bitki örtüsü iklim değişikliğiyle 100 yıl sonra Karadeniz'e göç edebilir

Sağlık - Yaşam 08.04.2022 - 10:26, Güncelleme: 12.09.2022 - 18:04 2658+ kez okundu.
 

bitki örtüsü iklim değişikliğiyle 100 yıl sonra Karadeniz'e göç edebilir

İTÜ Ekoloji-Evrim Ana Bilim Dalı Avrasya Yer Bilimleri Enstitüsü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Biltekin, "Günümüzdeki Akdeniz bitki örtüsünü belki de 100 sene sonra Karadeniz'de göreceğiz" dedi.
İklim değişikliği ve küresel ısınma, bitki göçünün yaşanmasında en önemli etkenlerin başında geliyor. Günümüzde, atmosferdeki milyon parçacıktaki karbondioksit yoğunluğu 350 ppm (milyonda bir birim) değerinin üstünde ölçülüyor. Bu rakam, iklim değişikliğine karşı güvenli üst sınırın aşıldığı anlamına geliyor. Endüstri öncesi 280 ppm düzeyinde olan ve son 800 bin yıldır 300 ppm seviyesini aşmayan bu değerin, bundan yaklaşık 50-100 sonra 450 ppm düzeyine ulaşacağı öngörülüyor. Artan karbondioksit yoğunluğu ve sıcaklık değerine adapte olamadıkları için bitkiler, kendine özgü ekolojik yaşama adapte olmalarını gerektiren koşulları aramaya başlıyor. Bitkilerin göç ederken yaşam alanlarını belirlemesini etkileyen parametreler arasında sıcaklık dışında, yağış da bulunuyor. Dolayısıyla bitkiler, yaşam alanlarında varlığını devam ettiremiyorsa biraz daha yüksek, serin ve nefes alabileceği kesimlere doğru göç etmeye başlıyor. "Babadağ akçaağacı, Liquidambar gibi nesli tehlike altında olan türlerden biridir" İTÜ Ekoloji ve Evrim Ana Bilim Dalı, Avrasya Yer Bilimleri Enstitüsü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Demet Biltekin, geçmişten günümüze dünyada ve Türkiye'de çevre sorunlarının artması sonucu göç eden bitki türlerine ilişkin AA muhabirinin sorularını yanıtladı. Geçmişte Anadolu'ya baktıklarında çok farklı bir flora ile karşılaştıklarını belirten Biltekin, "Bazı ağaçlar Anadolu florasından yok oldular ama bir kısmı da varlığını devam ettiriyor. Biz bunlara kalıntı (relikt bitki) diyoruz. Anadolu'da Akdeniz coğrafyasını düşünürsek, kalıntı bitkileri, en önemli bitki türleri arasında gösterebiliriz. Bilimsel adı Liquidambar orientalis olan Anadolu sığla ağacı, artan hava sıcaklıkları ve iklim değişikliğiyle tehlike altında olan türler arasında. Liquidambar orientalis, ya bu koşullara adapte olacak ya göç edecek ya da yok olacak bir türümüzdür. Yine dünyada sadece Fethiye'de yetişen Babadağ akçaağacı var, bu ağaç da Liquidambar gibi nesli tehlike altında olan türlerden biridir." diye konuştu. "Bitki göçünün etkilerini belki 100 yıl sonra göreceğiz" Değişen koşullara adapte olamayan bitkilerin göç etme serüveninin başladığına, bunun ise çok yavaş bir süreç olduğuna dikkati çeken Biltekin, sözlerine şöyle devam etti: "Bitkilerdeki göç birden olmaz. Bugünün göç etkilerini belki 100 yıl sonra göreceğiz. Örnek vermek gerekirse günümüzdeki Akdeniz bitki örtüsünü belki 100 sene sonra Karadeniz'de göreceğiz. Göç yolundaki en önemli faktör dağ silsilesidir. Özellikle Konya ve Ankara hattı düz bir arazi olduğu için göç olayı o kesimlerden ziyade Torosların, Hatay'ın kuzey kesiminde 2 kola ayrılıyor. Biz oraya Anadolu Diyagonali ya da Anadolu Çaprazı diyoruz. Buradaki dağ silsileleri boyunca göç, bu rotalarda gerçekleşecek ve bizler bir 100 yıl sonra Akdeniz bitki örtüsünü Karadeniz'de göreceğiz. Bu göç hadisesi çok önemli çünkü sıcaklık arttığı zaman bitkiler adaptasyonunu kaybedeceği için dağ silsilesi boyunca daha yukarılara, yüksek ve serin kesimlere göç edecek." "Ağaçlarla birlikte kuşlar da göç ediyor" Ekosistem göç ettiği ve değiştiği zaman sadece bölgedeki bitkilerin değil ekosistem içerisinde yaşayan kuşların, böceklerin de etkilendiğini hatta bazı canlı türlerinin de ağaçlarla birlikte göç ettiğini aktaran Biltekin "Buna ardıç ağacı çok güzel bir örnektir. Çünkü ardıç kuşları bu ağacın meyvesinden beslenerek varlığını devam ettiriyor. Ardıç ağaçları göç ettiği zaman, ardıç kuşları da göç edecek çünkü ardıç ağacının tohumlanmasına kuşlar vesile oluyor. Tabii bu bütün ağaç ve bitkilerde oluşmaz, dünyamızda ağaçların çoğunluğu tohumlanmayı, polenlemeyi rüzgarlarla taşınarak gerçekleştirir." ifadelerini kullandı. Türkiye'de geçmiş tarihte var olup nesli tükenen ama başka coğrafyalarda varlığını sürdüren ağaçlar olduğunun bilgisini veren Biltekin, bunlara örnek olarak Türkiye'de yok olan ancak günümüzde Çin'in güneyinde görülen Taxodiaceae familyasını gösterdi. Ülkemizde yaklaşık 12 binin üzerinde bitki taksonu bulunduğuna, bunlardan 3 bin 700'ünün endemik bitki türleri olduğuna dikkati çeken Biltekin, şöyle devam etti: "Avrupa ile kendimizi kıyasladığımız zaman çok zengin bir endemik bitki florasına sahibiz. Aynı zamanda ülke olarak, İran, Turan, Avrupa, Sibirya ve Akdeniz bitki fito-coğrafyalarının tam ortasında yer aldığımız için çok zengin bitki çeşitliliğine sahibiz. Tabii bu endemik bitkilerin bir kısmı değişen iklim ve sıcaklık koşullarına adapte olurken kimi de değişen koşullara uyum sağlayamıyor ve yok oluyor. Avrupa'da yapılan çalışmalarda da bitkilerin Avrupa'nın kuzeyine göç ettiği gözlemlenmiştir. Bizde de 100 yıl sonra, Akdeniz bitki türlerinin Karadeniz bölgesine kadar göç edeceği, oralarda varlığını sürdüreceği düşünülüyor. Anadolu sığla ağacı, Babadağ akçaağacı, Pterocarya (kanatlı ceviz), Toroslarda sık görülen Lübnan sediri denilen sedir ağaçları bu türler arasında"
İTÜ Ekoloji-Evrim Ana Bilim Dalı Avrasya Yer Bilimleri Enstitüsü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Biltekin, "Günümüzdeki Akdeniz bitki örtüsünü belki de 100 sene sonra Karadeniz'de göreceğiz" dedi.

