HÜKÜMETİN ZAM TEKLİFİNE TEPKİ GÖSTERDİLER

Gündem 18.08.2019 - 14:16, Güncelleme: 12.09.2022 - 18:03 2814+ kez okundu.
 

HÜKÜMETİN ZAM TEKLİFİNE TEPKİ GÖSTERDİLER

Şanlıurfa Eğitim Bir-Sen Şube Başkanlığı, hükümetin sunmuş olduğu memur zamlarına tepki gösterdi. Sağlık-sen şube Başkanı Abdülkadir Yabir, sendika binasında zam belirtilerini açıkladı.
İşte o açıklama... "Değerli basın mensupları, Hepinizin yakından takip ettiği ve bildiği gibi 5. Dönem Toplu Sözleşme görüşmeleri, 1 Ağustos günü gerçekleştirilen ilk oturumla başladı. 16 Ağustos’ta yani dün itibariyle de Kamu İşveren Heyeti, masaya ilk teklifini sundu. Kamu İşvereni, görüşmelerin 16 gününde, bizim tekliflerimizin kendisine iletilmesinden tam 22 gün sonra masaya teklif sundu.  Kamu İşverenin toplu sözleşme masasına sunduğu ve kamuoyuna duyurduğu teklif; gecikmeyi unutturacak kadar vahim bir içeriğe ve eksikliklere sahip. Kamu İşvereninin teklifi; “teklif gecikti” siteminin ve tepkisinin ötesinde “teklif geçiştirildi”, “masa önemsizleştirildi” ve “alın terimiz değersizleştirildi” tespitlerini ifade etmeyi ve buna dayalı tepkileri hayata geçirmeyi hem gerekli hem de haklı hale getirmiştir. Toplu sözleşme sürecine dair sitem ve tepki cümlelerinin sayısının ve dozunun yükselmesi; Kamu İşvereninin masaya geç teklif sunma gayretinin ve sunduğu teklifin garabetinin semeresi olarak görülmelidir. Kamu İşveren Heyetinin geç kalmış ve geçiştirmeye odaklanmış teklifinin içeriğinde; bize teklif edilmesi bir tarafa masanın çevresinde dahi terennüm edilmemesi gereken oranlar ve rakamlar yer alıyor. Hükümetin masaya sunduğu ilk teklif; “Güçlü Türkiye imkansız”, “Büyük Türkiye anlamsız” ve “Yeni Türkiye gereksiz”  fikri sabitinde debelenenler dışında hiç kimsenin aklına yatmaz, gönlünü rahatlatmaz. Hükümet; bu teklifin, Yeni, Büyük ve Güçlü Türkiye hedeflerini ve gerçeklerini yok sayanlara can suyu vermek, kamu görevlilerini enflasyona ezdirmeme kararından da açıkça vazgeçmek olduğunu görmelidir, Daha da önemlisi Hükümet, kalkınmayı önemsediğine, adaleti öncelediğine dair ispatı ve icraatı, toplu sözleşme masasına sunduğu yeni teklifle hem teyit hem de tescil etmelidir. Değerli Basın Mensupları, Çok kıymetli yol arkadaşlarım, Memur-Sen Konfederasyonunun ve yetkili sendikalarımızın toplu sözleşme teklifleri; teşkilatımız, üyelerimiz ve kamu görevlilerimiz tarafından duruma uygun, çözüme matuf, içeriği makbul, maliyeti ve mahiyeti makul teklifler olarak kabul gördü. Bu kabule rağmen Kamu İşvereninin 24 Temmuz’da sanki kendisine hiç  teklif sunulmamış, kamu görevlilerinin mali ve sosyal haklarına, demokratik ve sendikal haklarına, özlük hakları ve çalışma şartlarına dair   tekliflerinden bihaber kalmış bir profil çizmesini ne kabul edilir ne de anlaşılır bir tutumdur. Hükümetin masaya sunduğu 2020 ve 2021 yıllarında maaş ve ücretlere yansıtılacak artışlara ilişkin teklifini hatırlayalım; 2020 için 3,5+3  ve 2021 için 3+2,5… Bu oranlar; Hükümetin açıkladığı ekonomik hedeflerle uyumlu değil. Bu oranlar, Hükümet tarafından deklare edilen enflasyon tahminleri ve beklentilerine uygun değil. Hükümetin teklifi, faiz oranlarındaki düşmeyi, kurdaki aşağı yönlü hareketi, elektrik, doğalgaz ve diğer bazı temel ürünlerin fiyatlarındaki yukarıya yükselişi doğrulamıyor ve aksine yok sayıyor. 