Paşalar yetmez siyasetçiler de yargılansın

Gündem 20.06.2014 - 11:05, Güncelleme: 12.09.2022 - 18:02 2373+ kez okundu.
 

Paşalar yetmez siyasetçiler de yargılansın

12 Eylül Davası'nda, sanıklar Kenan Evren ile Tahsin Şahinkaya, önce ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı, ardından takdiri indirimle cezaları müebbet hapis cezasına çevrildi. Şanlıurfa'da 12 Eylül mağdurları adaletin yerine getirilmesinde çok geç kalındığına vurgu yaparken paşaların yanında dönemin siyasetçilerinin de yargılanması gerektiği konusunda görüş bildirdi. 12 Eylül Davası'nda sanıklar dönemin Genelkurmay Başkanı, 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren ile Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Şahinkaya, 765 sayılı TCK'nın "Devlet kuvvetleri aleyhine cürümler" başlıklı 146. maddesi uyarınca önce ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı, ardından takdiri indirimle bu cezaları müebbet hapis cezasına çevrildi. Ankara GATA'da bulunan Kenan Evren ile İstanbul GATA'da bulunan Tahsin Şahinkaya'nın görüntüleri, duruşma salonundaki ekranlara yansıtıldı. Evren ve Şahinkaya da bulundukları yerden duruşma salonundaki görüntüleri takip etti. 'HAK, ÇOK GEÇ TAHAKKUK ETTİ'12 Eylül döneminin mağdurlarından Aziz Kutluay çok geç kalınmış hakkın tahakkuk edişi olduğunu söyledi. Kutluay, şöyle konuştu:"12 Eylül acıları keşke olmasaydı, keşke yaşanmasaydı. Tezgahı kim kurduysa ülkeyi kamplara bölmek, savaştırmak hedefleniyor. Şanlıurfa'da 12 dönemlerinde 8-10 genç günde öldürülüyordu, kimin öldürdüğü belli değildi. Netice istenmeyen 12 Eylül olayları oldu. Millet o sıralarda biraz sevindi. Kan durdu birdenbire. Bıçakla kesilir gibi durdu. Ben o sıralar camide görev yapıyordum. Pazar günü oylama yapılacaktı, ben Cuma günü oylamadan önce cunta Anayasa'sı oy verilmez demiştim. Darbe Anayasasıdır. Oylama yapıldı, yüzde 92'lik kabul oyu aldı. Anayasa oylamasından sonra bizi sorguya aldılar. Şimdiki Rehberlik Araştırma Merkezi'nde sorguya aldılar. 3-4 gün bizi sorgu, işkence ve korkuttular. Keşke yaşanmasaydık. Birçok insan kayboldu. Halen de nerede oldukları belirsiz. Kendisi de itirafından bir sağdan bir soldan astık. İnşallah bir daha yaşanmaz o günler. Bekliyordum er geç hak yerini bulacaktır. Birçok insanımız aklını, sağlığını hatta sağlığını kaybeden insanlar oldu. O bodrumda birçok insan hayatını kaybetti. İnşallah Türkiye o günleri bir daha yaşamaz."'EVREN VE ŞAHİNKAYA'NIN YANINDA DÖNEMİN SİYASETÇİLERİ DE SUÇLU'Milletin o dönemin izlerini yavaş yavaş atlattığını vurgulayan Kutluay, şunları kaydetti:"Çok şükür millet aşama aşama geçti. Hala o günleri arzulayanlar bulunuyor. Bazı profesörler pankart açıyor, o dönemin bir daha yaşanması için çaba gösteriyorlar. Rabbim inşallah bir daha bu noktalarda memleketimizi korusun. Kenan Evren'e ve Tahsin Şahinkaya ceza verildi, yürek mi soğutuyoruz? Hayır. Keşke olmasaydı, yaşanmasaydı. Sadece Evren ve Şahinkaya suçlu değildi, o dönemin siyasetçileri de suçlu, onların da sorgulanması gerekiyor. Türkiye'yi kaç ileriye götürdüler acaba. Ankara'dan oturup şuna buna akıl veriyorlar. Onlarda dönemin komutanları kadar sorumludur. Ayrıca medya ayağı bulunuyordu. Hala kitli iletişim araçlarında onları savunanlar var. Zannediyorum ki kırıldı. Allah umutlarımızı kırmasın. İnşallah rabbim öyle bir şeyi memleketimize yaşatmaz. Son olarak millet biraz daha bilinçli