İklim değişikliği ve küresel ısınma, bitki göçünün yaşanmasında en önemli etkenlerin başında geliyor.

Günümüzde, atmosferdeki milyon parçacıktaki karbondioksit yoğunluğu 350 ppm (milyonda bir birim) değerinin üstünde ölçülüyor. Bu rakam, iklim değişikliğine karşı güvenli üst sınırın aşıldığı anlamına geliyor. Endüstri öncesi 280 ppm düzeyinde olan ve son 800 bin yıldır 300 ppm seviyesini aşmayan bu değerin, bundan yaklaşık 50-100 sonra 450 ppm düzeyine ulaşacağı öngörülüyor.

Artan karbondioksit yoğunluğu ve sıcaklık değerine adapte olamadıkları için bitkiler, kendine özgü ekolojik yaşama adapte olmalarını gerektiren koşulları aramaya başlıyor. Bitkilerin göç ederken yaşam alanlarını belirlemesini etkileyen parametreler arasında sıcaklık dışında, yağış da bulunuyor.

Dolayısıyla bitkiler, yaşam alanlarında varlığını devam ettiremiyorsa biraz daha yüksek, serin ve nefes alabileceği kesimlere doğru göç etmeye başlıyor.

"Babadağ akçaağacı, Liquidambar gibi nesli tehlike altında olan türlerden biridir"

İTÜ Ekoloji ve Evrim Ana Bilim Dalı, Avrasya Yer Bilimleri Enstitüsü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Demet Biltekin, geçmişten günümüze dünyada ve Türkiye'de çevre sorunlarının artması sonucu göç eden bitki türlerine ilişkin AA muhabirinin sorularını yanıtladı.

