James Webb'le kainatın kökenlerine yolculuk
James Webb'le kainatın kökenlerine yolculuk
James Webb Uzay Teleskobu insanlığın şimdiye kadar uzaya gönderdiği en gelişmiş uzay teleskobu olma özelliğini taşıyor. James Webb ile çok daha uzaklara bakmak, yani kainatın daha erken dönemlerine şahit olmak mümkün.
Muaz Erdem ve Ebubekir Şark, 12 Temmuz’da ilk bilimsel görüntüleri paylaşılan ve büyük yankı uyandıran James Webb Uzay Teleskobu’nun serüvenini AA için kaleme aldı.
***
25 Aralık 2021’de uzaya fırlatılan ve 6 aylık kurulum aşamasını başarıyla tamamladıktan sonra elde ettiği ilk bilimsel görüntüleri 12 Temmuz’da paylaşılan James Webb Uzay Teleskobu, muhteşem detaylara sahip yeni görüntüler göndermeye devam ediyor. Teleskobun tam kapasite çalışmaya başlamasının üzerinden henüz 1 ay bile geçmemişken gönderdiği görüntüler ve verilerle keşifler peş peşe geliyor.
Kainatın en derin noktasını ve bulutsuları şimdiye kadar görülmemiş detaylarıyla görüntüleyen James Webb, 1000 ışık yılı uzaklıktaki WASP-96b ötegezegeninin atmosferinde suya dair bulgular keşfederek şimdiden neler yapabileceğini tüm dünyaya gösterdi. Peki James Webb Uzay Teleskobu’nu özel kılan ne? Neden uzay keşiflerinde yeni bir çağ açacağı düşünülüyor?
Neden önemli?
James Webb Uzay Teleskobu, insanlığın bugüne kadar uzaya gönderdiği en gelişmiş uzay teleskobu olma özelliğini taşıyor. 1,32 metre çapındaki 18 adet altıgen şekilli aynadan oluşan ana aynasının toplam çapı 6,5 metre. Teleskop, bu ayna çapıyla daha çok ışık toplayarak uzayın derinliklerine dair bizlere daha net ve keskin görüntüler gönderebilecek. Ayrıca aynalar ultra hafif berilyumdan imal edildiği için uzay soğuğuna karşı da oldukça dayanıklı.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.