5. Dönem Toplu Sözleşme masasına dün itibariyle sunulan Kamu İşvereni teklifi; “kamu görevlilerine büyümeden pay vermeme haksızlığı” sona ermesi gerekirken aksine “kamu görevlilerine bütçeden pay vermeme hastalığı” eklenme çabası olarak da görülebilir. Siyasi irade, toplu pazarlık masasına, kamu görevlilerini refaha kavuşturma değil cefayla buluşturma teklifi sunduğu görmeli, teklifin eksiklerini ve hatalarını da bir an önce gidermelidir. Toplu pazarlık masasına işveren tarafından sunulan ilk teklifin özeti bizim açımızdan şudur; “buçuğu çok, hükmü yok” işveren teklifidir. Emek kesimi için toplu pazarlık masasının anlamı; evdeki bulguru kaybetme kaygısı olmaksızın Dimyata pirince gitmektir. Kamu İşvereni, hem Dimyata pirince gitmemize engel olmak hem de evdeki bulgurun değerini azaltmak gayretindedir. Buna seyirci olmamız da kayıtsız kalmamız da beklenmesin. 5. Dönem Toplu Sözleşme sürecinde Kamu İşvereninden gelen ilk teklifin anlamı; 2020 için yıllık toplamda  6.60, 2021 için yıllık toplamda 5.57 oranın da zam yapılması, iki yıllık toplamda ise  12,54 oranında maaş ve ücretlere artış yansıtılmasını teklif etmektir. Bu durumda kamu görevlilerine ve onların yetkili temsilcisi konumunda konfederasyona ve sendikalara şu denilmektedir;”2020’de maaş ve ücretlerinize enflasyon beklentisinden daha düşük oranda zam yapılmasını kabul edin. Şekere, elektriğe, doğalgaza tek seferde 15 zam yapıldı fakat  maaş ve ücretlerinize dört seferde 12’nin biraz üzerinde zam yapılmasını normal kabul edin. Yetmez, “gecikme zammı aylık 2,5, yıllık 30 iken maaş zammınızın yıllık 6’lar ve iki yıllık toplamda 12’ler seviyesinde olmasına aldırış etmeyin” deniyor. Merkez Bankasının 2020 ve 2021 için enflasyon hedefi 5, aynı yıllara ait enflasyon tahminleri ise 9,5 ve 5,9 iken aynı yıllara ait beklenti anketlerinin sonucu ise sırasıyla 13,9 ve 11,5 olarak kayıt altına alınmış. Bu rakamların yanına da son on yıllık süreçte enflasyon hedef ve tahminleri ile gerçekleşen enflasyon arasında zaman zaman iki kata kadar farklılıklar oluştuğu bilgisini de paylaşmak gerekiyor.. Diğer taraftan 2019 yılında uygulanan  yeniden değerleme oranının 23’ün üzerinde olduğunu  ve mevcuttaki tutumu devam ederse 2020 yılında uygulanacak yeniden değerleme oranının da 27-30 bandında olacağı gerçekleri de gün gibi ortadır. Bir başka ifadeyle, kamu tarafı bazı harçlara ve ücretlere gelecek yıl yaklaşık 27 oranında zam yapılacaktır. Ayrıca, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile birlikte “Hükümetin bütçe teklifinin Meclis tarafından kabul edilmemesi halinde “bir