Geçmişte Anadolu'ya baktıklarında çok farklı bir flora ile karşılaştıklarını belirten Biltekin, "Bazı ağaçlar Anadolu florasından yok oldular ama bir kısmı da varlığını devam ettiriyor. Biz bunlara kalıntı (relikt bitki) diyoruz. Anadolu'da Akdeniz coğrafyasını düşünürsek, kalıntı bitkileri, en önemli bitki türleri arasında gösterebiliriz. Bilimsel adı Liquidambar orientalis olan Anadolu sığla ağacı, artan hava sıcaklıkları ve iklim değişikliğiyle tehlike altında olan türler arasında. Liquidambar orientalis, ya bu koşullara adapte olacak ya göç edecek ya da yok olacak bir türümüzdür. Yine dünyada sadece Fethiye'de yetişen Babadağ akçaağacı var, bu ağaç da Liquidambar gibi nesli tehlike altında olan türlerden biridir." diye konuştu.

"Bitki göçünün etkilerini belki 100 yıl sonra göreceğiz"

Değişen koşullara adapte olamayan bitkilerin göç etme serüveninin başladığına, bunun ise çok yavaş bir süreç olduğuna dikkati çeken Biltekin, sözlerine şöyle devam etti:

"Bitkilerdeki göç birden olmaz. Bugünün göç etkilerini belki 100 yıl sonra göreceğiz. Örnek vermek gerekirse günümüzdeki Akdeniz bitki örtüsünü belki 100 sene sonra Karadeniz'de göreceğiz. Göç yolundaki en önemli faktör dağ silsilesidir. Özellikle Konya ve Ankara hattı düz bir arazi olduğu için göç olayı o kesimlerden ziyade Torosların, Hatay'ın kuzey kesiminde 2 kola ayrılıyor. Biz oraya Anadolu Diyagonali ya da Anadolu Çaprazı diyoruz. Buradaki dağ silsileleri boyunca göç, bu rotalarda gerçekleşecek ve bizler bir 100 yıl sonra Akdeniz bitki örtüsünü Karadeniz'de göreceğiz. Bu göç hadisesi çok önemli çünkü sıcaklık arttığı zaman bitkiler adaptasyonunu kaybedeceği için dağ silsilesi boyunca daha yukarılara, yüksek ve serin kesimlere göç edecek."

"Ağaçlarla birlikte kuşlar da göç ediyor"

Ekosistem göç ettiği ve değiştiği zaman sadece bölgedeki bitkilerin değil ekosistem içerisinde yaşayan kuşların, böceklerin de etkilendiğini hatta bazı canlı türlerinin de ağaçlarla birlikte göç ettiğini aktaran Biltekin "Buna ardıç ağacı çok güzel bir örnektir. Çünkü ardıç kuşları bu ağacın meyvesinden beslenerek varlığını devam ettiriyor. Ardıç ağaçları göç ettiği zaman, ardıç kuşları da göç edecek çünkü ardıç ağacının tohumlanmasına kuşlar vesile oluyor. Tabii bu bütün ağaç ve bitkilerde oluşmaz, dünyamızda ağaçların çoğunluğu tohumlanmayı, polenlemeyi rüzgarlarla taşınarak gerçekleştirir." ifadelerini kullandı.

Türkiye'de geçmiş tarihte var olup nesli tükenen ama başka coğrafyalarda varlığını sürdüren ağaçlar olduğunun bilgisini veren Biltekin, bunlara örnek olarak Türkiye'de yok olan ancak günümüzde Çin'in güneyinde görülen Taxodiaceae familyasını gösterdi.

Ülkemizde yaklaşık 12 binin üzerinde bitki taksonu bulunduğuna, bunlardan 3 bin 700'ünün endemik bitki türleri olduğuna dikkati çeken Biltekin, şöyle devam etti:

