ÖMRÜMÜN İKİNCİ BAHARI

Yurdun her bir yanında rastladığımız acı ama gerçek bir tablo var. Bu tabloyu herkes buruk bir şekilde sadece seyrediyor, kimileri de aldırış bile etmeden varlığından habersiz umursamıyor bile. Aslına barsanız nasıl ki ölüm bir gerçek ise ve ömrü vefa eden herkes bir gün mutlaka o duruma düşecek.  O şerbeti tadacak eninde sonunda.Önemli olan o duruma düşmeden sahiplenebilmek, yardımcı olmak, oturdukları, dinlene bilecekleri, sohbet edebilecekleri bir mekanın olmasını sağlayabilmek. Ama kimin umurunda. Buna kim sahip çıkar derseniz? Saymakla bitmez. Fazla bir imkan ve masraf getirmeyen ve bir çok insanımızı onura edecek bir girişimdir yapıldığı taktirde.Belediyemiz; Kaldırım kırıp sökmekten, park yapmaktan, çiçek dikmekten vakit bulursa ve aklına gelirse böyle bir hizmeti omuzlamayı göze alır. Birkaç ilde rastlamıştım. Bu yaz Konya'da görmüştüm. Merkezi camilerin mahiyetinde, bahçesinde birkaç oda ve kütüphanesi ne kadar da güzel bir manzara. Birkaç kişi oturmuş, hem sohbet etmekte ve hem de günlük gazeteleri okumaktadırlar. Yanlarına oturarak sohbetlerine katıldım. Her birinin farklı mevkilerden emekli olduklarını, belediyenin kendilerine ömürlerinin ikinci baharını geçirmeleri için böyle bir mekan temin ettiklerini bundan dolayı çok memnun ve mutlu olduklarını söylediler.Böylece hemen hemen her gün bir araya gelerek sohbet etme imkanı buluyoruz. Ayrıca birçok semtten tanımadığımız bu huzurlu evimiz vasıtasıyla o güzel insanlarla tanışmış, dertleşmiş oluyoruz. Bir çoğumuzun uzun süreli evlerde kalmamız bizi rahatsız etmektedir. Neden derseniz? Kimimizin eşi ölmüş ya kızının yanında veya oğlunun yanında kalmaktadır. Bundan dolayı zamanın bir çoğunu burada geçirme imkanımız oluyor. Bir kısmımız ise tek başına kalmışız. Onlarda evden çıkar çıkmaz soluğu burada almaktadırlar.Kendilerini dinledikçe o sıcak ortamın, güzel havanın neden ilimizde olmasın diye içimden geçirdim. Emeklilerimiz parklarda, sokaklarda, esnafların iş yerlerinin önünde zorunlu olarak zamanlarını tüketmekte, öldürmektedirler. Onlarında evlerinden çıkarken birkaç arkadaşıyla sohbet edebilecekleri bir mekanları olsa ne kadar mükemmel olur.Erken saatlerde camiye gelerek duvar diplerinde bekleyeceklerine, okuma salonuna girerek oturur, günlük gazetesini okur, varsa zamanı kitap bile okuyabilir var mı? Böyle bir güzellik, onlar da bilirler ki unutulmamışlar ve de unutulmayacaklardır. Çünkü onlar bu memlekete zamanında hizmet etmiş birçok kişinin işiyle ilgilenmiş, yardımcı olmuş insanlardır. Bu gün emekli olmuşlar bizim onlara sahip çıkarak bu projeyi hayata geçirmemiz gerekir.Bunun adı vefadır. Bunun adı fedakarlık, bunun adı saygıdır. Bunun adı kadirşinaslıktır. Bir çoğunun sağlık sorunları olduğundan zamanını parklarda bile geçirememektedir. Yalnızlığa itilmiş, ömrünü heba eden, bir çoğu da beklide halinden bezmiş bir durumdadır. Gelin birlikte bu insanımıza sahip çıkalım. Merkezi camilerimizi okuma salonları ile donatalım. Hatta haftanın belli gün ve saatlerinde bu büyüklerimize doktor tahsis ederek muayene olmalarını sağlayalım. Bir çoğu hastanelere kendi başına muayene olmak için gidememektedir.Bunlar babalarımız, amcalarımız, dedelerimizdir. Yarın akıbetimizin ne olacağı belli değil, biz bu insanlara sahip çıkarsak, ileride mutlaka birileri de bizlere sahip çıkacaktır. Yer konusunda fazla da ısrarcı değilim emeklilerin yoğunlaşabileceği, ulaşım sorunu yaşamayacakları her hangi bir yer olabilir. Camileri teklif etmemdeki maksat bir çoğunun tüm vakit namazlarını camilerde kıldıkları içindir. Aksi taktirde bir başka bağımsız bir yerde olabilir. Zaten  bu tür yerler ya caminin bahçesi veya caminin yanında bir yer olur. Bayanların oturacağı dinleneceği bir odanın olması daha da bir güzellik katar. Yabancı bir ile gittiniz oturup dinlenmek istiyorsunuz kısa süreli bile olsa, öyle bir mekan olsa istifade etmek istemez misiniz?  Elbette ki bu mekanlara yurdumuzun her yerinde olması gerekir.Belediye başta olmak üzere, valilik, il özel idare, diğer resmi kurum ve kuruluşlar ile STK lar, iş adamları, gönüllü kuruluşların bu hayırlı işte adeta yarışmaları gerekir. Yarım asırlık ömürlerinin geri kalan meşakkatli günlerini " İKİNCİ BAHAR EVLERİ" ile huzurlu, mutlu günler geçirmelerine vesile olabilirsek ne mutlu. İnşallah bu tem menimiz dua hükmüne geçer, emeklilerimizi bir nebze olsun sevindirmiş oluruz. Şimdiden hayırlı uğurlu olsun.