MAZLUM-DER, silahsızlanma çağrısına destek verdi
MAZLUM-DER, silahsızlanma çağrısına destek verdi
Abdullah Öcalan ve HDP'nin silahsızlanma çağrısına Şanlıurfa'da Mazlum Der, yaptığı basın açıklaması ile destek verdi.
Mazlum-Der Şanlıurfa Şubesi'ne bağlı 10 kişilik grup, Karakoyun İş Merkezi önünde bir araya gelerek Abdullah Öcalan ve HDP'nin silahsızlanma çağrısına destek verdi. Grup, ellerine aldıkları Kürtçe, Zazaca ve Türkçe pankartlarla barış ve silahsızlanma mesajları verdi.
Mazlum-Der Şanlıurfa Şube Başkanı Meral Dervişoğlu, gazetecilere yaptığı açıklamada, barış sürecinde gelinen noktayla ilgili açıklamalarda bulundu. Dervişoğlu,"Yaşadığımız topraklarda geçmişi çok eskilere dayanan, yaklaşık otuz beş yıldır devam eden çatışma sürecinde, taraflar arasında birkaç yıldır devam eden barış görüşmelerinin neticesinde 28.02.2015 tarihinde Abdullah Öcalan, Hükümet ve HDP heyeti aracılığıyla PKK'ya, silahsızlanmayı görüşmek amacıyla kongreye gitme çağrısında bulundu.
Bu çağrı, halklarda ve toplumun barıştan, haktan, kardeşlikten yana olan tüm kesimlerinde yeni bir heyecan yaratmıştır.
Diğer birçok STK gibi, Mazlumder Ş.Urfa şubesi olarak kendimizi de bu kesimlerin içinde görüyor ve bu çağrıya, barışın yeniden inşası için büyük bir anlam yüklüyoruz. Barışa ve sürece dair umutların tükenmeye yüz tuttuğu bir anda böyle bir açıklamanın yapılması, yeniden umutlanmamıza vesile olmuş, ancak kaygılarımızı gidermeye yetmemiştir. Bu kaygılarımızın başında, önceki benzer girişimlerin iç politika ve seçim süreçleriyle ilişkilendirilmesi ve seçim kaygılarından dolayı atılması gereken adımların hep seçim sonralarına ertelenmesi suretiyle sürecin hız kesmesine neden olmasıdır."diye konuştu.
'GÜVEN ARTIRICI
POLİTİKALAR
ÜRETİLMELİ'
Çevremizin savaşlarla bir yangın yerine çevrildiği şu günlerde, toplumsal barışın, politik hesaplar üzerinde tutulmasını ve öncelikli konuma sahip olduğu bilinci ile hareket edilmesini oldukça önemsediklerini ifade eden Dervişoğlu, şunları kaydetti:"Gelinen noktanın şu aşamada bizleri umutlandıran bazı önemli yönleri bulunmaktadır: Bunları, çağrının İmralı tarafından yapılması, Kandil'in çağrıya olumlu yaklaşması, talep edilen maddelerin toplumun geniş kesimlerinden ve hükümet tarafından kabul görmesi olarak sıralayabiliriz.
Önümüzdeki süreçte; Tarafların öncelikle ve özellikle toplumu ayrıştıran, öteleyen, şiddete teşvik eden, diğer tarafı aşağılayan, barış kelimesinin ciddiyetinden uzak söylemleri bir an önce terk etmesi, Toplumda kök salmaya başlamış "Oyalama, seçim atlatma, savaşa hazırlanma, güçlerini toparlama, başka yere güç kaydırma vb." söylemleri boşa çıkartacak hamlelerin yapılması, karşılıklı güven artırıcı politikaların geliştirilmesi, tarafların üzerlerine düşen yükümlülükleri zaman geçirmeksizin yerine getirmesi, Silahlara veda edilmesinin anlamlı olması, nihai amacına ulaşması ve çatışmasızlık sürecinin devamlı olabilmesi için silahları ortaya çıkaran sebeplerin iyi tahlil edilmesi ve bu sebeplerin bütünüyle ortadan kaldırılması, Bu bağlamda Türkiye Cumhuriyeti'nde yaşayan her bir fert dikkate alınarak çoğulcu, eşitlikçi, adalet, temel insan hak ve hürriyetlerine dayanan, özgürlükçü, insan öncelikli kısacası "Devlet insan için vardır." mantığıyla olaylara yaklaşan yeni bir anayasanın hazırlanması, Hazırlanacak anayasanın evrensel kriterlere sahip olması, kendi geleceğini belirleme hakkına dair hükümler içermesi, her kesimin istediği dilde eğitim alabilmesinin önünün açılması, bunun devlet tarafından teşvik edilmesi ve desteklenmesi, günümüzde modern ülkelerde anlamını yitiren merkezi yönetimin gözden geçirilmesi, gerekirse merkezi yönetimden vazgeçilmesi her halükarda yerel yönetimlerin güçlendirilmesi, yapılan ve yapılacak olan provokasyonların önüne geçilmesi için sadece güvenlik güçlerinin değil, tüm tarafların öldürme, yaralama, yakma, yıkma, yıldırma vb. eylemlerden uzak durması, silah bırakma sürecinde, silah bırakanların eşit bir vatandaş olarak topluma katılmasını sağlayacak yasal düzenlemelerin yapılması, iç güvenlik paketi adıyla TBMM'de görüşülen torba yasanın yeniden gözden geçirilmesi, "Darbe Anayasası"nı yamalama çabalarına son verilmesi, bu sürecin sağlıklı yürütülmesi açısından büyük önem taşımaktadır."
'KAYITSIZ, ŞARTSIZ
DESTEKÇİ OLACAĞIZ'
Mazlum-Der Ş.Urfa Şubesi olarak, insan yaşamını ve tabiatı, daha ileri seviyeye götürmek amacıyla atılan ve atılacak olan her türlü adımın kayıtsız şartsız destekleyici olacağımızı beyan ediyoruz.
Unutulmamalıdır ki, gerek ilahi dinlerin gerekse de beşeri ideoloji ve sistemlerin en büyük ortak ve en önemli varoluş amacı dünyayı daha iyi şartlarda yaşanabilir kılmaktır."
ZEKİ ALTUNDAĞ
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.