olmalı. O günlerden ders alınmalı. Yaşanan durumları nefretle, kinle yad etmenin bir anlamı yok. Oldu geçti. Bir daha o işin yaşanmaması için aynı oynanan oyunlara dikkat edilmeli. Özellikle Ortadoğu'da, aileği İslam'da her hafta bir devrim olurdu. Batı görmüyor mu? Şimdi görmüyor mu? Mısır, Suriye, Irak ve tüm Ortadoğu ülkelerinde sıçrayabilir. Tezgahta bir parmakları bulunuyor. Uyanık olmamız gerekiyor. Meseleye papuç bırakmadan aklı selim davranarak bölünmelere hiç prim vermemiz gerekiyor. Bu Alevidir, Sunnidir, Kürt'tür diye ayrıma girmeden kardeşçe yaşamamız gerekiyor. Biz hepimiz Allah'ın kullarıyız. Allah, bizi Adem ve Havva'dan yarattı. İnanç olarak Müslaman'ız. Olay bu kadar. Bunu yapmazsak bize bedelini ağır ödetirler. En büyük endişem bu." '12 EYLÜL'Ü İLİKLERİMİZDE HİSSETTİK'12 Eylül'ün on binlerce mağdurundan biri olduğunu belirten Şanlıurfalı İzzettin Kalaycı hal pazarında komisyonculuk yaparak geçimini sağladığını aktardı. 12 Eylül'ün acısının iliklerine kadar işlediğini dile getiren Kalaycı, 90 gün sorguda kalan ender mağdurlardan biri olduğunu ifade etti. Kalaycı, üç yıl Diyarbakır Cezaevi'nde tutulduğunu ve tatmadığı işkencenin kalmadığını dile getirdi. Adli tıp doktorundan aldığı tutanakta bir sürü kırık izi ve işkence izinin vücudunda mevcut olduğunu ifade eden Kalaycı, 12 Eylül'ü anlatmanın mümkün olmayacağını dile getirdi. Yaşadığı işkenceleri bir kenara bıraktığını anlatan Kalaycı, ailesinin çektiği acının kendi acısından kat kat üstün olduğunun altını çizdi. '12 EYLÜL ACIYI, ISTIRABI, İNSANLIK DIŞI MUAMELERİ HATIRLATIYOR'"12 Eylül size neyi hatırlatıyor?" sorusuna Kalaycı, "Acıyı, ıstırabı, insanlık dışı muameleleri, insanlık dışı bir yaşamı anımsatıyor." diye cevapladı. Kalaycı, şunları söyledi: "O insanların cezaevine girmesinden çok cumhurbaşkanlığı yapmış bir kişinin devlet töreniyle gömülmemesi bile gelecekteki nesillere, gelecekte şayet mahkeme sonucunda suçlu bulunur ceza alırsa devlet töreniyle gömülmemesi, devlet adamı sıfatı almaması bile bizi mutlu edecek bir sonuçtur. Bu bireysel bir mutluluk değildir. Gelecekte böyle bir hayale, böyle bir tahayyüle soyunacak insanlara bir ders vesilesi olur. Gelecekteki nesillerin demokratik mücadele yürütürken daha rahat, biraz daha onurlu mücadele yürütmesi cesaretini verir. Bu açıdan 12 Eylül'ün yargılanması özellikle Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya'nın şahsında bireysel mutluluktan öte geleceğe yönelik umutlarımızın yeşermesi açısından sevindirici bir olaydır."'AYRIŞMANIN SORUMLULUĞU HERKESİN ÜZERİNDE'Kalaycı, en büyük temennisinin ise darbecilerin devlet töreni ile gömülmemesi olduğunu belirtti. 30 yıldır süren terörü 12 Eylül'deki ayrımcılıklara bağlayan Kalaycı,"Bu ülke hepimizin ülkesi, bu ülkeye hepimiz emek verdik. Hepimizin ataları emek verdi. Bu ülkeyi ayrıştırmak, bölüp parçalamak ve parçalanmasına sürekli sorumlu aramakta doğru bir anlayış değildir. Bu ayrışmanın sorumluluğu herkesin üzerindedir."şeklinde konuştu.ZEKİ ALTUNDAĞ

12 Eylül Davası'nda, sanıklar Kenan Evren ile Tahsin Şahinkaya, önce ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı, ardından takdiri indirimle cezaları müebbet hapis cezasına çevrildi. Şanlıurfa'da 12 Eylül mağdurları adaletin yerine getirilmesinde çok geç kalındığına vurgu yaparken paşaların yanında dönemin siyasetçilerinin de yargılanması gerektiği konusunda görüş bildirdi.

