PEYGAMBER ANEBİR SIFAT: VEFA
(İHA) - İhlas Haber Ajansı |
15.01.2013 - 09:43, Güncelleme:
12.09.2022 - 18:02 2433+ kez okundu.
PEYGAMBER ANEBİR SIFAT: VEFA
Her şeyi maddede arayıp akılları gözlerine inmiş kimi insanların arama motorlarında bulamadıkları, lügatlerinde karşılığı olmayan kelimelerden bir tanesi de “vefa”dır.Vefa, sevgide, değer vermede süreklilik demektir. Vefa, ihtiyaç hâlinde sevdiğine yardım eli uzatmaktır. Sadece bu hayatta değil öldükten sonra bile değer verdiği kişinin çoluk çocuğunu, yakınlarını sevmek, onlarla ilgiyi kesmeyerek alakasını devam ettirmek vefanın gereğidir. İnanan insan her şeyden önce vefakâr olmalıdır. Vefakâr olmak, sırf Allah rızası için sevmek ve değer vermektir. Bu da pek şerefli bir özellik olmakla birlikte ecir ve mükâfatı da pek büyüktür. Hz. Muhammed (asm)Efendimiz : “Kıyamette hiç bir korumanın ve gölgenin bulunmadığı zaman, Allah’ın himayesinde kalacak yedi kişiden biri, birbirini sırf Allah rızası için sevenlerdir.”buyurarak konunun ehemmiyetine dikkat çekmiştir.Dostuna, mümin kardeşine bağlılıkta sebat etmek vefadır. Kendi iyiliğini az görmek, kardeşinin yaptığı iyiliği çok bilmek vefadandır. Gerek hayatta ve gerekse öldükten sonra sevgi ve ilgiyi devam ettirmek vefanın gereğidir. Hayattan ayrılan bir kimseye de vefa göstermek, hayatta yapılan çok hayırdan daha kıymetlidir. İnsan, hayattaki birisine bir iyilikte bulunup yardım edince, bir derece karşılık beklemiş sayılabilir. Vefat etmiş birisine yapılacak iyiliğe riya karışması imkânsız olur. İns ve Cinnin Sultanı Peygamber efendimiz, ihtiyar bir kadına ikramda bulunduğunda sebebini soranlara:” Bu kadın, Hatice hayatta iken bize gelir giderdi. Ahde vefa, dindendir.” buyurarak konunun ehemmiyetine işaret etmiştir.Sevgi ve muhabbet; kusuru görmez, sevgilinin her şeyini, ona yakından uzaktan ilgili olan her kesi sevgili edinir. Bu nedenle darb-ı mesel olmuş bir sözde:“Sevgilinin kapısındaki köpek, sevenin kalbinde, diğer köpeklerden kıymetli ve ayrı bir yeri vardır.” denilmiştir. Arkadaşın yanında, “Şu benim, şu senin” denmemesi gerektiğini Efdal Seyf hazretleri: “Bu benim kalemim, diyenle arkadaşlık etmemekle” bu sırrı hayatına tatbik etmiştir. “Bunu senin için yaptım”demek de aslında onu minnet altına almak demektir. Çağırıldığında nereye? diye soranla arkadaşlık edilmemesi gerektiğini söyleyenler bile olmuştur. Dostun akrabalarını arayıp sormak, ihtiyaçlarını gidermek vefakârlığın şartlarından birisidir. Vefasız olmak şeytanın pek hoşuna gider. Arkadaşlar arasındaki sevginin azalması, düşmanlığın açığa çıkması şeytanı çok sevindirir, memnun eder. Şeytanı memnun ettirmemek, onun hilesine gelmemek için vefakâr, aynı zamanda arkadaşlarımız için cefakâr olmalıyız. Yüce Rabbimiz İsra Suresi 53.Ayette: Şeytan, aralarını bozmaması için, kullarım güzel konuşsun! buyurmaktadır. Günümüzde modern vefasızlara rastlamak mümkün. İşi düşünce –“ağabeyim,sultanım “diyerek uyku saatlerinin dışında hep beraber olan,ama işi bitince telefonlarına cevap vermeyen,tanımıyor gibi davranan ,“ağabey” övgüleri yerine “eski bir eleman” gözüyle bakan bakımlı gulyabanilere rastlarsanız şaşırmayın. Peygamber olmadıkları halde peygamberlerin sıfatlarını taşıyanlarla arkadaşlık ve dostluk edinmek gerekir. Dostlarımızda ve bizde vefa hasleti yoksa arkadaşlığın hayat damarlarından biri kopmuş demektir.Vefa dileklerimle huzurda kalın…