önceki yılın bütçesinin ilgili yıldaki yeniden değerleme oranı kadar artırılması”  uygulamasına geçilmiştir. Buna bağlı olarak,  2020 yılı bütçe teklifi Meclis tarafından kabul edilmemesi halinde 2019 bütçesinin 2020 yılı için belirlenen yeniden değerleme oranı kadar artırılması söz konusu olacak. Böyle bir durum gerçekleşirse; 2020 yılında Hükümetin bütçesine yaklaşık 27 civarında zam yapılırken kamu görevlilerinin maaşlarına ise 3,5+3 zam yapılması gibi bir garabet ortaya çıkacaktır. Bütün bu veriler üzerinden şunu söylemek gerekir ki; “Memuru enflasyona ezdirmeyiz” vaadi Hükümet tarafından öncelikle teklif bandında korunması gerekir. Bir başka anlatımla Hükümetin ilk teklifinin 2020 ve 2021 için sırasıyla Merkez Bankasının beklenti anketindeki 13,9 ve 9,5 oranları dikkate alınarak şekillendirilmesi ve masaya getirilmesi gerekirdi. Diğer taraftan, toplu pazarlık masası sadece maaş ve ücret zamlarıyla sınırlı bir pazarlık masası değil. Masada, haklar, sosyal hak ve yardımlar, özlük hakları ve çalışma şartları da pazarlığın kapsamında değerlendiriliyor. Hükümetin masaya sunduğu ilk teklifte ek göstergeden, kademe derece sınırlamasının kaldırılmasına, sözleşmeli personelin kadroya geçmesinden, kılık-kıyafet yasağının kaldırılmasına, gelir vergisi mağduriyetinin son bulmasından dayanışma  aidatı ve toplu sözleşme ikramiyesine, yerel yönetim seçimleri sonrası iş güvencesine ve sendikal haklara yönelik saldırılardan  keyfi ve eziyet edici geçici görevlendirmeye genel toplu sözleşme kapsamındaki bir çok konu başlığı hiçbir şekilde dikkate alınmamış ve bunlarla ilgili teklif içeriğine yer verilmemiştir. Benzer şekilde hizmet kollarındaki yetkili sendikalar tarafından sunulan teklif metinleri üzerinden bir rdeğ4erlendirme yapılarak  hizmet kollarına yönelik bir teklif içeriği de oluşturulmamıştır. Bu bakımdan Kamu İşvereninin teklifi sonrasında ne makul ne de makbul bir teklif var sadece malul bir teklif var dedik. Zira bu teklif  içerdiği oranlar boyuyla yetersizlikle ve adaletsizlikle maluldür. Bu teklif, Yeni Türkiye’yi görme, Büyük Türkiye’yi yansıtma, Güçlü Türkiye’yi yaşatma noktasında maluldür. Bu teklif, refahı tabana yayma, gelir dağılımında adaleti sağlama  açısından maluldür. Bu teklif, “Türkiye’nin kamu görevlilerinin beklentilerini karşılayacak cüssesi, alın terinin hakkını teslim edecek bütçesi yok”  cümlesine inanmamızı beklemek nedeniyle fikren, ilmen, ahlaken maluldür. Bizler, kamu görevlilerinin standardını yükseltecek, dertlerini küçültüp bitirecek teklif beklerken karşımıza çıkan teklif “vaat ettiği standart düşük, ürettiği skandal büyük”  niteliktedir.  