İçişleri Bakanı Soylu: Terör, bu bölgenin karakteristiği olamaz

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Ankara Gölbaşı Vilayetler Evi'nde gerçekleştirilen Belediye Başkan Vekilleri 5. Değerlendirme Toplantısı'nda konuştu. Toplantıya Soylu'nun yanı sıra, İçişleri Bakanlığı Müsteşarı Muhterem İnce, Jandarma Genel Komutanı Arif Çetin, Emniyet Genel Müdür Vekili Erhan Gülveren ile belediye başkan vekilleri katıldı.

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından toplantıda, başkan vekillerinin atandığı belediyelerde hayata geçirilen projelerin anlatıldığı bir tanıtım filmi gösterildi.

İçişleri Bakanı Soylu, görevi başında şehit düşen Muhammet Fatih Safitürk'ü rahmetle anarak başladığı konuşmasında "Onu şehit edenler, hiçbir şey elde edemediler. Yaşasaydı da efsane olacaktı, şehit ettiler, yine efsane oldu. Değişen tek şey şu oldu ki Muhammet kardeşimiz, bu topraklarda alınabilecek en yüksek makama, şehadet makamına erişti." dedi.

Türkiye'nin bir dönem terörle abluka altına alınmak istendiğini, Doğu ve Güneydoğu'daki vatandaşların hayatlarının terör örgütü eliyle çekilmez bir hale getirildiğini, belediyelerin teröre peşkeş çekildiğini anlatan Soylu, bunların unutulmaması gerektiğini vurguladı. Soylu, şöyle konuştu:

"Bunlar sürekli konuşulmalı ki bazı kesimler, terör yandaşları işi sulandırmasınlar, kabahatlerini örtbas etmesinler. Sürekli konuşulup anlatılmalı ki ortalık biraz sakinleşince birileri masum söylemlerle insanların aklını karıştırmasın, terör örgütünün elemanları için, destekçileri için özgürlük falan istemesinler.

Sürekli anlatmak zorundayız. Örgütün nasıl bir karanlık olduğunu, 12-13 yaşında çocukları okul önlerinden dağlara nasıl kaçırdığını, oralarda ne tür iğrençliklere maruz kaldıklarını, örgüte nasıl zorla hizmet ettirildiklerini, belediye araçlarının dağa silah taşımak için nasıl kullanıldığını, bırakın silah taşımayı, belediye araçlarının bizzat bombalı eylemlerde nasıl kullanıldığını, belediyelerin yolları yapmadığını, suları akıtmadığını, kanalizasyon işleriyle ilgilenmediğini, şehirlerin nasıl yaşanmaz hale geldiğini ısrarla ve bıkmadan anlatmak lazım"

Projeler

Soylu, siyasetin boşluk kaldırmadığını, bu nedenle yapılanların unutturulmaması gerektiğini dile getirerek, belediye başkan vekillerinin görev yaptıkları süre içerisinde hayata geçirdikleri projelere değindi.

Söz konusu belediyeleri terörden kurtararak özgürleştirdiklerini ve hizmet üretir hale getirdiklerini, kayyumların görev yaptıkları yerlerde, kırsal mahallelerle birlikte toplam 9 bin 289 kilometre sıcak asfalt yol yapıldığını belirten Soylu, terör örgütünün başkan vekillerini hedef aldığı yönde istihbarat bilgilerinin kendisine de ulaştığını söyledi. Soylu, bu konuda dikkatli olunmasını istedi.

Son güncel rakamlarla beraber 4.2 milyar lira yatırım ortaya koyduklarını bildiren Soylu, "Kanalizasyon şebekeleri yaptık. 13 tane içme suyu arıtma tesisi, 243 tane içme suyu deposu, 4 bin 998 kilometre içme suyu hattı yaptık. İnşallah yakında 2 kilometre daha yapar, 5 bin kilometreye tamamlarız." dedi.

Yapılanların unutulmayacağını anlatan Soylu, kayyumların görev yaptığı illerdeki güvenlik güçlerine de teşekkür etti. Soylu, "68 kilometre dere ıslahı, 3 bin 208 kilometre kanalizasyon hattı yaptık. 67 tane gençlik merkezi, 151 tane kadın kültür merkezi, 410 tane spor tesisi, 567 tane yeni taziye evi yaptık. 62 tane pazar yeri, 44 tane mezbaha, 35 tane hayvan pazarı, 23 tane sebze meyve hali, 38 tane otogar yaptık. Millet nefes alsın diye bin 911 tane park, çay bahçesi, 7 çocuk oyun parkı gibi ortak kullanım alanı yaptık." diye konuştu.

"Terör, bu bölgenin karakteristiği olamaz"

Soylu, belediye başkan vekillerinin görev yaptığı şehirlerin binlerce yıllık tarihi geçmişe sahip olduğuna işaret ederek, şunları kaydetti:

"Ama şimdi bu işi nereye götüreceğiz? Nihai hedefimiz nedir, ne olmalıdır? İnsanların hayatlarını sadece kolaylaştıracak mıyız, yoksa onlara yeni bir hayat, yeni bir anlayış, yeni bir heyecan mı sunacağız? Artık bunu tartışmak durumundayız. Elbette ki biz bu belediyelerde ilanihaye kalıcı değiliz. Bu işin bir yasal sınırı var. Günü geldiğinde bunlar devredilecektir. Ancak biz görevde olduğumuz sürece, burada bir fikir de ortaya koymalıyız. Yeni bir fikir derken, bunu icat etmemize de gerek yok. Yapmamız gereken, bu kadim medeniyet şehirlerini, Mardin’i, Diyarbakır’ı, Van’ı, Hakkari’yi, Şırnak’ı, Cizre’yi, Bitlis’i, asli medeniyet kodlarına, tarihteki o kendi tanımlarına yerleştirmektir. Bu şehirler, alelade şehirler değildir. Konuşmalarımda sık sık ifade ederim. Bu şehirlerin hepsi, tarih kitaplarında önemli yer tutan, binlerce yıllık geçmişi olan şehirlerdir. Terör, bu bölgenin karakteristiği olamaz, böyle bir birikimi örtemez. Bizim öncelikle bu intibayı kırmamız lazım. Terör, bu şehirlerin üzerindeki ince bir toz tabakası gibidir."

Şanlıurfa Göbeklitepe’deki eserlerin milattan önce 12 bin yılda yapıldığını belirten Soylu, PKK terörünün ise en fazla 40 yıldır sürdüğünü söyledi.

Bu şehirlerin terörle etiketlenemeyeceğini vurgulayan Soylu, "Üzerlerine bir toz tabakası gelmiş. Bunu üfleyip yolumuza devam etmek zorundayız. Artık bu şehirlere 'terörden arındırılmış yerler' veya 'ekonomik olarak geri kalmış şehirler' olarak değil, 'fırsat şehirleri', 'açılmamış hazineler' olarak bakmalıyız." diye konuştu.

Kayyumların görev yaptığı yerlerin suyunu, yolunu, parkını yaptıklarını anlatan Soylu, sıranın sanatçı, doktor, mühendis, akademisyen, matematikçi ve astronomlar yetiştirmeye geldiğini kaydetti.