CHP'nin halkçılığı bu kadar

CHP'nin halkçılığı bu kadarHalkın yüzde 70'inden fazlasının memnun olduğu Demokratikleşme Paketi sayesinde CHP'nin ne kadar "halkçı" olduğunu bir kez daha görmüş olduk. "Kamuda başörtüsünün serbest kalması", yani; halkın büyük bölümünün onayladığı maddenin iptali için CHP'li Mahmut Tanal Danıştay'a başvurdu.Aslında şaşırmamak lazım ama yine de insan sormadan duramıyor; CHP seçim zamanı çarşaflılara rozet takarak, kadınlara başörtüsü dağıtaraktakiye mi yaptı?Bir zamanların "Anayasa Mahkemesi'ne Gitme Partisi"nin halkçılığı ancak bu kadar olur...Mahmut Tanal'a da şunu sormak lazım: Kadınların başörtüsü takmasının ya da takmamasının sana zararı ne? Bu tercihin "modayı takip etmek" için yapılmadığını bilmiyor musun? Başörtüsünü takarak Allah'ın emrini yerine getirmek isteyenlerin bu özgürlüklerini kısıtlama girişimi vicdanını hiç sızlatmıyor mu? Şimdi denilebilir ki; "Söz konusu özgürlükle ilgili maddenin iptali için CHP mi Danıştay'a başvurdu, CHP niçin sorumlu tutulsun?"Tamam da, büyük tepki çeken bu girişim için CHP yönetiminden bir açıklama yapılamaz mıydı? Mahmut Tanal'ın, kamuda başörtüsü yasağını kaldıran yönetmeliğin iptali için Danıştay'a yaptığı başvurunun şahsi görüşü olduğu bildirilemez miydi?Kaldı ki Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğludahil CHP'de bazı milletvekillerinin de başörtüsüne karşı olmadığına inanıyoruz. Daha açık ifadeyle söylemek gerekirse; CHP'nin yüzde 24-25 oranındaki oyunun en az yüzde 5 kadarının bu özgürlükten yana olduğunu sanıyoruz. Ama statüko öylesine yerleşmişki CHP'nin içine, Genel Başkan bile bir yerde çaresiz kalıyor gibi görünüyor… CHP'nin "halk" iddiasından vazgeçmesi gerekiyor. Sen halkın yüzde 80'ine yakın kesiminin iradesine karşı çıkacaksın sonra da kalkıp ben "halkçıyım" deyip o halktan oy isteyeceksin. Yemezler, yemiyorlar da ki, halk her seçimde CHP'ye dersini veriyor…Aslında AK Parti Genel Merkezi'nin, Mahmut Tanal'a teşekkür plaketi göndermesi lazım. Seçim atmosferinde böyle bir girişim en çok AK Parti'nin işine geldi. Bu sayede, cümle alemCHP'nin ne kadar "halkçı" olduğuna bir kez daha şahit oldu…SARIGÜL DEKURTARAMAZ "Seçim" demişken biraz da seçim sürecinden bahsedelim.CHP, her seçim mağlup olduğu İstanbul'da sandıktan yine boynu bükük ayrılacakmış gibi görünüyor. Öyle ki,ihraç ettiği Mustafa Sarıgül şu anda CHP'nin en büyük kozu konumunda. CHP, Sarıgül'le yerel seçimlere katılır mı katılmaz mı bilemeyiz ama AK Parti'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nı bir önceki seçimden daha rahat şekilde alacağı gün gibi ortada...    Mustafa Sarıgül pozitif bir kişiliğe sahip. Herkesle, her görüşle iyi diyalog kurabilen ve bu nedenle seçmenin büyük bölümü tarafından sevilen bir isim. Bu arada, biz de kendilerini sempatik bulur ve severiz. Ancak sandık başında bu özelliklerin seçmeni çok da etkileyeceği söylenemez. Hele hele aday olduğu parti "statükonun kalesi" CHP ise… Üstelik Sarıgül, CHP'de dengeleri de bozacaktır. Çünkü uzun zamandan beri partinin iyi gününde kötü gününde mücadele eden ve beklenti içine girenler Mustafa Sarıgül'ün "hazıra konmasını" içlerine sindiremezler.Velhasıl, Sarıgüllü de Sarıgülsüz de CHP'nin İstanbul'da işi çok zor…