Yapılan gözaltılara tepki yağdı

Aktif Eğitimciler Sendikası, temel hak ve özgürlüklerin ihlal edildiği gerekçesiyle Şanlıurfa Adliye Sarayı önünde bir araya geldi.
'BARO BAŞKANI
DELEBE: MAZLUMUN YANINDA OLMAMIZ
GEREKİYOR'
Her zaman mazlumun yanında olduklarını belirten Şanlıurfa Baro Başkanı Hikmet Delebe,"Baro bir meslek örgütü ama aynı zamanda insan haklarını koruyan, insan haklarını savunan bir örgüt olarak da hizmet etmeye devam ediyor. Bizler hangi cenahtan gelirse gelsin mağdurun, mazlumun yanında yer almak durumundayız. Dolayısıyla dün gerçekleştirilen operasyonlar bize göre meslek özgürlüklerine yönelik gerçekleştirilen operasyonlardır. Basın özgürlüğü anayasada da güvence altına alınmıştır. İnsanlara, halka olup bitenleri bildirmekle yükümlüdür. Bu basına anayasa tarafından da yükletilen bir görevdir. Dolayısıyla basın mensupları çalışma alanlarının mutlak suretle rahat olması, kendilerini güvende hissetmeleri gerekiyor. Başka türlü halkın haber alma özgürlüğü sağlıklı bir şekilde işletilemez. Urfa Barosu Başkanı olarak ben her zaman özgürlüklerden yana olduğumu söylerim. Mağduriyet kime yönelik gerçekleşirse gerçekleşsin bizim mağdurun yanında, mazlumun yanında yer almamız gerekiyor. Basın özgürlüğü kişi hak ve özgürlerinden en önemli bir tanesi. Basın organlarının bu şekilde sindirilmeye çalışılması, basının bu şekilde baskı altında tutulmaya çalışılması bizim kabul edeceğimiz bir durum değildir. Bu nedenle Türkiye'nin değişik yerlerinde gerçekleştirilen operasyonların hukuka aykırı olduğunu düşünüyoruz. Aynı zamanda makul şüphe üzerine aramalarla ilgili düzenleme de yasalaştı. Makul şüpheyle ilgili olarak bizim 15 baro adına yaptığımız bir açıklama vardı. Makul şüphe yasalaşır yasalaşmaz da bu operasyonların gerçekleştirilmesi ayrıca manidardır. Bizler hukukun herkese lazım olduğunu düşünüyoruz. Hukuk herkese lazımdır. Dolayısıyla hukuka, hukuk çerçevesinde hareket etmek herkesin görevi olmalıdır."şeklinde konuştu.
'ÇAKMAK: İNSAN HAK VE ÖZGÜRLÜKLERİ
İHLAL EDİLİYOR'
Toplanan grup adına açıklama yapan Aktif-Sen Şanlıurfa Şube Başkanı Osman Çakmak ,"Yaşadığımız ülke her geçen gün nefes almanın biraz daha zorlaştığı bir yer haline geliyor. Devlet olarak tarafı olduğumuz, uluslararası sözleşmelerle garanti altına alınmış, neredeyse bütün temel insan hak ve özgürlükleri ihlale uğruyor. İşin kötü tarafı ise bu vahim ihlallerin bizzat yöneticiler eliyle gerçekleştiriliyor olması. Biz inanıyoruz ki, yeryüzünde bir insanın veya başka bir canlının hakkını ihlal eden, Yüce Yaratıcı'nın hakkını da gasp etme kabahatini işlemiş olur. Bugün eğitimde, adliyede, emniyette hemen hemen kamunun tüm alanlarında, haksız ve hukuksuz uygulamalara imza atılıyor. Tasfiyeler, sürgünler ve haksız biçimde görevden almalar birbirini takip ediyor. Bütün bu yapılanların güzel ülkemize neler kaybettirdiği, hiç ama hiç önemsenmiyor. Yetişmiş devlet kadroları hizardan geçiriliyor-muşçasına kesilip, biçiliyor. Türkiye her geçen gün biraz daha fazla kan kaybediyor, yarın ne olacağı kimse tarafından kestirilemiyor.
Değerli kamuoyu: Bu ülkenin okullarında görev yapan, 7 binin üzerinde tecrübeli ve başarılı idareci; siyasal ya da sendikal taassup taşımadığı için, daha yalın bir ifadeyle "yandaş" olmadığı için göstermelik puanlamalarla tasfiye edilmiş durumda. Baskıcı anlayış Anayasayı ve uluslararası tüm hukuki metinleri hiçe sayarak, milyonlarca öğrencimizin yararlandığı eğitim yuvalarının kapısına kilit vurma arayışında. Dershaneler, kurslar kapatılıyor. Fakat bu yapılırken; buralarda görev yapan, hayatını idame ettiren on binlerce eğitimcinin ve çalışanın akıbetinin ne olacağı hiç mi hiç düşünülmüyor. Demek ki, saraylarda yaşayanlar; toplumun sesini duyamaz, derdini bilemez hale geliyor. Yoksul öğrencilere ücretsiz eğitim veren ve bu yönüyle milli-eğitimimize ciddi oranda katkı sağlayan "okuma salonları" hangi akla hizmet kapatılıyor? Nasıl bir makul ger."dedi.
ZEKİ ALTUNDAĞ