12 Eylül Davası'nda sanıklar dönemin Genelkurmay Başkanı, 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren ile Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Şahinkaya, 765 sayılı TCK'nın "Devlet kuvvetleri aleyhine cürümler" başlıklı 146. maddesi uyarınca önce ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı, ardından takdiri indirimle bu cezaları müebbet hapis cezasına çevrildi. Ankara GATA'da bulunan Kenan Evren ile İstanbul GATA'da bulunan Tahsin Şahinkaya'nın görüntüleri, duruşma salonundaki ekranlara yansıtıldı. Evren ve Şahinkaya da bulundukları yerden duruşma salonundaki görüntüleri takip etti.

'HAK, ÇOK GEÇ TAHAKKUK ETTİ'
12 Eylül döneminin mağdurlarından Aziz Kutluay çok geç kalınmış hakkın tahakkuk edişi olduğunu söyledi. Kutluay, şöyle konuştu:"12 Eylül acıları keşke olmasaydı, keşke yaşanmasaydı. Tezgahı kim kurduysa ülkeyi kamplara bölmek, savaştırmak hedefleniyor. Şanlıurfa'da 12 dönemlerinde 8-10 genç günde öldürülüyordu, kimin öldürdüğü belli değildi. Netice istenmeyen 12 Eylül olayları oldu. Millet o sıralarda biraz sevindi. Kan durdu birdenbire. Bıçakla kesilir gibi durdu. Ben o sıralar camide görev yapıyordum. Pazar günü oylama yapılacaktı, ben Cuma günü oylamadan önce cunta Anayasa'sı oy verilmez demiştim. Darbe Anayasasıdır. Oylama yapıldı, yüzde 92'lik kabul oyu aldı. Anayasa oylamasından sonra bizi sorguya aldılar. Şimdiki Rehberlik Araştırma Merkezi'nde sorguya aldılar. 3-4 gün bizi sorgu, işkence ve korkuttular. Keşke yaşanmasaydık. Birçok insan kayboldu. Halen de nerede oldukları belirsiz. Kendisi de itirafından bir sağdan bir soldan astık. İnşallah bir daha yaşanmaz o günler. Bekliyordum er geç hak yerini bulacaktır. Birçok insanımız aklını, sağlığını hatta sağlığını kaybeden insanlar oldu. O bodrumda birçok insan hayatını kaybetti. İnşallah Türkiye o günleri bir daha yaşamaz."
'EVREN VE ŞAHİNKAYA'NIN YANINDA DÖNEMİN SİYASETÇİLERİ DE SUÇLU'
Milletin o dönemin izlerini yavaş yavaş atlattığını vurgulayan Kutluay, şunları kaydetti:"Çok şükür millet aşama aşama geçti. Hala o günleri arzulayanlar bulunuyor. Bazı profesörler pankart açıyor, o dönemin bir daha yaşanması için çaba gösteriyorlar. Rabbim inşallah bir daha bu noktalarda memleketimizi korusun. Kenan Evren'e ve Tahsin Şahinkaya ceza verildi, yürek mi soğutuyoruz? Hayır. Keşke olmasaydı, yaşanmasaydı. Sadece Evren ve Şahinkaya suçlu değildi, o dönemin siyasetçileri de suçlu, onların da sorgulanması gerekiyor. Türkiye'yi kaç ileriye götürdüler acaba.
