Göbeklitepe UNESCO Dünya Miras Listesi'nde

Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada "Başvurunun (Göbeklitepe'nin adaylık başvurusu) kabulüyle ülkemizin UNESCO Dünya Miras Listesi'ne tescilli alanlarının sayısı 18'e yükselmiştir." denildi.

Dışişleri Bakanlığı, Şanlıurfa'daki Göbeklitepe arkeolojik alanının, Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) Dünya Miras Listesi'ne girmesiyle Türkiye'nin söz konusu listeye kayıtlı alanlarının sayısının 18'e yükseldiğini duyurdu. Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, Türkiye'nin "Göbeklitepe arkeolojik alanı"nın UNESCO Dünya Miras Listesi'ne adaylık başvurusunun, halen Bahreyn'in başkenti Manama'da devam eden Dünya Miras Komitesi 42. toplantısında kabul edildiği ve UNESCO Dünya Miras Listesi'ne kaydedildiği belirtildi. Açıklamada, Şanlıurfa'da bulunan ve 2011'den bu yana Türkiye'nin UNESCO'daki Geçici Miras Listesi'nde yer alan Göbeklitepe arkeolojik alanının, Yukarı Mezopotamya bölgesindeki dünyanın bilinen en eski megalitik yapı grubu olduğu ve tarihinin günümüzden 11 bin yıl öncesine kadar uzandığı vurgulandı. Bakanlık açıklamasında, "Kültür ve Turizm Bakanlığı, UNESCO Türkiye Milli Komisyonu ve Bakanlığımızın yoğun çabaları sonucunda, söz konusu başvurunun kabulüyle ülkemizin UNESCO Dünya Miras Listesi'ne tescilli alanlarının sayısı 18'e yükselmiştir." ifadesi yer aldı. "Tarihi bir kent olduğumuz tescillenmiş oldu" Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı Nihat Çiftçi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bugünün Şanlıurfa açısından tarihi bir gün olduğunu vurgulayarak, ilk defa şehirdeki bir eserin dünya miras listesine alındığını söyledi. Büyükşehir Belediyesi olarak üzerlerine düşen her hizmeti Göbeklitepe ile buluşturduklarını vurgulayan Çiftçi, yerli ve yabancı turistin ilgisinin bundan sonra da artarak devam edeceğine inandığını dile getirdi. Göbeklitepe'nin listeye alınması için çok gayret gösterdiklerini anlatan Çiftçi, şöyle konuştu: "Listeye alınması için çok gayret gösterdik, beklediğimiz bir karardı. UNESCO'nun son gözlemci heyeti geldiğinde olumlu rapor vereceğine kanaat getirmiştim. Şehir olarak tarihi bir kent olduğumuz Göbeklitepe özelinde artık dünyaca kabullenilerek, tescillenmiş oldu. Göbeklitepe özelinde şehrimiz de diğer bir çok tarihi unsuruyla bundan sonraki dönemde ön plana çıkacaktır. Kültür ve Turizm Bakanlığı ekiplerine ve yereldeki tüm yöneticilerimize bu manada gösterdikleri çaba ve gayret için çok teşekkür ediyorum."  "Bizi, dünya ile buluşturan değerimiz" Arkeolojik alanın içerisinde bulunduğu Haliliye ilçesinin Belediye Başkanı Fevzi Demirkol da Göbeklitepe'nin uluslararası alanda tanıtımı açısından listeye alınmasının büyük önem taşıdığını söyledi. Göbeklitepe için bundan sonra da bilinçlendirme faaliyetlerini sürdüreceklerini vurgulayan Demirkol, belediye olarak bölgeyi tüm dünyaya tanıtmayı hedeflediklerini ifade etti. Göbeklitepe'nin ününe ün kattığını anlatan Demirkol, şöyle devam etti: "Göbeklitepe, insanlığın bilinen en eski tarihi yapıtı. Göbeklitepe, bizim zenginliğimiz, bizi bütün dünyayla buluşturan bir değerimiz. Bu anlamda daha önceden çeşitli etkinlikler düzenledik, düzenliyoruz ve düzenlemeye devam edeceğiz. Bugün bir ilke imza atıldı. Göbeklitepe'yi gelen tüm yabancı turistlerimizin gittikleri ülkelerde anlatmalarını ve kültürel etkinliklerinde kullanmalarını istiyoruz. Şimdiden misafirlerimize, dünyanın en eski yapıtının tanıtımında uluslararası alanda katkı sunacakları için teşekkür ediyorum." "Milletimize hayırlı olsun" Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı ve AK Parti Şanlıurfa Milletvekili Ahmet Eşref Fakıbaba da sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla Göbeklitepe'nin listeye alınmasından duyduğu memnuniyeti dile getirerek, "Bahreyn'de devam eden UNESCO toplantısında Göbeklitepe'miz UNESCO Kültür Mirası Listesine girdi. Şanlıurfa'mıza, ülkemize ve milletimize hayırlı olsun." ifadelerini kullandı. Göbeklitepe  Şanlıurfa'nın merkez Haliliye ilçesinin, kent merkezine 18 kilometre mesafedeki Örencik Mahallesi yakınlarında bulunan ve ilk kez 1963'te İstanbul ve Chicago üniversitelerinden araştırmacıların yüzey çalışmaları sırasında fark edilen ören yerindeki kazılar 50 yılı aşkın süredir devam ediyor. Berlin Alman Arkeoloji Enstitüsü ve Şanlıurfa Müzesince 1995'ten beri ortaklaşa yürütülen çalışmalarda, Neolitik döneme ait boyları 3-6 metre, ağırlıkları da 40-60 ton olan, yabani hayvan figürlü "T" biçimli dikili taşlar bulundu. Kazılarda aynı zamanda, 8-30 metre çapında dairesel ve dikdörtgen şekilli dünyanın en eski tapınak kalıntıları ve yaklaşık 12 bin yıl öncesine ait olduğu belirtilen 65 santimetre uzunluğunda insan heykeli gibi çeşitli tarihi eserler de gün yüzüne çıkarıldı.