Biz, Cumhurbaşkanlığı Hükümet sisteminin ilk toplu sözleşmesinin, imzaya çağıran bir içerikle yürütülmesini beklerken, nizaya ve sahaya çağıran bir teklifle karşılaştık. Bu teklifin tamamlanmaya, ilavelerle zenginleştirilmeye ihtiyacı var. İşveren ve emek kesimini birbirinden uzaklaştıracak bu teklifi bir kenara koyup uzlaşmayı sağlayacak yeni bir teklif için yeterli zaman, bu teklifin maliyetini karşılayacak bütçede imkan var olduğuna inanıyoruz. B:iz, eski Türkiye’nin vehimlerinden beslenen değil Yeni Türkiye’nin güvenine yaslanan bir teklif istiyoruz. Türkiye’nin gücüne bizim kadar inanılırsa, Türkiye’nin büyüklüğüne bizim kadar itibar edilirse, Türkiye’nin yeni paradigmal çerçevesi bizim gibi anlaşılırsa;  anlaşmamızda, adil paylaşmamızda, birlikte ve huzur içerisinde yaşamamızda çok daha kolay karşılanacaktır. Biz, örgütlü gücümüzü yetersiz tekliflere tepki vermekten kaçınmayız. Fakat biz örgütlü gücümüzü için değil hak ettiğimizi bize teslim edecek teklifleri takdir etmek için kullanmak istiyoruz. Yeni bir teklif ve yeni bir eşik bekliyoruz. Türkiye’ye inanıyor ve Türkiye’nin gücüne itibar ediyoruz. Memur-Sen Şanlıurfa İl temsilciliği olarak ilimizdeki Memur-Sen teşkilatlarıyla birlikte toplu sözleşme sürecini yakından takip etmeye, bizleri memnun edecek her konuda destek, üzecek ve gerecek her konuda tepki vermeye hazır olduğumuzun bilinmesini istiyoruz. Diğer taraftan ilimizdeki parti yöneticilerinin, belediye başkanlarının özellikle iktidar partisine mensup milletvekillerinin  toplu sözleşme noktasında sorumluluk almalarını Hükümet kanadına yönelik baskı ve beklenti iradesi oluşturmak noktasında bizlerle birlikte hareket etmeleri çağrısında bulunuyoruz. Emeğin hakkının verilmesi noktasındaki niyet ve gayretlerimizde bereket, irade ve çalışmalarımızda örgütlü güçten neşet eden kudret temenni ediyoruz." Dedi. HASAN GÜLER
Şanlıurfa Eğitim Bir-Sen Şube Başkanlığı, hükümetin sunmuş olduğu memur zamlarına tepki gösterdi. Sağlık-sen şube Başkanı Abdülkadir Yabir, sendika binasında zam belirtilerini açıkladı.

İşte o açıklama... "Değerli basın mensupları, Hepinizin yakından takip ettiği ve bildiği gibi 5. Dönem Toplu Sözleşme görüşmeleri, 1 Ağustos günü gerçekleştirilen ilk oturumla başladı. 16 Ağustos’ta yani dün itibariyle de Kamu İşveren Heyeti, masaya ilk teklifini sundu. Kamu İşvereni, görüşmelerin 16 gününde, bizim tekliflerimizin kendisine iletilmesinden tam 22 gün sonra masaya teklif sundu.  Kamu İşverenin toplu sözleşme masasına sunduğu ve kamuoyuna duyurduğu teklif; gecikmeyi unutturacak kadar vahim bir içeriğe ve eksikliklere sahip. Kamu İşvereninin teklifi; “teklif gecikti” siteminin ve tepkisinin ötesinde “teklif geçiştirildi”, “masa önemsizleştirildi” ve “alın terimiz değersizleştirildi” tespitlerini ifade etmeyi ve buna dayalı tepkileri hayata geçirmeyi hem gerekli hem de haklı hale getirmiştir. Toplu sözleşme sürecine dair sitem ve tepki cümlelerinin sayısının ve dozunun yükselmesi; Kamu İşvereninin masaya geç teklif sunma gayretinin ve sunduğu teklifin garabetinin semeresi olarak görülmelidir. Kamu İşveren Heyetinin geç kalmış ve geçiştirmeye odaklanmış teklifinin içeriğinde; bize teklif edilmesi bir tarafa masanın çevresinde dahi terennüm edilmemesi gereken