Ankara'dan oturup şuna buna akıl veriyorlar. Onlarda dönemin komutanları kadar sorumludur. Ayrıca medya ayağı bulunuyordu. Hala kitli iletişim araçlarında onları savunanlar var. Zannediyorum ki kırıldı.
Allah umutlarımızı kırmasın. İnşallah rabbim öyle bir şeyi memleketimize yaşatmaz. Son olarak millet biraz daha bilinçli olmalı. O günlerden ders alınmalı. Yaşanan durumları nefretle, kinle yad etmenin bir anlamı yok.
Oldu geçti. Bir daha o işin yaşanmaması için aynı oynanan oyunlara dikkat edilmeli. Özellikle Ortadoğu'da, aileği İslam'da her hafta bir devrim olurdu. Batı görmüyor mu? Şimdi görmüyor mu? Mısır, Suriye, Irak ve tüm Ortadoğu ülkelerinde sıçrayabilir. Tezgahta bir parmakları bulunuyor. Uyanık olmamız gerekiyor. Meseleye papuç bırakmadan aklı selim davranarak bölünmelere hiç prim vermemiz gerekiyor. Bu Alevidir, Sunnidir, Kürt'tür diye ayrıma girmeden kardeşçe yaşamamız gerekiyor. Biz hepimiz Allah'ın kullarıyız.
Allah, bizi Adem ve Havva'dan yarattı. İnanç olarak Müslaman'ız. Olay bu kadar. Bunu yapmazsak bize bedelini ağır ödetirler. En büyük endişem bu."
'12 EYLÜL'Ü İLİKLERİMİZDE HİSSETTİK'
12 Eylül'ün on binlerce mağdurundan biri olduğunu belirten Şanlıurfalı İzzettin Kalaycı hal pazarında komisyonculuk yaparak geçimini sağladığını aktardı. 12 Eylül'ün acısının iliklerine kadar işlediğini dile getiren Kalaycı, 90 gün sorguda kalan ender mağdurlardan biri olduğunu ifade etti. Kalaycı, üç yıl Diyarbakır Cezaevi'nde tutulduğunu ve tatmadığı işkencenin kalmadığını dile getirdi. Adli tıp doktorundan aldığı tutanakta bir sürü kırık izi ve işkence izinin vücudunda mevcut olduğunu ifade eden Kalaycı, 12 Eylül'ü anlatmanın mümkün olmayacağını dile getirdi. Yaşadığı işkenceleri bir kenara bıraktığını anlatan Kalaycı, ailesinin çektiği acının kendi acısından kat kat üstün olduğunun altını çizdi.
'12 EYLÜL ACIYI, ISTIRABI, İNSANLIK DIŞI MUAMELERİ HATIRLATIYOR'
"12 Eylül size neyi hatırlatıyor?" sorusuna Kalaycı, "Acıyı, ıstırabı, insanlık dışı muameleleri, insanlık dışı bir yaşamı anımsatıyor." diye cevapladı. Kalaycı, şunları söyledi: "O insanların cezaevine girmesinden çok cumhurbaşkanlığı yapmış bir kişinin devlet töreniyle gömülmemesi bile gelecekteki nesillere, gelecekte şayet mahkeme sonucunda suçlu bulunur ceza alırsa devlet töreniyle gömülmemesi, devlet adamı sıfatı almaması bile bizi mutlu edecek bir sonuçtur. Bu bireysel bir mutluluk değildir. Gelecekte böyle bir hayale, böyle bir tahayyüle soyunacak insanlara bir ders vesilesi olur. Gelecekteki nesillerin demokratik mücadele yürütürken daha rahat, biraz daha onurlu mücadele yürütmesi cesaretini verir. Bu açıdan 12 Eylül'ün yargılanması özellikle Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya'nın şahsında bireysel mutluluktan öte geleceğe yönelik umutlarımızın yeşermesi açısından sevindirici bir olaydır."
'AYRIŞMANIN SORUMLULUĞU HERKESİN ÜZERİNDE'
Kalaycı, en büyük temennisinin ise darbecilerin devlet töreni ile gömülmemesi olduğunu belirtti. 30 yıldır süren terörü 12 Eylül'deki ayrımcılıklara bağlayan Kalaycı,"Bu ülke hepimizin ülkesi, bu ülkeye hepimiz emek verdik. Hepimizin ataları emek verdi. Bu ülkeyi ayrıştırmak, bölüp parçalamak ve parçalanmasına sürekli sorumlu aramakta doğru bir anlayış değildir. Bu ayrışmanın sorumluluğu herkesin üzerindedir."şeklinde konuştu.
