Şırlopçuları açıklıyorum

Geçtiğimiz günlerde çokça konuşulmaya başlanan ve manidardır ki seçim arifesinde olması da etkili olduğunu düşündüğüm bir konu ‘şırlopçular’ kim veya kime denir. Öncelikle şöyle söyleyeyim benim kelime haznemde ve lügatım da böylesi bir kelime olmadı. Yani biliyorum. Ben bu işe bilene bırakıyorum. Ama kelimenin taraflarca kullanılmasının ve engin bilgilerinden yaralandığımızda şırlopçu kelimesinin ne anlama geldiğini öğrendiğimizde ne kadar yabancısı da olsak birkaç satır yazma gereği duydum. En tecrübeli ağabeylerimizden öğrendiğimiz kadarıyla şırlopçu olumsuzluk zırhına bürünmüş ve etik dışı hareketlerde bulunan kişiler için kullanılan bir kelime veya terimmiş. Aslında siz okuyucuların fazla da zamanını almak istemiyorum beni bu yazı yazmaya iten nedeni sizinle paylaşmak. Şöyle bir bakalım memlekete bahsi geçen kelimenin vasfını kim taşıyor. Ortalıkta nara atıp duranların bu kelime ile ne kadar bağlarının olduğunu da gözden geçirelim, konunla ilgili bu kadar engin bilgilere nerden sahipler. Bir insan durduk yerde tecrübe kazanamaz bu benzer birçok meslekten örnek verilebilir. Örneğin bir araba tamircisi nasıl tecrübe kazanır, veya üniversiteyi yeni bitiren bir mühendis nasıl tecrübe kazanır ? Bu sorulara çeşitli cevaplar verilebilir ancak, burada temel cevap bu kişilerin mesleklerinde tecrübe kazanmaları işin içinde olup birebir uygulama yapmaları ve yapılan işlemleri birebir kendileri yapmaları ancak o zaman tecrübeli birer kişi olurlar. İşte anlatmak isteğim yere geldim. Şırlopçu veya şırlopçuluk da bu şekil cereyan eder.  Yani bu kadar bilgi ve tecrübeye sahip olmak için direkt şırlop yemen lazım ki şırlopçu olasın. Eminim siz okuyucuların kafasında bir şeyler canlanmaya ve konuya hakim olmaya başladınız. Usta şırlopçular olarak bizlere şırlopçu dersleri vermeleri gayet doğal karşıladığımı söylemek istiyorum. Çünkü yabancı olduğumuz bir konu ile çok konuşmanın doğru olmadığını düşünüyorum, o yüzden sadece anlatıların, anlatanlara ne kadar uyduğunu sizinle paylaşıyorum. Geçtiğimiz gün sosyal paylaşım sitesiüzerinden yaptığım bir paylaşımı burada sizlerle de paylaşmak istiyorum. Paylaşımımda tecrübeli isimler tarafından kelime anlamını öğrendikten sonra hem içinde olduğum meslek hem de genel durumlar için kafamda canlandırdığım şırlopçuları yazdım.  İşte o şırlopçular: 1- Şırlopçu, habere haber için değil de para için gidendir 2- Şırlopçu, hakim partiye yaranıp para koparmak isteyen veya parayı alamayıp karalama operasyonuna girenlerdir. 3- Şırlopçu, yemekli basın açıklamasının dışındaki basın açıklamalarına gitmeyenlerdir. 4-Şırlopçu, kendi yediği şırlopları gizlemek için şırlopu başkalarına mal etmek için uğraşanlardır. 5- Şıplopçu, kendini doğru gösterip asıl doğrular karşında deve kuşu gibi başını kuma saplayanlardır. 6- Şırlopçu, sözde vatandaşı uyaran fakat gözü vatandaşın cebinde olanlardır. Tabi bu yazdığımın dışında emin ki daha bir sürü tanım yapılabilir. Verdiğim tanımların dışında siz değerli okuyucuların hemen hemen her gün rastladığı birkaç örnek vererek durumun değerlendirmesini siz okuyuculara bırakıyorum Şimdi sizlerinde bildiği gibi önümüzde bir yerel seçim var, ve bu seçim doğal olarak herkes için çok önemli bir vatandaş olarak benim içinde bir o kadar önemli.Yalnız işte tam burada bahsi geçen şırlopçuların devreye girdiği yer.  Fakat anlatılanın tersi yaşandığı bir durum ortaya çıkıyor. Vatandaşı veya seçilmeyi bekleyen kişileri uyaranların bahsi geçen kelimeye yakınlıkları sorgulamaya başlandı. Yani bizleri şıploçulardanyine başka şırlopçular koruyacakmış. Bu tip kişiler menfaatleri karşında kişiliği ve dik duruşu tanımayan insanlar. Bunlara şırlopçunun yanında Urfa’da çok sevilen taklacı denilir, güvercinler benzetmesi de yerinde olur diye düşünüyorum. Tabi bu benzetme güzelim güvercinlere biraz hakaret olacak lakin ben bu benzetmeyi sadece güvercinin takla atma kısmını alıyorum. Diğer özelliklerde güvercinlere yazık etmiş olurum. Tabi bu şırlopçu denilen kişilerin sadece seçimlerde ortaya çıktığı veya sadece o zaman şırlop yediği anlaşılmasın tabi bu kişiler için seçimler biçilmiş kaftandır. Onlar hayatlarının her anına bu tip özellikleri çanta misali yanında taşıdıkları da unutulmasın. Yazımın sonlarına doğru gelirken siz okuyuculara şunu da paylaşmak istiyorum. Bir beşer olarak hata veya yanlışlıklar yapmış olabilirim. Ancak bu yazıda yazılanların hemen hemen hepsi şuan Urfa’mızda yaşanıyor. Maksadım şırlopçuların teşhiri değil elbet eminim ki siz onları benden çok daha iyi tanıyor ve biliyorsunuz. O yüzden bu tip insanlara prim veremeyip ekmelerine yağ sürmemeliyiz diye düşünüyorum.