oranlar ve rakamlar yer alıyor. Hükümetin masaya sunduğu ilk teklif; “Güçlü Türkiye imkansız”, “Büyük Türkiye anlamsız” ve “Yeni Türkiye gereksiz”  fikri sabitinde debelenenler dışında hiç kimsenin aklına yatmaz, gönlünü rahatlatmaz. Hükümet; bu teklifin, Yeni, Büyük ve Güçlü Türkiye hedeflerini ve gerçeklerini yok sayanlara can suyu vermek, kamu görevlilerini enflasyona ezdirmeme kararından da açıkça vazgeçmek olduğunu görmelidir, Daha da önemlisi Hükümet, kalkınmayı önemsediğine, adaleti öncelediğine dair ispatı ve icraatı, toplu sözleşme masasına sunduğu yeni teklifle hem teyit hem de tescil etmelidir. Değerli Basın Mensupları, Çok kıymetli yol arkadaşlarım, Memur-Sen Konfederasyonunun ve yetkili sendikalarımızın toplu sözleşme teklifleri; teşkilatımız, üyelerimiz ve kamu görevlilerimiz tarafından duruma uygun, çözüme matuf, içeriği makbul, maliyeti ve mahiyeti makul teklifler olarak kabul gördü. Bu kabule rağmen Kamu İşvereninin 24 Temmuz’da sanki kendisine hiç  teklif sunulmamış, kamu görevlilerinin mali ve sosyal haklarına, demokratik ve sendikal haklarına, özlük hakları ve çalışma şartlarına dair   tekliflerinden bihaber kalmış bir profil çizmesini ne kabul edilir ne de anlaşılır bir tutumdur. Hükümetin masaya sunduğu 2020 ve 2021 yıllarında maaş ve ücretlere yansıtılacak artışlara ilişkin teklifini hatırlayalım; 2020 için 3,5+3  ve 2021 için 3+2,5… Bu oranlar; Hükümetin açıkladığı ekonomik hedeflerle uyumlu değil. Bu oranlar, Hükümet tarafından deklare edilen enflasyon tahminleri ve beklentilerine uygun değil. Hükümetin teklifi, faiz oranlarındaki düşmeyi, kurdaki aşağı yönlü hareketi, elektrik, doğalgaz ve diğer bazı temel ürünlerin fiyatlarındaki yukarıya yükselişi doğrulamıyor ve aksine yok sayıyor. 5. Dönem Toplu Sözleşme masasına dün itibariyle sunulan Kamu İşvereni teklifi; “kamu görevlilerine büyümeden pay vermeme haksızlığı” sona ermesi gerekirken aksine “kamu görevlilerine bütçeden pay vermeme hastalığı” eklenme çabası olarak da görülebilir. Siyasi irade, toplu pazarlık masasına, kamu görevlilerini refaha kavuşturma değil cefayla buluşturma teklifi sunduğu görmeli, teklifin eksiklerini ve hatalarını da bir an önce gidermelidir. Toplu pazarlık masasına işveren tarafından sunulan ilk teklifin özeti bizim açımızdan şudur; “buçuğu çok, hükmü yok” işveren teklifidir. Emek kesimi için toplu pazarlık masasının anlamı; evdeki bulguru kaybetme kaygısı olmaksızın Dimyata pirince gitmektir. Kamu İşvereni, hem Dimyata pirince gitmemize engel olmak hem de evdeki bulgurun değerini azaltmak gayretindedir. Buna seyirci olmamız da kayıtsız kalmamız da beklenmesin. 