BABACAN: İSTİKRAR ŞART

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, seçim çalışmaları kapsamında Şanlıurfa'ya geldi. Kentin iş adamlarıyla bir araya gelen Babacan, ekonomi, çözüm süreci, koalisyon dönemlerine yönelik önemli açıklamalarda bulundu.

Özel bir çay bahçesindeki programa Ak Parti Şanlıurfa Milletvekili adayı Nurettin Nebati, Büyükşehir Belediye Başkanı Celalettin Güvenç, Ak Parti İl Başkanı Zeynel Abidin Beyazgül, milletvekilleri, çok sayıda iş adamı ve basın mensupları katıldı.Çözüm süreci ile birlikte yakalanan havaya değinen Başbakan Yardımcısı Ali Babacan,"Onların yılların problemini güzel bir teşhis ve arkasından güçlü bir irade gösterildi.Ben bu işe başımı koydum dedi. En üst seviyeden biz bu işi çözeceğiz diye ifade edilmesi çok çok önemli idi. Yaptığımız işin özü birkaç cümle ile özetlenebilir. Çözüm süreci dediğimiz şu: Türkiye cumhuriyeti vatandaşı herkesin temel ve hak özgürlüklerden doyasıya yararlanması. Evrensel standartlarda temel hak ve özgürlükler belli. Türkiye, Avrupa Birliği standartları kendine hedef edinmiş. Biz insanımızın hak ettiği ortamı oluşturmak temel görevimiz. Yaptığımız iş, çok da sır dışı bir iş değil. İşi özüne dönüştürmek temel hedefimiz. Bu yaşadığımız topraklar, coğrafya yüzlerce birlik ve beraberce kardeşliğin yaşadığı bir ortam olmuştur. Birlik ve kardeşlik, bu coğrafyadan bir cihan imparatorluğu oluşturmuş. 'HATALARIMIZI KABUL ETMEMİZ GEREKİYOR' Bizi biz yapan değerler, bizi yükseltmiş, en yüksek seviyelere yükseltmiştir. Şu veya bu sebeple istismar zemini olmuş bu memlekette. Yanlışlıklar, hatalar olmuş mu? Olmuş. Önce hatalarımızı kabul etmemiz gerekiyor. Doğruyu bulmak adına çok önemli. İnsan odaklı yaklaştık. Biz yaratılanı yaratandan ötürü severiz. Çok şükür sonuçlarını aldık. Süreç ile birlikte Türkiye'nin her yerinden insanlar, Şanlıurfa'ya akın ediyor. Tekrar hasret gideriyor, tekrar buluşuyor. Bu ortam ilin dinamizmine, ekonomisine çok önemli katkılar sağlayacak. Bu ortamı korumak, kollamak çözüm için olmazsa olmazlardan birisi. Etnik unsuru ne olursa olsun hepsini kucaklayacak politikalar ürettik."dedi. 'TÜRKİYE'NİN BAŞARISI ALLAH'IN BİZE BİR LÜTFU' Türkiye'nin seçimlerine kısa bir süre kaldığını hatırlatan Babacan, şöyle konuştu:"Önümüzdeki Türkiye'nin 4 veya 8 yılını belirleyecek bir gün. Türkiye'nin kazandığı başarı Allah'ın bize bir lütfu. Biz sadece sebepler oluşturmaya çalışıyoruz. Takdir Allah'ın. Birlik ve beraberlik içerisinde çalışınca Allah bize yardımcı oluyor. Türkiye 34 yıl iki haneli enflasyonda yaşamış. İlk defa bizim dönemde tek haneli dönemi gördük.215 milyar dolarla büyümesi vardı. Bu yıl 800 milyar dolarla kapattık. Bu ilerleme dünyanın hiçbir yerinde yok. İnşallah, o zaman ki faizli dönemleri hatırlamayız." 'İSTİKRAR OLUNCA HER ŞEY KOLAYLAŞIYOR' Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, 2002 yılında 230 milyar dolar olan milli gelirin 2014 yılı itibariyle 800 milyar dolara yükseldiğini söyledi. 2002 yılında Türkiye'nin toplam milli geliri 230 milyar dolardı. Geçen yıl hamd olsun 800 Milyar dolarlık bir ekonomi büyüklük var. 12 yıl içerisinde 230 milyar dolardan 800 milyar dolara ulaşmış bir ekonomimiz oldu. 2002 yılında göreve başladığımda Türkiye Cumhuriyeti'nin hazinesi borçlanırken tam yüz de 66 faiz ödüyorduk. Yine 2002 yılında enflasyon yüzde 29 ile tamamlanmıştı. Bu da yüzde 30 reel faize denk geliyor. Bu ülke yüzde 8 yüzde 10 vade farklarını gördü. 'TÜRKİYE'DE BİRÇOK ŞEY DEĞİŞTİ' Bu da Türkiye'deki siyasi istikrarın sağlanmasıyla oldu. İstikrar olunca her şey kolaylaşıyor. Bir ülkede siyasi istikrar sağlanınca refah da artıyor. Siyasi istikrarın sağlanabilmesi için hep beraber çalışmalı ve bunun kıymetini bilmeliyiz. Bizden önceki üçlü koalisyon döneminde 1999-2002 arasında MHP, DSP, ANAP ve birçok parti vardı. 1999 yılında üçlü koalisyon döneminde merkezi hükümetin borcu eski parayla 29 katrilyon biz devraldığımızda merkezi hükümetin borcu 230 katrilyondu. Biz devraldığımızda ülkedeki enflasyon yüzde 303'dü. Bu da 3.5 yıl içerisinde olmuştu. O günkü dönemde dolar kuru 395 bin bıraktıklarında dolar kuru 1646 bin bu da dört kat artış olduğunu gösteriyor". ZEKİ ALTUNDAĞ