İnsan haklarının gereği uygulansın

İnsan Hakları Haftası dolayısıyla insan hak ve hürriyetlerine ilişkin açıklamada bulunan Mazlum-der Şanlıurfa Şube Başkanı Meral Dervişoğlu, Şanlıurfa E tipi Kapalı Cezaevinde geçtiğimiz yıl yaşanan olayların ardından manzaranın değişmediğini söyledi. Dervişoğlu, 'Şanlıurfa'da geçen yıl çıkan ve on üç mahkumun yanarak can vermesi ile sonuçlanan cezaevi yangını ile ilgili devlet hayret verici bir şekilde hiçbir suçlu bulamadığını beyan ederek olayı örtbas etmiştir' dedi.Yine ülke genelinde cezaevlerindeki 600 hasta mahkum ile ilgili girişimlerin başlatılarak İnsan Haklarına Uygun muamele yapılması gerektiğini Vurgulayan Dervişoğlu, 'cezaevlerinde bulunan 6oo civarında hasta tutulu bulunmakta ve bunların tedavi haklarını tam anlamıyla kullanabilmeleri için mutlaka cezaevinden çıkarılmaları gerekmektedir' dedi.Dervişoğlu, yine cezaevlerindeki Çocuk mahkumların istismarlara maruz kalarak, kötü muameleler ile cezaevinin kişiyi ıslah etmediğini belirtti. "Ülkede halen çocuklar kolayca tutuklanabilmekte ve cezaevlerinde kötü muamele ve istismar devam etmekte, bu suçlara karışanları devlet adeta korumaktadır."KCK davası tutuklusu siyasetçilerin aralarında 5 yılı aşkın bir süredir cezaevlerinde tutulduğunu bu durumun insan hürriyeti konusunda ciddi sıkıntılar yarattığını belirten Dervişoğlu, 'Çok sayıda tutuklu KCK davalarında haksız yere içeride tutulmaya devam etmektedir. Seçilmiş milletvekilleri halen içerdeler.Ne ile suçlandıkları belirtilemeyen çok sayıda tutuklu siyasi sebeplerden dolayı içeride tutulmaktadır' dedi.KADINA ŞİDDET BİTMEDİKadına yönelik şiddetin durmak bilmediğine de değinen Dervişoğlu, alınan tedbirlere rağmen şiddetin azalmadığını aksine arttığını söyledi. Dervişoğlu bu durumun bir zihniyet sorununu ortaya çıkardığını belirtti. ÜNİVERSİTELERÖZGÜRLEŞMELİÜniversitelerde özgür düşüncenin önünde büyük engelleirn olduğunu vurgulayan Dervişoğlu, düşünmek gibi bir insan hakkına bile tahammül edilemediğini söyledi. Dervişoğlu, 'Üniversitelerde öğrencilere özgür ortam hazırlanamamakta, barınma, düşünce üretme, bilimsel çalışma yapma gibi üniversitelerden beklenen faaliyetlere rastlanamamakta, dünyada ses getirebilecek çalışmalara imza atılamamaktadır' dedi.Yüksek Öğretim Kurumu'nun (YÖK) siyasi bir tür araç haline geldiğini bu yüzden eğitimde insan hakkı konusunda istenilen dereceye ulaşılamadığını söyleyen Dervişoğlu, 'YÖK' ün kaldırılmaması ve öğrencilerin etnik ayrımcılığa ve fişlenmeye devam etmesi hak ihlali olarak karşımızda durmaktadır' dedi. YARGI KİŞİYE GÖREİŞLEYEMEZSon yıllarda yargının kararları konusunda kamuoyunun ciddi şüphelerinin olduğunun altını çizen Dervişoğlu, yargı kararlarının mercek altın alınması gerekliliğini vurguladı. Dervişoğlu, 'Yargını bağımsızlığı konusunda ciddi sıkıntılar mevcudiyetini devam ettirmektedir. Yargı kişiye göre muamele edebilmektedir' dedi.BASIN ÖZGÜRLÜĞÜTEHLİKEDEDüşünce ve fikir özgürlüğü konusunda özellikle basına yönelik baskıların giderek arttığını bu durumun hak ihlallerine göz yumulmayı beraberinde getirdiğini belirten Dervişoğlu, Şanlıurfa yerelinde basına yönelik siyasi ve şiddet içerikli baskıların da arttığını vurguladı. Özellikle ilçelerde geniş ailelere ve siyasi nüfusa sahip kişilerin basına yönelik baskılarının yanında devletin bunu önlemek için mekanizmalarını harekete geçirmemesi nedeniyle birçok gerçeğin gizlendiğini dile getirdi."Basına yönelik şiddet devam etmekte, basın özgürlüğünü zedeleyen ihlallere göz yumulmakta, bunu yapanların yanına kar kalmakta, yargı konunun üzerine gitmemektedir. İlimiz merkezde Belediye önünde şiddete maruz kalan basın mensupları, Akçakale ve Siverek'te çeşitli güçler ve aşiretlerce şiddete maruz kalan basın mensupları bunlardan sadece birkaç örnektir."ÇALIŞMA HAYATISÜMÜRÜYE DAYALIŞanlıurfa'da çalışma hayatında ihlallerin yaşandığını buna en basit örneğin ise mevsimlik tarım işçileri olduğuna dikkat çekildi. Dervişoğlu, 'İlimizin kimi kenar mahallerinin nerdeyse tamamı başta olmak üzere önemli sayıda mevsimlik işçi bulunmaktadır. Bunların yolculuk, barınma, sağlı ve çocuklarının eğitimi ile ilgili yok denecek kasar azdır. Bu ailelerin çocukları sağlıklı bir eğitim almaktan çok uzaktır' dedi.Devletin altına imza attığı İnsan Hakları Evrensel Beyannamesini uygulama konusunda daha gayretli olması gerektiğini belirtildi.