"Avrupa ile kendimizi kıyasladığımız zaman çok zengin bir endemik bitki florasına sahibiz. Aynı zamanda ülke olarak, İran, Turan, Avrupa, Sibirya ve Akdeniz bitki fito-coğrafyalarının tam ortasında yer aldığımız için çok zengin bitki çeşitliliğine sahibiz. Tabii bu endemik bitkilerin bir kısmı değişen iklim ve sıcaklık koşullarına adapte olurken kimi de değişen koşullara uyum sağlayamıyor ve yok oluyor. Avrupa'da yapılan çalışmalarda da bitkilerin Avrupa'nın kuzeyine göç ettiği gözlemlenmiştir. Bizde de 100 yıl sonra, Akdeniz bitki türlerinin Karadeniz bölgesine kadar göç edeceği, oralarda varlığını sürdüreceği düşünülüyor. Anadolu sığla ağacı, Babadağ akçaağacı, Pterocarya (kanatlı ceviz), Toroslarda sık görülen Lübnan sediri denilen sedir ağaçları bu türler arasında"

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yeniurfagazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Adana arap escort Çukurova arap escort Seyhan arap escort Ankara arap escort Mamak arap escort Etimesgut arap escort Polatlı arap escort Pursaklar arap escort Haymana arap escort Çankaya arap escort Keçiören arap escort Sincan arap escort Antalya arap escort Kumluca arap escort Konyaaltı arap escort Manavgat arap escort Muratpaşa arap escort Kaş arap escort Alanya arap escort Kemer arap escort Bursa arap escort Eskişehir arap escort Gaziantep arap escort Şahinbey arap escort Nizip arap escort Şehitkamil arap escort İstanbul arap escort Merter arap escort Nişantaşı arap escort Şerifali arap escort Maltepe arap escort Sancaktepe arap escort Eyüpsultan arap escort Şişli arap escort Kayaşehir arap escort Büyükçekmece arap escort Beşiktaş arap escort Mecidiyeköy arap escort Zeytinburnu arap escort Sarıyer arap escort Bayrampaşa arap escort Fulya arap escort Beyoğlu arap escort Başakşehir arap escort Tuzla arap escort Beylikdüzü arap escort Pendik arap escort Bağcılar arap escort Ümraniye arap escort Üsküdar arap escort Esenyurt arap escort Küçükçekmece arap escort Esenler arap escort Güngören arap escort Kurtköy arap escort Bahçelievler arap escort Sultanbeyli arap escort Ataşehir arap escort Kağıthane arap escort Fatih arap escort Çekmeköy arap escort Çatalca arap escort Bakırköy arap escort Kadıköy arap escort Avcılar arap escort Beykoz arap escort Kartal arap escort İzmir arap escort Balçova arap escort Konak arap escort Bayraklı arap escort Buca arap escort Çiğli arap escort Gaziemir arap escort Bergama arap escort Karşıyaka arap escort Urla arap escort Bornova arap escort Çeşme arap escort Kayseri arap escort Kocaeli arap escort Gebze arap escort İzmit arap escort Malatya arap escort Manisa arap escort Mersin arap escort Yenişehir arap escort Mezitli arap escort Erdemli arap escort Silifke arap escort Akdeniz arap escort Anamur arap escort Muğla arap escort Bodrum arap escort Milas arap escort Dalaman arap escort Marmaris arap escort Fethiye arap escort Datça arap escort Samsun arap escort Atakum arap escort İlkadım arap escort Adıyaman arap escort Afyonkarahisar arap escort Ağrı arap escort Aksaray arap escort Amasya arap escort Ardahan arap escort Artvin arap escort Aydın arap escort Balıkesir arap escort Bartın arap escort Batman arap escort Bayburt arap escort Bilecik arap escort Bingöl arap escort Bitlis arap escort Bolu arap escort Burdur arap escort Çanakkale arap escort Çankırı arap escort Çorum arap escort Denizli arap escort Diyarbakır arap escort Düzce arap escort Edirne arap escort Elazığ arap escort Erzincan arap escort Erzurum arap escort Giresun arap escort Gümüşhane arap escort Hakkari arap escort Hatay arap escort Iğdır arap escort Isparta arap escort Kahramanmaraş arap escort Karabük arap escort Karaman arap escort Kars arap escort Kastamonu arap escort Kırıkkale arap escort Kırklareli arap escort Kırşehir arap escort Kilis arap escort Konya arap escort Kütahya arap escort Mardin arap escort Muş arap escort Nevşehir arap escort Niğde arap escort Ordu arap escort Osmaniye arap escort Rize arap escort Sakarya arap escort Siirt arap escort Sinop arap escort Sivas arap escort Şanlıurfa arap escort Şırnak arap escort Tekirdağ arap escort Tokat arap escort Trabzon arap escort Tunceli arap escort Uşak arap escort Van arap escort Yalova arap escort Yozgat arap escort Zonguldak arap escort
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.