5. Dönem Toplu Sözleşme sürecinde Kamu İşvereninden gelen ilk teklifin anlamı; 2020 için yıllık toplamda  6.60, 2021 için yıllık toplamda 5.57 oranın da zam yapılması, iki yıllık toplamda ise  12,54 oranında maaş ve ücretlere artış yansıtılmasını teklif etmektir. Bu durumda kamu görevlilerine ve onların yetkili temsilcisi konumunda konfederasyona ve sendikalara şu denilmektedir;”2020’de maaş ve ücretlerinize enflasyon beklentisinden daha düşük oranda zam yapılmasını kabul edin. Şekere, elektriğe, doğalgaza tek seferde 15 zam yapıldı fakat  maaş ve ücretlerinize dört seferde 12’nin biraz üzerinde zam yapılmasını normal kabul edin. Yetmez, “gecikme zammı aylık 2,5, yıllık 30 iken maaş zammınızın yıllık 6’lar ve iki yıllık toplamda 12’ler seviyesinde olmasına aldırış etmeyin” deniyor. Merkez Bankasının 2020 ve 2021 için enflasyon hedefi 5, aynı yıllara ait enflasyon tahminleri ise 9,5 ve 5,9 iken aynı yıllara ait beklenti anketlerinin sonucu ise sırasıyla 13,9 ve 11,5 olarak kayıt altına alınmış. Bu rakamların yanına da son on yıllık süreçte enflasyon hedef ve tahminleri ile gerçekleşen enflasyon arasında zaman zaman iki kata kadar farklılıklar oluştuğu bilgisini de paylaşmak gerekiyor.. Diğer taraftan 2019 yılında uygulanan  yeniden değerleme oranının 23’ün üzerinde olduğunu  ve mevcuttaki tutumu devam ederse 2020 yılında uygulanacak yeniden değerleme oranının da 27-30 bandında olacağı gerçekleri de gün gibi ortadır. Bir başka ifadeyle, kamu tarafı bazı harçlara ve ücretlere gelecek yıl yaklaşık 27 oranında zam yapılacaktır. Ayrıca, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile birlikte “Hükümetin bütçe teklifinin Meclis tarafından kabul edilmemesi halinde “bir önceki yılın bütçesinin ilgili yıldaki yeniden değerleme oranı kadar artırılması”  uygulamasına geçilmiştir. Buna bağlı olarak,  2020 yılı bütçe teklifi Meclis tarafından kabul edilmemesi halinde 2019 bütçesinin 2020 yılı için belirlenen yeniden değerleme oranı kadar artırılması söz konusu olacak. Böyle bir durum gerçekleşirse; 2020 yılında Hükümetin bütçesine yaklaşık 27 civarında zam yapılırken kamu görevlilerinin maaşlarına ise 3,5+3 zam yapılması gibi bir garabet ortaya çıkacaktır. Bütün bu veriler üzerinden şunu söylemek gerekir ki; “Memuru enflasyona ezdirmeyiz” vaadi Hükümet tarafından öncelikle teklif bandında korunması gerekir. Bir başka anlatımla Hükümetin ilk teklifinin 2020 ve 2021 için sırasıyla Merkez Bankasının beklenti anketindeki 13,9 ve 9,5 oranları dikkate alınarak şekillendirilmesi ve masaya getirilmesi gerekirdi. Diğer taraftan, toplu pazarlık masası sadece maaş ve ücret zamlarıyla sınırlı bir pazarlık masası değil. Masada, haklar, sosyal hak ve yardımlar, özlük hakları ve çalışma şartları da pazarlığın kapsamında değerlendiriliyor. Hükümetin masaya sunduğu ilk teklifte ek göstergeden, kademe derece sınırlamasının kaldırılmasına, sözleşmeli personelin kadroya geçmesinden, kılık-kıyafet yasağının kaldırılmasına, gelir vergisi mağduriyetinin son bulmasından dayanışma  aidatı ve toplu sözleşme ikramiyesine, yerel yönetim seçimleri sonrası iş güvencesine ve sendikal haklara yönelik saldırılardan  keyfi ve eziyet edici geçici görevlendirmeye genel toplu sözleşme kapsamındaki bir çok konu başlığı