ZEKİ ALTUNDAĞ

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yeniurfagazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Adana arap escort Çukurova arap escort Seyhan arap escort Ankara arap escort Mamak arap escort Etimesgut arap escort Polatlı arap escort Pursaklar arap escort Haymana arap escort Çankaya arap escort Keçiören arap escort Sincan arap escort Antalya arap escort Kumluca arap escort Konyaaltı arap escort Manavgat arap escort Muratpaşa arap escort Kaş arap escort Alanya arap escort Kemer arap escort Bursa arap escort Eskişehir arap escort Gaziantep arap escort Şahinbey arap escort Nizip arap escort Şehitkamil arap escort İstanbul arap escort Merter arap escort Nişantaşı arap escort Şerifali arap escort Maltepe arap escort Sancaktepe arap escort Eyüpsultan arap escort Şişli arap escort Kayaşehir arap escort Büyükçekmece arap escort Beşiktaş arap escort Mecidiyeköy arap escort Zeytinburnu arap escort Sarıyer arap escort Bayrampaşa arap escort Fulya arap escort Beyoğlu arap escort Başakşehir arap escort Tuzla arap escort Beylikdüzü arap escort Pendik arap escort Bağcılar arap escort Ümraniye arap escort Üsküdar arap escort Esenyurt arap escort Küçükçekmece arap escort Esenler arap escort Güngören arap escort Kurtköy arap escort Bahçelievler arap escort Sultanbeyli arap escort Ataşehir arap escort Kağıthane arap escort Fatih arap escort Çekmeköy arap escort Çatalca arap escort Bakırköy arap escort Kadıköy arap escort Avcılar arap escort Beykoz arap escort Kartal arap escort İzmir arap escort Balçova arap escort Konak arap escort Bayraklı arap escort Buca arap escort Çiğli arap escort Gaziemir arap escort Bergama arap escort Karşıyaka arap escort Urla arap escort Bornova arap escort Çeşme arap escort Kayseri arap escort Kocaeli arap escort Gebze arap escort İzmit arap escort Malatya arap escort Manisa arap escort Mersin arap escort Yenişehir arap escort Mezitli arap escort Erdemli arap escort Silifke arap escort Akdeniz arap escort Anamur arap escort Muğla arap escort Bodrum arap escort Milas arap escort Dalaman arap escort Marmaris arap escort Fethiye arap escort Datça arap escort Samsun arap escort Atakum arap escort İlkadım arap escort Adıyaman arap escort Afyonkarahisar arap escort Ağrı arap escort Aksaray arap escort Amasya arap escort Ardahan arap escort Artvin arap escort Aydın arap escort Balıkesir arap escort Bartın arap escort Batman arap escort Bayburt arap escort Bilecik arap escort Bingöl arap escort Bitlis arap escort Bolu arap escort Burdur arap escort Çanakkale arap escort Çankırı arap escort Çorum arap escort Denizli arap escort Diyarbakır arap escort Düzce arap escort Edirne arap escort Elazığ arap escort Erzincan arap escort Erzurum arap escort Giresun arap escort Gümüşhane arap escort Hakkari arap escort Hatay arap escort Iğdır arap escort Isparta arap escort Kahramanmaraş arap escort Karabük arap escort Karaman arap escort Kars arap escort Kastamonu arap escort Kırıkkale arap escort Kırklareli arap escort Kırşehir arap escort Kilis arap escort Konya arap escort Kütahya arap escort Mardin arap escort Muş arap escort Nevşehir arap escort Niğde arap escort Ordu arap escort Osmaniye arap escort Rize arap escort Sakarya arap escort Siirt arap escort Sinop arap escort Sivas arap escort Şanlıurfa arap escort Şırnak arap escort Tekirdağ arap escort Tokat arap escort Trabzon arap escort Tunceli arap escort Uşak arap escort Van arap escort Yalova arap escort Yozgat arap escort Zonguldak arap escort
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.