HOŞ GELDİN SULTANIM
(İHA) - İhlas Haber Ajansı |
08.07.2013 - 09:07, Güncelleme:
12.09.2022 - 18:02 2228+ kez okundu.
HOŞ GELDİN SULTANIM
Tüm zamanlarda vahiylerin manevi şahikası Kur’an’ın, zirvesi sayılan Bakara Suresi 183.Ayetinde hükmedenlerin en hayırlısı olan yüce Allah şöyle ferman etmektedir; “Ey îman edenler! Oruç, tıpkı sizden öncekilere olduğu gibi size de yazıldı; belki bu sayede takvaya erersiniz.” İman iddiasında bulunanları iddialarını ispata davet eden yukarıdaki ayet, aç ruhların doyurulması için mü’minlere “oruç ”teklifinde bulunmaktadır.“Sükûnet, tutmak, el çekmek” anlamları taşıyan savm’ın(orucun)taşıdığı şer’i mana muhtevası ile incelmek isteyen ruhlara şu mesaj verilmek istenmektedir: “sadece rıza-i ilahiyi tahsil için her yıl kameri aylardan biri olan Ramazan ayında, bilafasıla(kesintisiz)olarak, şafaktan günbatımına kadar yemek, içmek ve zevci muameleden uzak olmakla mülkün gerçek sahibinin Allah olduğunu biliniz ve mülk sahibinin rızası dairesinde hareket ediniz.”Bütün ilahi şeriatların müşterek noktalarından biri olan “oruç”, sadece Müslüman bu ümmete değil, bu seçkin ümmetten öncekilere de farz kılınarak kadim bir gerçeği ortaya koymaktadır. Semavi dinlerden çok tanrılı dinlere varıncaya kader tarihin ekstrelerinde değişik versiyonlarıyla orucun izine rastlanılması, orucun insanlık adına açılmış “lahuti bir kredi”olduğunun ispatıdır. Oruçlu her bir birey, insanlıkla yaşıt bir kervana kendi zaman ve zemin plartformunda dâhil olmuş demektir.Orucu müminler üzerine ibadet görevi kılan Bakara Suresi’ndeki mezkûr ayette “furida” (farz kılındı)ifadesi yerine, “kutibe” (yazıldı) lafzının kullanılması, orucun beşeriyet için çağları aşan “ilahi yazgı”sının kapsamını dile getirmektedir.Kur’an’daki oruç emrinin nihai gayesi(rıza-i ilahi) nazara alındığında Oruç tutan her Müslüman, bu mübarek ayı “Kur’an’ın doğum günü” olarak kutluyor olmanın şuurunu taşımalıdır. Ölümüne göz yumduğu evladının doğum gününü kutlayan bir ebeveynin içine düştüğü garabet, tuttuğu oruçla aç olan ruhunu doyuramayanın içine düştüğü duruma büyük benzerlik göstermektedir.Sosyal güçlü bir ileti olan oruç,33 yılda bir devrini tamamlayan “seyyal” özelliği ile zamanın tüm karelerinde “sultan” statüsüyle yerini almaktadır. Gelin hep beraber 11 ayın sultanını karşılayıp ona merhaba etmeğe.” Hoş geldin ey şehr-i Ramazan”
Tüm zamanlarda vahiylerin manevi şahikası Kur’an’ın, zirvesi sayılan Bakara Suresi 183.Ayetinde hükmedenlerin en hayırlısı olan yüce Allah şöyle ferman etmektedir; “Ey îman edenler! Oruç, tıpkı sizden öncekilere olduğu gibi size de yazıldı; belki bu sayede takvaya erersiniz.” İman iddiasında bulunanları iddialarını ispata davet eden yukarıdaki ayet, aç ruhların doyurulması için mü’minlere “oruç ”teklifinde bulunmaktadır.“Sükûnet, tutmak, el çekmek” anlamları taşıyan savm’ın(orucun)taşıdığı şer’i mana muhtevası ile incelmek isteyen ruhlara şu mesaj verilmek istenmektedir: “sadece rıza-i ilahiyi tahsil için her yıl kameri aylardan biri olan Ramazan ayında, bilafasıla(kesintisiz)olarak, şafaktan günbatımına kadar yemek, içmek ve zevci muameleden uzak olmakla mülkün gerçek sahibinin Allah olduğunu biliniz ve mülk sahibinin rızası dairesinde hareket ediniz.”Bütün ilahi şeriatların müşterek noktalarından biri olan “oruç”, sadece Müslüman bu ümmete değil, bu seçkin ümmetten öncekilere de farz kılınarak kadim bir gerçeği ortaya koymaktadır. Semavi dinlerden çok tanrılı dinlere varıncaya kader tarihin ekstrelerinde değişik versiyonlarıyla orucun izine rastlanılması, orucun insanlık adına açılmış “lahuti bir kredi”olduğunun ispatıdır. Oruçlu her bir birey, insanlıkla yaşıt bir kervana kendi zaman ve zemin plartformunda dâhil olmuş demektir.Orucu müminler üzerine ibadet görevi kılan Bakara Suresi’ndeki mezkûr ayette “furida” (farz kılındı)ifadesi yerine, “kutibe” (yazıldı) lafzının kullanılması, orucun beşeriyet için çağları aşan “ilahi yazgı”sının kapsamını dile getirmektedir.Kur’an’daki oruç emrinin nihai gayesi(rıza-i ilahi) nazara alındığında Oruç tutan her Müslüman, bu mübarek ayı “Kur’an’ın doğum günü” olarak kutluyor olmanın şuurunu taşımalıdır. Ölümüne göz yumduğu evladının doğum gününü kutlayan bir ebeveynin içine düştüğü garabet, tuttuğu oruçla aç olan ruhunu doyuramayanın içine düştüğü duruma büyük benzerlik göstermektedir.Sosyal güçlü bir ileti olan oruç,33 yılda bir devrini tamamlayan “seyyal” özelliği ile zamanın tüm karelerinde “sultan” statüsüyle yerini almaktadır. Gelin hep beraber 11 ayın sultanını karşılayıp ona merhaba etmeğe.” Hoş geldin ey şehr-i Ramazan”
Anadolu Ajansı (AA), İhlas Haber Ajansı (İHA), Demirören Haber Ajansı (DHA) ve diğer ajanslar tarafından eklenen tüm haberler, sitemizin editörlerinin müdahalesi olmadan ajans kanallarından çekilmektedir. Bu haberlerde yer alan hukuki muhataplar haberi geçen ajanslar olup sitemizin hiç bir editörü sorumlu tutulamaz...
Habere ifade bırak !
Bu habere hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.