hiçbir şekilde dikkate alınmamış ve bunlarla ilgili teklif içeriğine yer verilmemiştir. Benzer şekilde hizmet kollarındaki yetkili sendikalar tarafından sunulan teklif metinleri üzerinden bir rdeğ4erlendirme yapılarak  hizmet kollarına yönelik bir teklif içeriği de oluşturulmamıştır. Bu bakımdan Kamu İşvereninin teklifi sonrasında ne makul ne de makbul bir teklif var sadece malul bir teklif var dedik. Zira bu teklif  içerdiği oranlar boyuyla yetersizlikle ve adaletsizlikle maluldür. Bu teklif, Yeni Türkiye’yi görme, Büyük Türkiye’yi yansıtma, Güçlü Türkiye’yi yaşatma noktasında maluldür. Bu teklif, refahı tabana yayma, gelir dağılımında adaleti sağlama  açısından maluldür. Bu teklif, “Türkiye’nin kamu görevlilerinin beklentilerini karşılayacak cüssesi, alın terinin hakkını teslim edecek bütçesi yok”  cümlesine inanmamızı beklemek nedeniyle fikren, ilmen, ahlaken maluldür. Bizler, kamu görevlilerinin standardını yükseltecek, dertlerini küçültüp bitirecek teklif beklerken karşımıza çıkan teklif “vaat ettiği standart düşük, ürettiği skandal büyük”  niteliktedir.  Biz, Cumhurbaşkanlığı Hükümet sisteminin ilk toplu sözleşmesinin, imzaya çağıran bir içerikle yürütülmesini beklerken, nizaya ve sahaya çağıran bir teklifle karşılaştık. Bu teklifin tamamlanmaya, ilavelerle zenginleştirilmeye ihtiyacı var. İşveren ve emek kesimini birbirinden uzaklaştıracak bu teklifi bir kenara koyup uzlaşmayı sağlayacak yeni bir teklif için yeterli zaman, bu teklifin maliyetini karşılayacak bütçede imkan var olduğuna inanıyoruz. B:iz, eski Türkiye’nin vehimlerinden beslenen değil Yeni Türkiye’nin güvenine yaslanan bir teklif istiyoruz. Türkiye’nin gücüne bizim kadar inanılırsa, Türkiye’nin büyüklüğüne bizim kadar itibar edilirse, Türkiye’nin yeni paradigmal çerçevesi bizim gibi anlaşılırsa;  anlaşmamızda, adil paylaşmamızda, birlikte ve huzur içerisinde yaşamamızda çok daha kolay karşılanacaktır. Biz, örgütlü gücümüzü yetersiz tekliflere tepki vermekten kaçınmayız. Fakat biz örgütlü gücümüzü için değil hak ettiğimizi bize teslim edecek teklifleri takdir etmek için kullanmak istiyoruz. Yeni bir teklif ve yeni bir eşik bekliyoruz. Türkiye’ye inanıyor ve Türkiye’nin gücüne itibar ediyoruz. Memur-Sen Şanlıurfa İl temsilciliği olarak ilimizdeki Memur-Sen teşkilatlarıyla birlikte toplu sözleşme sürecini yakından takip etmeye, bizleri memnun edecek her konuda destek, üzecek ve gerecek her konuda tepki vermeye hazır olduğumuzun bilinmesini istiyoruz. Diğer taraftan ilimizdeki parti yöneticilerinin, belediye başkanlarının özellikle iktidar partisine mensup milletvekillerinin  toplu sözleşme noktasında sorumluluk almalarını Hükümet kanadına yönelik baskı ve beklenti iradesi oluşturmak noktasında bizlerle birlikte hareket etmeleri çağrısında bulunuyoruz. Emeğin hakkının verilmesi noktasındaki niyet ve gayretlerimizde bereket, irade ve çalışmalarımızda örgütlü güçten neşet eden kudret temenni ediyoruz." Dedi.

