şuan da üç çeşit krallık var. Federal monarşi, Karma monarşi ve Anayasal monarşi olarak üç ayrılır.
Federal Monarşi ile yönetilen ülkeler; Birleşik Arap Emirlikleri, Malezya.
Karma Monarşi ile yönetilen ülkeler; Bahreyn, Fas, Katar, Kuveyt, Lihtenştayn, Monako, Ürdün.
Anayasal Monarşi ile yönetilen ülkeler; Andorra, Antigua ve Barbuda, Avustralya, Bahamalar, Belçika, Belize, Birleşik“Britanya”Krallık, Butan, Kamboçya, Kanada, Danimarka, Grenada, Jamaika, Japonya, Lesotho, Lüksemburg, Malezya, Hollanda, İspanya, İsveç, Norveç, Papua Yeni Gine, Saint Kitts ve Nevis, Saint Lucia, Saint Vincent ve the Grenadines, Solomon Adaları, Tayland, Tonga, Tuvalu, Yeni Zellanda.
Britanya Kralığı “Britanya İmparatorluğu (İngilizce: British Empire), Birleşik Krallık veya öncül devletleri tarafından yönetilen dominyonlar, sömürgeler, himayeler ve mandalar ile diğer bağımlı bölgelerden oluşmuş olan imparatorluktur.”
Şuan ki yüz yılda devam eden krallıklardan sonra ülkemize dönemlim. Son Padişah ve Halife Abdülmecid Efendi Cumhuriyet sonrası 3 Mart 1924 Yılında ani bir kararla, 17 kişilik ailesi ile birlikte sürgüne gönderilmek üzere akşam Dolmabahçe Sarayına, Dönemin İstanbul Emniyet Müdürü, Polislerle gelir; mübarek o esnada Kuran'ı Kerim okumaktadır. İstanbul İl Emniyet Müdürü ve Polisler odaya girer "45 dakika zamanınız var hazırlanın sürgüne gönderiliyorsunuz" derler.
Halife Mübarek, itiraz etsede emrin Ankara'dan geldiği anlatılır. Halife Mübarek, okumakta olduğu Kuran'ı Kerim-i kapatır, Ellerini semaya kaldırarak, "Allah'ım görüyorsun uğruna can ve cananlar verdiğimiz vatanımdan sürgün ediliyorum. Eğer gurbet ellerde ölürsem, beni Peygamber Efendime komşu eyle der.”
Beklemeksizin hızlıca ailesiyle birlikte hazırlanırlar. Hızlıca Haydarpaşa Tren Garına getirilirler ve gönderilir. Önce Belçika oradanda Fransaya gönderilir.
Ümmetin Halife Abdulmecid Efendi Fransa'da Müslümanlarla camilerde buluşur. Müslümanlar üzüntülerini dile getirirler hürmet ve izzette bulunurlar. Çaresizliklerini bildiklerinden yardım etmek isterler. Mübarek Halife Abdulmecid Efendi asla kabul etmez. Haydarabad Nizamı (Pakistan) Osman Han, Halifemize yardım etmek ister fakat kabul görmeyince O dönem genç bir kız olan Darüşşevar Sultanı büyük oğlu Azam Cah için ister. Osman Han eğer Halifeyle dünür olursak yardım edebilirim düşüncesidir. Müslümanların ricası üzerine kızını Haydarabad Prensine verir, dünür olurlar. Mübarek Halife Hazretleri yine de yardımları kabul etmez. Mübarek ve Ailesi uzun yıllar Fransa'da yaşar çok yokluklar Çekerler. Mübarek Halife Abdülmecid Efendi 1944 yılında hastalanır. Hasta yatağında ben ölünce vatanım Türkiye'ye defnini vasiyet eder. Mübarekin hastalığı uzun sürmez vefat eder.
Kızı Darüşsevar Sultan Haydarabad prensiyle evli olmasından dolayı Pakistan vatandaşıdır. Türkiye'ye rahat girebilmektedir. Babasının vasiyetini yerine getirebilmek için (Özellikle İnönü’ye) defalarca Türkiye'ye gelir ve yetkililere adeta yalvarır.
Son öneri olarak Bulgaristan sınırından Türk tarafına girişe defnedelim dönüp gidelim diye yalvarır.
Ama asla izin verilmez.
Bir umut Mübarek Halife Abdülmecid’in narşı tam 10 yıl yani 1944 ile 1954 Yıllarında Türkiye'ye defni için Fransa'da morgda bekletilmiştir. Fakat Türkiye’ye defnedilme vasiyeti kabul edilmez.
Daruşsevar Sultan hem umre, hemde Babasının 10 yıldır Morgda bekleyen Narşını defni için Suudi Arabistan Krallığından, Türkiye Cumhuriyetti Hükümeti nezlinde girişimde bulunulması ve yardımcı olmalarını ricaya gider. Suudi Arabistan Krallığı bu talebi kabul ederler. Hemen Türkiye Cumhuriyetti Hükümeti ile irtibata geçip durumu ve talebi iletirler.
Ama malesef talep kabul edilmez.
Suudi Arabistan Krallığıda bu duruma çok üzülürler. Mübarek Halife Hazretlerinin Narşı, Suudi Arabistan’a “Kutsal Topraklar” defnedilmesini kabul ederler.
Morgdan alınan Mübarek Halife’nin “Halife Abdülmecid” Narşı Arabistana getirilir.
O Dönemin Suudi Arabistan Krallığı’nın yetkilileri Peygamber Efendimizin Ailesinin ve sahabelerin Kabristanı olarak bilinen Cennet-ül Baki (Cennet bahçesi) Mezarlığına defnedilmesini isterler. Abdülmecid Halife Hazretleri buraya defin edilir.
Böylece son halifenin duası kabul olur ve Peygamber Efendimize komşu olur.
Abdülmecid Halife Hazretleri, tam 10 yıl Türkiye’ye defnedilmek için morg’da bekletmek. Evladlar için vefa borcu, hükümet için züldü.
Darüşşevar Sultan’a onda Türkiye'ye dair kalan tek hatıra giderken Saray’ın bahçesinden oynamak için aldığı bir taş vardı. Bu taşı ölene kadar saklamıştır.
Darüşşevar Sultan, aynı zamanda önemli bir ressam olan babası Halife Abdülmecid Efendi’ye de ilham vermiştir. Mübarek Halife Hazretleri, kızının bir kısmı bugün Dolmabahçe Sarayın da hala mevcut olan çok sayıda tablosunu yapmıştı.
Darüşşevar Sultan 2006 yılında 92 yaşında İngiltere’nin Başkenti Londra’da vefat etti. Babasına izin vermeyen yetkililere bir nevi küserek "Beni Türkiye’ye defin etmeyin" diye vasiyet etti.
İngiltere’nin Brookwook Müslüman Mezarlığı’nda, annesi Mehisti hanımefendi’nin yanında toprağa verilmişti.
Son Osmanlı Halifesi Abdülmecid'in eşi Atiye Mehisti Hanım ve kızı Dürrüşehvar Sultan bu mezarlıkta yatmaktadır. İçinde bir Türk Hava Şehitliği de bulunur. Türk Hava Şehtiliği'nde II. Dünya Savaşı sırasında eğitim gördükleri Londra'da ölen 14 hava subayı yatmaktadır.( Brookwook Müslüman Mezarlığı)
Ruhları şad olsun, Allah rahmet eylesin. Mekânları Cennet olsun.
Haber: Yakup CANBEYLİ Gazeteci, Spor Yazarı & Araştırmacı
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.