Gazi Üniveristesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali gül,”Bugün burada Türkiye’nin farklı illerinde Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nca gerçekleştirilen biyolojik çeşitlilik envanter ve izleme çalışmalarının genel bir değerlendirmesi yapılıyor. Uzmanlar ve araştırıcılar bu bölgelerde yaptıkları çalışmaları bilim dünyasıyla, sivil toplum kuruluşlarıyla ve diğer katılımcılarla paylaşarak bilgi alışverişinde bulunuyor. Dolayısıyla Türkiye biyolojik çeşitlilik açısından çok zengin bir ülke ama envanter çalışmaları neyimiz var neyimiz yok bunların ortaya konması türlerimizin geleceğiyle ilgili düzenlemelerin, çalışmaların ve koruma statülerinin belirlenmesi açısından çok önemli ve faydalı bir çalışma bunun peygamberler diyarı diye adlandırdığımız Şanlıurfa’da yapılması ayrıca bizim için çok özel bir anlam taşıyor.”dedi.
Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü Müdür Yardımcısı Mustafa Akıncıoğlu, yaptığı açıklamada,“22 Mayıs Dünya’da biyolojik çeşitlilik günü anılmakta farkındalık oluşturma bugün bakanlığımız, Orman ve Su İşleri Bakanlığımız olarak biyolojik çeşitliliğin farkındalığını oluşturmak bu zengin biyolojik çeşitlilik kaynağımızı özellikle GAP bölgemizin Harran Ovası’nın bu biyolojik çeşitlilik zenginliğini tüm ülkemize ve tüm dünya ya gösterebilmek için bu toplantının özellikle Harran Bölgesi’nde Gap bölgesinde yapılmasını arzu ettik ve Harran Üniversitemiz ile birlikte çok güzel bir toplantı tertip ettik…/ bunlara sahip çıkacağız, biyo kaçakçılığa hayır diyeceğiz. Bütün vatandaşlarımızı duyarlı olmaya çağırıyoruz ve özellikle GAP bölgesinde yaşayan vatandaşlarımıza bu bölgenin zenginliğini muhafaza etmelerini, ilerde bu zenginlikten ülkemizin daha zengin bir görünüme kavuşacağını söylemek istiyoruz”
Öte yandan HRÜ tarafından yapılan yazılı açıklamada,”Doğal yapısı, fiziki ve coğrafi konumu sebebiyle Ülkemiz; en yüksek biyolojik çeşitliliğe sahip ülkelerden biridir. Türkiye'de geçmişten bugüne kadar biyolojik çeşitlilik konusunda yabancı ve yerli araştırmacılar tarafından pek çok çalışma yürütülmüştür. Bu çalışmalar çok kıymetli çalışmalar olmakla birlikte, genelde yöresel veya bölgesel çalışmalar olarak kalmıştır. Ulusal çapta yapılan çalışmalarda ise koordinat tabanlı veriler gelmediği ve derli toplu bir arşivde toplanmadığı için ülkemizde ilgi gruplarının hizmetine sunulabilecek bir altlık oluşturulamamıştır. Sahip olduğumuz biyolojik zenginliğimizin ortaya konulması ve korunması maksadıyla Orman ve Su İşleri Bakanlığı, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü'nce "Ulusal Biyolojik Çeşitlilik Envanter ve İzleme Projesi" hazırlanmış vd 2013 yılında Kalkınma Bakanlığından onay almıştır. Bugüne kadar 36 ilde çalışmalara başlamış olup Sempozyumumuzda sonuçlan paylaşılacak olan 25 ilde ise bu çalışmalarda j sona gelinmiştir. 2018 yılına kadar 81 ilimizde bu çalışmalar tamamlanacak olup bu süreç sonunda ülkemizin Biyolojik Çeşitlilik Haritası ortaya çıkarılmış olacaktır. Bu proje ile ülkemizin sahip olduğu flora ve fauna türlerine yönelik mevcut durum, literatür tabanlı olarak ortaya konularak arazi çalışmaları yapılmakta ve alan bazlı envanter verileri tespit edilmektedir. Çalışmanın ikinci önemli konusu, biyolojik çeşitliliğin izlenmesine yönelik verilerin elde edilmesi, izleme metodolojisinin yer aldığı izleme planlarının oluşturulması ve izleme için gerekli önerilerin yer aldığı raporun hazırlanmasıdır. Bu projenin en önemli kısımlarında biri de Nuh'un Gemisi veritabanı'dır. Çünküİ2018 yılma kadar devam edecek olan bu projeden gelen tüm koordinatlı veriler bu veri tabanına aktarılacaktır. Ayrıca gelecek süreçte yapılacak bütün biyolojik çeşitlilik çalışmaları bu veri tabanında depo edilecek ve böylece ülkemizin biyolojik çeşitlilik verileri bir veri tabanı aracılığıyla tablo, grafik ve harita bazında sorgulanabilecek olup, biyo çeşitliliğininin korunması ve sürdürülebilirliği adına önemli bir mesafe kat edilmiş olunacaktır. Ayrıca tamamlanan envanter çalışmaları neticesinde sistemli olarak izleme çalışmaları daha verimli yürütülecek; tür ve popülasyon, ekosistem ve bölgesel düzeyde ilme çalışmaları ile biyolojik çeşitlilik daha etkin korunacaktır. Aynı zamanda ülkemizin dört bir yanından gelecek biyolojik çeşitlilik verileri, karar verme süreçlerinde biyolojik çeşitlik unsurlarının daha fazla dikkate alınmasını sağlayacak olup; biyo kaçakçılığın önlenmesi, canlıların ekonomik özelliklerinin değerlendirilmesi, biyoteknolojik çalışmaların önünün açılması, biyolojik çeşitlilikten sürdürülebilir faydalanmanın sağlanması, doğa eğitimleri ile ilgi gruplarının biyolojik çeşitlilik hakkında farkındalık oluşturulması, ve ürün çeşitliliğinin arttırılması gibi daha pek çok faydayı bize sunacaktır.”ifadelerine yer verildi.
ŞAHBAN KILIÇ