HASAN GÜLER

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yeniurfagazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Adana arap escort Çukurova arap escort Seyhan arap escort Ankara arap escort Mamak arap escort Etimesgut arap escort Polatlı arap escort Pursaklar arap escort Haymana arap escort Çankaya arap escort Keçiören arap escort Sincan arap escort Antalya arap escort Kumluca arap escort Konyaaltı arap escort Manavgat arap escort Muratpaşa arap escort Kaş arap escort Alanya arap escort Kemer arap escort Bursa arap escort Eskişehir arap escort Gaziantep arap escort Şahinbey arap escort Nizip arap escort Şehitkamil arap escort İstanbul arap escort Merter arap escort Nişantaşı arap escort Şerifali arap escort Maltepe arap escort Sancaktepe arap escort Eyüpsultan arap escort Şişli arap escort Kayaşehir arap escort Büyükçekmece arap escort Beşiktaş arap escort Mecidiyeköy arap escort Zeytinburnu arap escort Sarıyer arap escort Bayrampaşa arap escort Fulya arap escort Beyoğlu arap escort Başakşehir arap escort Tuzla arap escort Beylikdüzü arap escort Pendik arap escort Bağcılar arap escort Ümraniye arap escort Üsküdar arap escort Esenyurt arap escort Küçükçekmece arap escort Esenler arap escort Güngören arap escort Kurtköy arap escort Bahçelievler arap escort Sultanbeyli arap escort Ataşehir arap escort Kağıthane arap escort Fatih arap escort Çekmeköy arap escort Çatalca arap escort Bakırköy arap escort Kadıköy arap escort Avcılar arap escort Beykoz arap escort Kartal arap escort İzmir arap escort Balçova arap escort Konak arap escort Bayraklı arap escort Buca arap escort Çiğli arap escort Gaziemir arap escort Bergama arap escort Karşıyaka arap escort Urla arap escort Bornova arap escort Çeşme arap escort Kayseri arap escort Kocaeli arap escort Gebze arap escort İzmit arap escort Malatya arap escort Manisa arap escort Mersin arap escort Yenişehir arap escort Mezitli arap escort Erdemli arap escort Silifke arap escort Akdeniz arap escort Anamur arap escort Muğla arap escort Bodrum arap escort Milas arap escort Dalaman arap escort Marmaris arap escort Fethiye arap escort Datça arap escort Samsun arap escort Atakum arap escort İlkadım arap escort Adıyaman arap escort Afyonkarahisar arap escort Ağrı arap escort Aksaray arap escort Amasya arap escort Ardahan arap escort Artvin arap escort Aydın arap escort Balıkesir arap escort Bartın arap escort Batman arap escort Bayburt arap escort Bilecik arap escort Bingöl arap escort Bitlis arap escort Bolu arap escort Burdur arap escort Çanakkale arap escort Çankırı arap escort Çorum arap escort Denizli arap escort Diyarbakır arap escort Düzce arap escort Edirne arap escort Elazığ arap escort Erzincan arap escort Erzurum arap escort Giresun arap escort Gümüşhane arap escort Hakkari arap escort Hatay arap escort Iğdır arap escort Isparta arap escort Kahramanmaraş arap escort Karabük arap escort Karaman arap escort Kars arap escort Kastamonu arap escort Kırıkkale arap escort Kırklareli arap escort Kırşehir arap escort Kilis arap escort Konya arap escort Kütahya arap escort Mardin arap escort Muş arap escort Nevşehir arap escort Niğde arap escort Ordu arap escort Osmaniye arap escort Rize arap escort Sakarya arap escort Siirt arap escort Sinop arap escort Sivas arap escort Şanlıurfa arap escort Şırnak arap escort Tekirdağ arap escort Tokat arap escort Trabzon arap escort Tunceli arap escort Uşak arap escort Van arap escort Yalova arap escort Yozgat arap escort Zonguldak arap escort
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.