Her şeyi maddede arayıp akılları gözlerine inmiş kimi insanların arama motorlarında bulamadıkları, lügatlerinde karşılığı olmayan kelimelerden bir tanesi de “vefa”dır.Vefa, sevgide, değer vermede süreklilik demektir. Vefa, ihtiyaç hâlinde sevdiğine yardım eli uzatmaktır. Sadece bu hayatta değil öldükten sonra bile değer verdiği kişinin çoluk çocuğunu, yakınlarını sevmek, onlarla ilgiyi kesmeyerek alakasını devam ettirmek vefanın gereğidir. İnanan insan her şeyden önce vefakâr olmalıdır. Vefakâr olmak, sırf Allah rızası için sevmek ve değer vermektir. Bu da pek şerefli bir özellik olmakla birlikte ecir ve mükâfatı da pek büyüktür. Hz. Muhammed (asm)Efendimiz : “Kıyamette hiç bir korumanın ve gölgenin bulunmadığı zaman, Allah’ın himayesinde kalacak yedi kişiden biri, birbirini sırf Allah rızası için sevenlerdir.”buyurarak konunun ehemmiyetine dikkat çekmiştir.Dostuna, mümin kardeşine bağlılıkta sebat etmek vefadır. Kendi iyiliğini az görmek, kardeşinin yaptığı iyiliği çok bilmek vefadandır. Gerek hayatta ve gerekse öldükten sonra sevgi ve ilgiyi devam ettirmek vefanın gereğidir. Hayattan ayrılan bir kimseye de vefa göstermek, hayatta yapılan çok hayırdan daha kıymetlidir. İnsan, hayattaki birisine bir iyilikte bulunup yardım edince, bir derece karşılık beklemiş sayılabilir. Vefat etmiş birisine yapılacak iyiliğe riya karışması imkânsız olur. İns ve Cinnin Sultanı Peygamber efendimiz, ihtiyar bir kadına ikramda bulunduğunda sebebini soranlara:” Bu kadın, Hatice hayatta iken bize gelir giderdi. Ahde vefa, dindendir.” buyurarak konunun ehemmiyetine işaret etmiştir.Sevgi ve muhabbet; kusuru görmez, sevgilinin her şeyini, ona yakından uzaktan ilgili olan her kesi sevgili edinir. Bu nedenle darb-ı mesel olmuş bir sözde:“Sevgilinin kapısındaki köpek, sevenin kalbinde, diğer köpeklerden kıymetli ve ayrı bir yeri vardır.” denilmiştir. Arkadaşın yanında, “Şu benim, şu senin” denmemesi gerektiğini Efdal Seyf hazretleri: “Bu benim kalemim, diyenle arkadaşlık etmemekle” bu sırrı hayatına tatbik etmiştir. “Bunu senin için yaptım”demek de aslında onu minnet altına almak demektir. Çağırıldığında nereye? diye soranla arkadaşlık edilmemesi gerektiğini söyleyenler bile olmuştur. Dostun akrabalarını arayıp sormak, ihtiyaçlarını gidermek vefakârlığın şartlarından birisidir. Vefasız olmak şeytanın pek hoşuna gider. Arkadaşlar arasındaki sevginin azalması, düşmanlığın açığa çıkması şeytanı çok sevindirir, memnun eder. Şeytanı memnun ettirmemek, onun hilesine gelmemek için vefakâr, aynı zamanda arkadaşlarımız için cefakâr olmalıyız. Yüce Rabbimiz İsra Suresi 53.Ayette: Şeytan, aralarını bozmaması için, kullarım güzel konuşsun! buyurmaktadır. Günümüzde modern vefasızlara rastlamak mümkün. İşi düşünce –“ağabeyim,sultanım “diyerek uyku saatlerinin dışında hep beraber olan,ama işi bitince telefonlarına cevap vermeyen,tanımıyor gibi davranan ,“ağabey” övgüleri yerine “eski bir eleman” gözüyle bakan bakımlı gulyabanilere rastlarsanız şaşırmayın. Peygamber olmadıkları halde peygamberlerin sıfatlarını taşıyanlarla arkadaşlık ve dostluk edinmek gerekir. Dostlarımızda ve bizde vefa hasleti yoksa arkadaşlığın hayat damarlarından biri kopmuş demektir.Vefa dileklerimle huzurda kalın…
Anadolu Ajansı (AA), İhlas Haber Ajansı (İHA), Demirören Haber Ajansı (DHA) ve diğer ajanslar tarafından eklenen tüm haberler, sitemizin editörlerinin müdahalesi olmadan ajans kanallarından çekilmektedir. Bu haberlerde yer alan hukuki muhataplar haberi geçen ajanslar olup sitemizin hiç bir editörü sorumlu tutulamaz...
Habere ifade bırak !
Bu habere hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.